İşte Uluderelilerin tek isteği

35 köylünün bombalanarak yaşamını yitirdiği  olayın ardından Şırnak'ın Uludere ilçesi Gülyazı köyüne giden, CHP Adıyaman Milletvekili Salih Fırat, Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Manisa Milletvekili Hasan Ören, Muğla Milletvekili Nurettin Demir, Ordu Milletvekili İdris Yıldız ve Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'den oluşan heyet, Meclis'te basın toplantısı düzenledi. 

CHP'LİLER KÖYE ÇIKTI

Heyet adına basın açıklamasını okuyan Ören, ilk olarak Şırnak'ta, taziye sırasında saldırıya uğrayan Uludere Kaymakamı Naif Yavuz'u ziyaret ederek geçmiş olsun dileğinde bulunduklarını söyledi.

Ören, daha sonra Gülyazı köyüne gittiklerini, taziye çadırında çocuklarını kaybeden vatandaşların acılarını paylaştıklarını ve olayla ilgili bilgi aldıklarını söyledi. Olaydan sağ kutulan Servet Encü ile görüştüklerini ifade eden Ören, ''Kendisi bize yaşananları detaylı bir şekilde anlattı. Servet Encü, o gün sınırın sıfır noktasında normalden farklı olarak her tarafın askerler tarafından tutulduğunu, sınıra geldikten 10-15 dakika sonra jetlerin geldiğini ve bölgeyi bombaladığını ifade etmiştir. Servet Encü'nün anlattıklarına ilişkin ses ve görüntü kayıtları bizde mevcuttur'' diye konuştu.

KÖYLÜNÜN İSTEĞİNİ MUHTAR ANLATTI

Gülyazı Köyü Muhtarı Haşim Encü ile de görüştüklerini kaydeden Ören, şöyle devam etti:

''Haşim Encü, olayın bilinçli ve planlı gerçekleştiğini söyleyerek bir ay öncesinden Tugayın büyük askeri birliklerinin, söz konusu alanlara toplandığını ifade etmiştir. Muhtar ve görüştüğümüz bütün köylüler, 'Yıllardır burada size göre kaçakçılık bizde ise sınır ticareti dediğimiz Irak ile alışveriş yapmaktayız. Geçimimizi bu yolla sağlamaktayız. Asla örgütle bir bağlantısı yoktur. Bütün yetkili makamlar bunu bilmektedir. Biz de bu ticareti herkesin bilgisi dahilinde yapmaktayız' demişlerdir.

Köyde görüştüğümüz evlatlarını kaybetmiş anne ve babalar, olayın üzerinin örtülmemesini, yanan yüreklerin acısının biraz olsun azalması için olayın aydınlatılmasını ve gerçeklerin mutlaka açıklanmasını istediklerini ifade etmişlerdir.

Şırnak Valisi ile yapılan görüşmede, Sayın Vali sorularımıza verdiği cevapta, kaçakçılık yapan köylülerin terör örgütü ile hiçbir ilgilerinin olmadığını söyleyerek, bombalama ile ilgili harekat öncesi hiçbir bilgi ve haberin olmadığını gerekli araştırmaların başladığını ifade etmiştir. Ancak bu açıklamaya rağmen bombalamadan sağ kurtulan Servet Encü'nün çağrılıp ifadesinin alınmadığı görülmüştür. Yöre insanlarının ortak isteği ve talebi yaşanan bu acı olayın faillerinin mutlaka bulunması ve cezalandırılmasıdır.

Başbakan bu olayın detaylarını bilmektedir. Başbakan, istihbarat bilgilerinin kimden ve nereden geldiği, pilotlara bombalama emrini kimin verdiği, emri verenin nereden emir aldığı sorularını yanıtlamalıdır. Hükümet olayı en kısa zamanda aydınlatmalı, sorumluları ortaya çıkartmalıdır. Başbakan en kısa zamanda toplumu ve faciada evlatlarını kaybeden aileleri tatmin edecek açıklamayı mutlaka yapmalıdır.''

Ören, Genel Başkan Kılıçdaroğlu'na, Gülyazı köyündeki incelemelere ilişkin detaylı bir rapor sunacaklarını söyledi.

KOLAY ÇÖZÜLEBİLECEK BİR OLAY

Milletvekilleri daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı. Hasan Ören, bu olayın, son yıllardan en kolay şekilde çözülebilecek bir olay olduğunu belirterek, ''Pilottan başlayıp geriye doğru gidildiğinde emir komuta zincirinin sonucuna ulaşılmıştır. Bu yanlış istihbaratı kim vermiştir? Bunu merak ediyoruz'' dedi.

Adıyaman Milletvekili Salih Fırat, bölgedeki izlenimlerini aktardı. Fırat, ''Bölge halkı, sınırda yıllardır bu işi yaptıklarını, bundan Valinin de kaymakamların da herkesin haberinin olduğunu ve geçimlerini bu işle sağladıkları için buna bilerek müsamaha edildiğini anlattı. Bölge sakinleri, daha önce operasyon yapılacağı zaman kendilerine sınırda bir yakınlarının olup olmadığının sorulduğunu, ancak bu sefer böyle bir bilgi istenmediğini anlattı.''

Fırat ayrıca, bombalamanın bir saat sürdüğünü öğrendiklerini ifade etti.

Muğla Milletvekili Nurettin Demir de ''Uçaklar uçmaya başladıktan sonra muhtar ve yakınları, 'Bizim çocuklarımız var orada' dediği zaman, yetkililer 'Bize danışarak mı gönderdiniz' diye tepki göstermişler'' dedi. Demir, bu iddiaya ilişkin olarak, telefon konuşmalarının tespit edilmesi gerektiğini söyledi.