İstinaf mahkemeleri Yargıtay’ı hafifletecek
Abone olAdalet Bakanı Bekir Bozdağ, “İstinaf mahkemeleri, istinafın fiilen uygulanması ile Yargıtay’a gidecek iş yükünde büyük azalmalar olacaktır” ...
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, “İstinaf mahkemeleri, istinafın
fiilen uygulanması ile Yargıtay’a gidecek iş yükünde büyük
azalmalar olacaktır” dedi.
Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) Türkiye Milli Komitesi’nce TOBB
Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen 11. Milletlerarası Tahkim
Semineri’ne Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliği (TOBB) ve Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) Türkiye Milli
Komitesi Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ICC Tahkim Divanı Başkanı
John Beechey ve davetliler katıldı. Seminerin açılış oturumunda
konuşan Hisarcıklıoğlu, tahkim mekanizmasının adli yargı kadar
önemli bir rol oynadığını belirterek, "Ama maalesef, Türkiye’de
tahkim konusunda istediğimiz noktadan çok uzağız. Bu konuda
farkındalığı artırmak için TOBB ve ICC Türkiye Milli Komitesi
olarak yoğun çaba sarf ediyoruz" diye konuştu.
ICC’nin tahkim konusunda tüm dünyada referans kurum haline
geldiğini söyleyen Hisarcıklıoğlu, Türk özel sektörünün başkanı
olarak kendisinin de 2012 yılından bu yana komitenin yönetiminde
yer aldığını kaydetti. Türk şirketlerinin ICC’nin uluslar arası
tahkiminden daha fazla yararlanması gerektiğine dikkati çeken
Hisarcıklıoğlu, "Türk şirketlerinin ICC gibi bağımsız ve tarafsız
uluslararası tahkim mekanizmasına ihtiyacı katlanarak artıyor"
ifadesini kullandı.
TOBB ve ICC Türkiye olarak sadece Türkiye’de değil, ülkenin
bulunduğu bölgede de tahkimin gelişmesi için büyük gayret
gösterdiklerini anlatan Hisarcıklıoğlu, bu anlamda İsrail ve
Filistinli iş adamları arasındaki ticari anlaşmazlıkların çözümü
için çalışan Kudüs Tahkim Merkezi’ni geçen yılın kasım ayında
kurduklarını belirtti. Türkiye’nin bölge ülkelerinin tahkim merkezi
haline gelmesinin ülkenin kendi elinde olduğunu belirten
Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi:
"Elimizde gerekli tüm malzeme var. Ticaret hayatında Orta Asya’dan
Ortadoğu’ya, Doğu Avrupa’dan Afrika’ya bölge ülkeleri arasındaki
tarafsızlığımız, gelişmiş hukuk normlarımız, ticari çeşitliliğimiz,
farklı kültürlere, değerlere ve anlayışlara karşı açık olmamız bizi
başka ülkelerden bir adım önce kılmaktadır. Eğer, bu potansiyeli
iyi değerlendirebilirsek, ülkemizin pekâlâ tercih edilen bir tahkim
merkezi haline gelmesinin önünde hiçbir engel yok."
Tahkimin uluslararası uyuşmazlıkların yanında, yurt içindeki ticari
uyuşmazlıklar için de çok önemli bir araç olduğunun altını çizen
Hisarcıklıoğlu, son yıllarda yargının altyapısında çok önemli
gelişmeler kaydedilmesine karşın yargı sisteminin üzerinde büyük
bir yük olduğunu söyledi. 50-100 bin liralık ticari uyuşmazlıkların
bile yıllar alan bir yargılama konusu olabildiğine işaret eden
Hisarcıklıoğlu, dünyada ise bu tür konuların tahkim ve uzlaşma
yöntemleriyle çözüldüğünü dile getirdi. Hisarcıklıoğlu, tahkim
kararlarında davayı kaybedenin edimini yerine getirmezse kazanan
tarafın icra takibi başlatmak için tahkim kararını mahkemede tescil
ettirdiğini, çoğu durumda itiraz olmadığı için mahkeme tarafından
inceleme bile yapılmadığını kaydetti.
İSTANBUL TAHKİM MERKEZİ KANUN TASARISI ADALET KOMİSYONUNUN
GÜNDEMİNDE
Adalet Bakanı Bozdağ ise, tahkim konusunda hükümet olarak önemli
bir adım daha atıldığını belirterek, “İstanbul Tahkim Merkezi’ni
kurma adımıdır. Bildiğiniz gibi İstanbul’da bağımsız ve özerk
yapıya sahip, milletlerarası alanda rekabet edebilecek düzeyde
kurumsal bir tahkim merkezinin kurulması için İstanbul Tahkim
Merkezi Kanun Tasarısı’nı hükümet olarak hazırladık ve Türkiye
Büyük Millet Meclisi’ne sunduk. Şu anda bu tasarı adalet
komisyonunun gündemindedir. Önümüzdeki günlerde komisyon tasarıyı
görüşerek genel kurula bildirecek ve genel kuruldan da bu tasarının
süratle yasalaşmasını hükümet olarak temin edeceğiz. Tahkim merkezi
Türkiye’nin bu alanda çalışmaları için ayrı bir güce ve ayrı bir
imkanı olacaktır. Şimdiden hayırlı olmasını temenni ediyorum” diye
konuştu.
5 bin liraya kadar olan iş uyuşmazlıklarında hakem heyetleri yolu
ile çözüme kavuşturan yeni bir adım atılacağını belirten Bozdağ,
şunları aktardı:
“Bakanlık olarak çalışmalarımızı tamamlamış durumdayız. Önümüzdeki
günlerde tasarıyı Bakanlar Kurulu’na sevk edeceğiz. Bakanlar
Kurulumuzun onay vermesine müteakip de TBMM’ye göndereceğiz. Burada
5 bin liraya kadar olan iş uyuşmazlıkları Çalışma ve Sosyal
Güvenlik Bakanlığı’nın il müdürü, işveren sendikasının bir
temsilcisi, işçi sendikasının bir temsilcisi, onlar meseleyi karara
bağlayacaklar. Bu da eminim ki iş dünyamız için son derece önemli
bir adım olacaktır. Pek çok ihtilafların yargıya gitmeden
çözülmesine büyük bir katkı sağlayacaktır. Bununla ilgili
çalışmalarımızı son noktaya getirdiğimizi burada ifade etmek
isterim.”
“ADLİ ZAMAN YÖNETİMİNİ DAHA İYİ BİR HALE GETİRMEK İÇİN SATÜRN
PROJESİ DİYE BİR PROJE BAŞLATIYORUZ”
Yargı süreçlerini hızlandırmak bakımından çok ciddi adımlar
attıklarını belirten Bozdağ, Satürn Projesi hakkında da bilgi
verdi. Bozdağ, şunları söyledi:
"Bir başka adımı bakanlık olarak atıyoruz. Adli zaman yönetimini
daha iyi bir hale getirmek için Satürn Projesi diye bir proje
başlatıyoruz. Şuanda Amasya ve Erzurum’da uygulanıyor. Projenin özü
şu; bir kişi şikâyette bulunduğu savcılığa. Şikâyetinin soruşturma
aşamasının ne kadar süreceğini veya hukuk mahkemesine, ceza
mahkemesine dava açıldı, bu davanın ne kadar sürede ilk derece
mahkemesinde biteceğini daha işin başında bilecek. Şuanda Amasya’da
veya Erzurum’da yargıda işi olan vatandaşlarımız mahkemeye
gittiğimiz zaman veya savcılığa, kendilerine davanın veya
soruşturmanın ne zaman soruşturulacağına ilişkin azami süre
verilecek. Ona göre vatandaşlarımız işlerini takip edebiliyorlar.
Bu davalar vatandaşa verilen süre içerisinde bitmediği zaman neden
bitmediği, aksayan ne, eksik olan ne bunu görüp hemen telafi ederek
daha hızlı bir şekilde sonuçlandırmak için adımlar atacağız. İki
olan il sayısına 10 tane yeni il daha ilave ederek, 12’ye çıkardık.
Bu 12’de de bu planlama başarılı olursa, pozitif neticeler alırsak
Türkiye’nin bütün mahkemelerine bu sistemi yayacağız ve orada
vatandaşlarımız davalarının ne kadar sürede biteceğini daha işin
başında öğrenmiş olacaklar. Bakanlık olarak da bu süreçlerin
sağlıklı işlemesi için elimizden gelen bütün destekleri kendilerine
vereceğiz.”
“İSTİNAF MAHKEMELERİ, YARGITAY’A GİDECEK İŞ YÜKÜNÜ AZALTACAK”
2004 yılında istinaf mahkemelerini kuran kanunların geçtiğini ancak
fiilen faaliyete geçemediğini anlatan Bozdağ, “İstinafın fiilen
uygulanması ile Yargıtay’a gidecek iş yükünde büyük azalmalar
olacaktır. Baktığınız zaman cezada Yargıtay’a giden iş yükü
yaklaşık bugün gidenin yüzde 10’u gibi bir noktaya düşecek. Yerleri
istinafta kesinleşen bir husus, hukuk mahkemelerinde yüzde 11’e
düşecek. Diğerleri istinafta kesinleşecek. Bu da neyi artıracak?
Yargıtay’daki dosyaları daha hızla karara bağlama süreçlerini
artıracak ve Yargıtay’ı gerçek anlamda, Danıştay’ı gerçek anlamda
bir içtihat mahkemesine dönüşmesini sağlamış olacaktır. AB
sürecinde Türkiye’nin yerine getirmesi gerekli olan kriterlerden
bir tanesini de biz istinafı fiilen hayata geçirmek sureti ile
gerçekleştirmiş olacağız” şeklinde konuştu.
(İHA)