İstihbarata Kurtlar Vadisi ayarı!
Abone olCHP'li Okay AK Parti kendi derin devletini oluşturuyor derken yeni yasa ile istihbarata Kurtlar Vadisi ayarı yapıldığını söyledi.
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, AK Parti Hükümetinin,
Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı ile “kendi derin devletini
oluşturma çalışmalarını son noktaya taşımak istediğini” savunarak,
“Yabancı çalıştırma yetkisi alarak, iç güvenliğimiz okyanus ötesine
teslim edilmektedir. İstihbarata, sanki Kurtlar Vadisi ayarı
yapılmaktadır” dedi.
Okay, düzenlediği basın toplantısında, Kamu Düzeni ve Güvenliği
Müsteşarlığı Kurulmasına Dair Yasa Tasarısına ilişkin eleştiriler
yöneltti.
DARBENİN ARKASINA SAKLANARAK KADROLAŞMA
Demokrasi, insan hakları, hukuk devleti söz konusu olduğunda
“mangalda kül bırakmayan” Hükümetin, Kamu Düzeni ve Güvenliği
Müsteşarlığı kurulmasında da aynı sözlerin arkasına sığındığını
bildiren Okay, “Darbe girişimleri, suikast planları, vesayet gibi
kavramların arkasına saklanarak sessiz ve derinden sivil bir darbe
yapmaya çalışan iktidar, artık sivil dikta aşamasına doğru hızla
ilerlemektedir. Gerçekleştirdiği kadrolaşma, emniyet içinde
sağladığı F tipi örgütlenme, cemaat ve tarikatların
isteğiyle yapılan atamalar, keyfi dinlemeler, hukuk dışı
tutuklamalar, 'açılım' isimleriyle ülkeyi bölme projeleri,
emekçilere uyguladığı acımasızca tutumla farklı bir aşamaya
gelinmiştir” diye konuştu.
Okay, Hükümetin, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı ile
“aklından hiç çıkarmadığı kendi derin devletini oluşturma
çalışmalarını son noktaya taşımak istediğini” ileri sürdü.
“AKP'NİN ÖZEL TİMLERİ”
İktidarın, “devlet içinde derin yapılanmada yeni bir örgütlenme
için kollarını sıvadığını” savunan Okay, bunun yalnızca CHP'nin
iddiası olmadığını, Hükümetin, itiraflarda bulunduğunu söyledi.
Okay, İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın, “... bu kuruluşu,
ölü doğmuş bir kuruluş olarak katiyen düşünmüyoruz. Bu
konuda belki herşey yasa metnine geçirilmiyor. Biraz da çok
bağlayıcı olmayalım, biraz esnek çalışalım” şeklindeki
açıklamasının da düşüncelerini doğruladığını belirtti.
Okay, “AKP'nin özel timleri için yeni bir yapı mı
öngörülmektedir? Bu özel timler, Kamu Düzeni ve Güvenliği
Müsteşarlığı aracılığıyla 81 ilde örgütlenmek mi istemektedir?
Örtülü ödenekten yararlanacak, operasyonel görevi olmadığı halde
inceleme ve denetleme yetkisi olacak, bu yetkisini hangi
kuruluşlara karşı kullanacağı belli olmayan, çalışanlarının nasıl
seçileceği ve nitelikleri hakkında yeterli bilgi bulunmayan bu
müsteşarlık, iktidarın özel örgütlenmesine giden yolun taşları
değil de nedir?” diye sordu.
ABDÜLHAMİT DÖNEMİ UYGULAMALARI
Atalay'ın, “esnek ve yasa metnine yazılmamış”
diye belirttiği örgütlenmenin, hukuk devletiyle bağdaşır bir
yanının olmadığını dile getiren Okay, “Bu, istibdat dönemlerinde
görülecek bir düzenlemedir. Abdülhamit dönemi uygulaması ile karşı
karşıyayız” dedi.
İSTİHBARATA KURTLAR VADİSİ AYARI
Tasarıyla, sözleşmeli yabancı çalıştırma imkanı getirildiğine
işaret eden Okay, “Yabancı çalıştırma yetkisi alarak, iç
güvenliğimiz okyanus ötesine teslim edilmektedir.
İstihbarata, sanki Kurtlar Vadisi ayarı
yapılmaktadır” diye konuştu. Okay, tasarıyla, Ak
Parti'nin, illerde idari birimlerin yanına “kuma
yönetimi” getirmek istediğini, kendisine bağlı çalışma
ekibi oluşturmaya çalıştığını savundu.
“HALK OYLAMASINDA, HALKTAN TOKAT”
Okay, Anayasa değişikliklerinin halk oylamasına sunulma süresini 60
güne indiren yasa teklifinin TBMM Anayasa Komisyonunda kabul
edildiğinin anımsatılması üzerine, teklif gündeme geldiğinde de
bunun ülkenin gündemini değiştirmeye yönelik ve anayasada bazı
değişikliklerin ön çalışması olduğunu dile getirdiklerini
söyledi.
Ak Parti'nin, yargıyı da “AKP'lileştirmek” için
anayasal değişiklik yapma çabasında olduğunu ileri süren Okay, “Bu
teklifteki amaç da AKP'nin, Cumhurbaşkanı ve Meclis Başkanı
seçiminde olduğu gibi anayasa değişikliğini uzlaşmaksızın,
parlamentodan geçiremediği takdirde halkoyuna götürme arzusudur.
Geçmiş göstermiştir ki böylesine direngen siyasi iktidarlar, halk
oylamasında halktan tokat yemiştir” dedi.
“KONUŞMALARIN BİPLENMESİ LAZIM”
Okay, Ermenistan Anayasa Mahkemesinin, Türkiye ile imzalanan
protokollere ilişkin kararının sorulmasına karşılık, Hükümetin, dış
politikada Türkiye Cumhuriyeti Devletini,
“toslattığını” ileri sürdü.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın, kendisine
yönelik suikast iddialarını ciddiye almayanlara yönelik sözlerinin
sorulmasına Okay, “Sayın Arınç, bakan olduktan sonra, kontrolünü
tamamen yitirdi. Sayın Arınç'a bakanlık dokundu, ağzı bozuldu.
Bunda Recep İvedik filmlerinin etkisi oldu. Hakaretamiz
konuşmalarının reytingi yüksek oluyor. Bundan sonra galiba Bülent
İvedik denmesi daha doğrudur. Arınç'ın bu tür basın açıklamalarını,
RTÜK'ün denetimine tabi televizyon kanalları, bip sesi
vermeli, Arınç'ın konuşmalarının biplenmesi lazım”
karşılığını verdi.