Geçtiğimiz 3 Temmuz günü gündemimize bomba gibi düşen Türk
futbolunda şike iddiaları üzerinden aylar geçmesine rağmen
sıcaklığını koruyor. Gün geçmiyor ki ortaya yeni iddialar
atılmasın, futbol deyimi ile ilgili ilgisiz birileri bu topa
girmesin.
Oda TV’nin yayınladığı haberde de Trabzonspor’un yaşanan
‘Şike Soruşturması’ kapsamında neden bu kadar ön
plana çıktığını gözler önüne seriyor. Dikkat çeken bir diğer olay
ise olayın siyasi boyutlarının da özellikle Trabzon’da
yoğunlaşması.
Habere göre, soruşturmada olayın siyasi boyutunu ortaya koyan
sayısız diyalogdan biri Trabzonspor Başkanı Sadri Şener ile kulübün
Asbaşkanı Nevzat Şakar arasında geçiyor.
Hatırlayacağınız üzere Süper Lig’in şampiyonunun belli olmasının
ardından Trabzon şehrinde henüz şike konusu ortada yokken TFF, AKP,
Aziz Yıldırım ve Başbakan Erdoğan’a karşı protesto gösterileri
yapılmıştı. Bu diyalogları bu bağlamda değerlendirince karşımıza
çok ilginç bir tablo çıkıyor.
İŞTE O HABERİN DEVAMI
N.Ş: Sinan’ın bir fikri var ama anarşist anlamda
bir fikir diyor ki şeyebaşbakana randevuyu iptal edelim diyor yani
şey olur diyor daha çok tutuşurlar…
Şakar’ın ifadesinde net bir şekilde görüldüğü üzere
Trabzon’un oy potansiyeli, Wikileaks belgelerinde
belirtilen Karadeniz klikinin gücü başbakan ve iktidara karşı bir
silah olarak görülüyor. Aynı dönemde yaşanan olaylar ise
bu silahın kullanıldığını gösteriyor.
Aynı konuşmada Şener, böyle bir eylem sonucunda “Faruk
biter” şeklinde konuşunca Şakar kendisini onaylıyor ve
Şener “Erdoğan biter” diyor.
Diyaloğun devamında Şener “Federasyon şeye gelir yahut
da muazzam bir şekilde çok akıllı etmek lazım” şeklinde
konuşuyor. Şakar ise Erdoğan Bayraktar’ın “Trabzonspor
şampiyon olamazsa 20 bin reyimiz gider” şeklinde
konuştuğunu söylüyor ve Bayraktar’ın TOKİ başkanlığı döneminde
yapılan Galatasaray Spor Kompleksi’ne atıfta bulunarak
“bizi bu adam Galatasaray gibi yapar…” diye
ekliyor.
Nevzat Şakar’ın “başkanım”
diye hitap ettiği, Cumhuriyet Halk Partisi Trabzon Milletvekili
Volkan Canalioğlu ile yaptığı telefon konuşması (Kayıt Sıra No:
3509) olayın siyasi şantaj boyutunu ortaya koyması açısından önem
taşıyor.
N.Ş: … Biz burada
bizi de parti olarak de şey yapabiliriz buradan istifade
edebiliriz. Onun için ben seni aradım. Şimdi bu Başbakan’a
yüklenelim, taraftarı bilmem neyi tahrik edelim. Siz o işi yapın,
onu yapın abi.
X: Ben bir
açıklama yapayım.
N.Ş: Yap abi
parti olarak da yerel basını da…
Görüldüğü üzere Şakar,
milletvekilinden parti ve yerel basın üzerinden gerekirse halkı
tahrik ederek Başbakan’a baskı yapılmasını istiyor. Şakar aynı
konuşmada “Yüklenin Başbakan’a, yüklenin ya!” diyerek serzenişte
bulunuyor. X ise kendisine Erdoğan’ı protesto etmesi yönünde farklı
yerlerden de baskı geldiğini söylüyor.
Bir başka dinlemede Nevzat Şakar’ın CHP’li Trabzon
milletvekili Volkan Canalioğlu ile yaptığı konuşma yine kayıtlara
geçiyor .
Bir önceki kayıdın sonunda sözü edilen ve
Başbakan’dan talep edilen 135 dönümlük arazi ile ilgili olması
kuvvetle muhtemel olan konuşmanın başındaki kısımda Canalioğlu
“Biz Trabzonsporuz. Biz her yer, bizim Kemal Bey de
Başbakan olsa o yeri verecek bu da verecek” şeklinde
konuşuyor.
Şakar ise vekilden yerel medyaya açıklama yapmasını
talep ediyor ve bu konuda bir partinin il başkanından olan
taleplerini çeşitli isimler vererek anlatıyor. Canalioğlu ise
bizzat Sadri Şener’in “mafyavari” bir adam olarak
tanımladığı Şakar’ın talebi doğrultusunda açıklama yapacağını beyan
ediyor.
Öte yandan siyasi gücü bir baskı ve şantaj aracı olarak kullanma
durumu sadece CHP’li vekil ve Nevzat Şakar’ın konuşmalarında ortaya
çıkmıyor.
Halkı galeyana getirecek ve bunu Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan üzerinde bir baskı unsuru olarak kullanma amaçlı
komplo üzerinde partiler üstü bir konsensüs olduğu görülüyor.
Nitelim bu tarz konuşma ve faaliyetler içerisinde bulunan kişiler
arasında dinleme tutanaklarına göre Trabzonspor Basın Danışmanı
Altuğ Atalay, kulüp Genel Saymanı Temel Kazancıoğlu ve CHP Trabzon
eski İl Başkanı Cafer Hazaroğlu da var.
CHP ve AKP’nin dışında Hazaroğlu, Koray üzerinden
(MHP Trabzon vekili Koray Aydın olması muhtemel) Milliyetçi Hareket
Partisi’ne “başka türlü girerim” şeklinde konuştuğu tespit
ediliyor.(3) Nedense ulusal basında dahi yer alan halkı galeyana
teşvik eden bu komplo unutuldu, unutturuldu…
Akıl ve mantık sınırlarını
zorlayan, davanın tarafsızlığına gölge düşüren temel unsurlardan en
önemlisi tapelerden bazı kısımların çıkarılması. Bunlardan bir
tanesi Trabzonspor Başkanı Şener’in yine Şakar ile yaptığı Spor
Toto tarafından yapılacak bir ödemenin sağlanması için yine
siyasetin bir baskı aracı olarak kullanılması için yaptıkları
görüşme. Aynı görüşmede kafa karıştıran diğer bir husus talep
edilen 6 trilyon TL’lik işin 1 trilyona bitirileceğinin söylenmesi.
Böylesine önemli bir konunun tapelerden çıkarılmasını iyi niyetle
izah etmek son derece güç. Bu para ödenmiş midir? Ödenmişse akıbeti
ne olmuştur? Sözü edilen 5 trilyonluk fark nerededir? Şike
davasından öte kamuyu ilgilendiren böylesine önemli bir husus
hakkında neden hukuki bir girişimde bulunulmuyor?
N.Ş: Şey başka ne
diyeceğim sana, 6 trilyon küsürlük bir şey çıkarttık.
S.Ş: İyi
iyi.
N.Ş Faaliyet işte
ne şey yaparsalar, sordum uşaklara ki bu neye bitirir, 1 trilyona
bitiririz diyorlar.
S.Ş: Tabii biz
onu biraz süsleriz de şimdi şurada önemli olan şu 12 Haziran
seçimine kadar Faruk, Spor Toto vasıtası üzerine aldık aldık, ondan
sonra genel müdür bize o parayı vermez.
N.Ş: Vermez
tabii.
S.Ş: Bunları hep
yarın konuşalım da, Faruk taksit maksit diyor yani. Seçim, seçimden
sonra.
N.Ş: Hatta hatta
ben gelirken şey de diyeceğim Adnan beye ki parayı biraz hemen
seçimden önce ver gerisini de…