İşte yalananan haberin perde arkası
Abone olYAŞ toplantısında sert tartışmaların yaşandığını yazan Muharrem Sarıkaya'ya Savunma Bakanı Vecdi Gönül mektup gönderdi. Gönül, haberin nasıl yazıldığını anlattı.
Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Sabah Gazetesi Yazarı Muharrem
Sarıkaya'ya bir mektup göndererek, Yüksek Askeri Şura'yla ilgili
olarak aralarında geçen konuşmanın farklı sunulduğunu ve bunu
yadırgadığını belirtti. Gönül, "Bu tavrın gazetecilikteki
saygınlığınıza ve meslekteki geçmişinize yakışmadığı kanaatindeyim"
dedi. Milli Savunma Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre,
Bakan Gönül, Sabah Gazetesi'nin dünkü sayısında 'Görüşünüzü
Biliyoruz' başlıklı yazısından dolayı Sarıkaya'ya bir mektup
gönderdi. Sözkonusu yazıda kendisine atıfta bulunularak bazı
diyalogların nakledildiğini belirten Gönül, Sarıkaya'nın aralarında
geçen konuşmayı nakletme biçimini çok yadırgadığını vurgulayarak,
mektubuna şöyle devam etti: "Hatırlatmakta yarar görüyorum, TBMM
kulisinde, Genel Kurul'un dağılması sırasında ve yüzlerce kişi
arasında bana gelip Yüksek Askeri Şura'da ordudan ihraç edilen
subayların olup olmadığını ve sayısını sordunuz. Ben, Şura
çalışmalarında gizlilik esası olduğunu, bu konuda herhangi bir
bilgi veremeyeceğimi söyledim. Siz, 'sekiz mi dokuz mu?' diyerek
ısrar ettiniz. Ben de gizlilik esasıyla ilgili fikrimi tekrar
ettim. Bu soruların arasında 'Efendim Sayın Başbakan ile Sayın
Genelkurmay Başkanı arasında şöyle bir konuşma geçmiş' diyerek bir
cümle kattınız. Ben de böyle bir şey olmadığını söyledim. Hatta,
'Size kim bunları söylüyor?' dedim. 'Peki yazayım mı yazmayayım
mı?' diye sorunca, 'Ben kimsenin ne yazıp ne yazmayacağına
karışmam' dedim. Hadise bundan ibarettir. Yazınızda gördüm ki ihraç
edilenlerle ilgili sorularınızdan hiç bahsetmeden, benim o konuya
verdiğim cevabı, Sayın Başbakan ve Sayın Genelkurmay Başkanı
arasında geçtiğini söylediğiniz diyalogla ilgili sorunun cevabıymış
gibi kaleme almışsınız. Bu yanlıştır. Bu tavrın gazetecilikteki
saygınlığınıza ve mesleki geçmişinize yakışmadığı
kanaatindeyim".