İşte telefondaki ŞİKE KAYITLARI
Abone olİşlem yapıldığı takdirde Türkiye'de bir çok takım küme düşer. Çünkü elde telefon kayıtları var.
İtalyan savcı Stefano Palazzi'nin, dinlemeye takılan bir telefon
konuşmasından edindiği "kanaat"le, "son şampiyon" Juventus'un
üçüncü lige; Milan, Fiorentina ve Lazio'nun ise 2. lige
düşürülmesini istediği "şike soruşturması", Dünya Kupası'nı bile
gölgede bıraktı. Üstelik, bu soruşturma devam ederken Dünya
Kupası'nı İtalya kazandı.
Kısa sürede tamamlanan soruşturmanın ardından, dosyayı önünde bulan
temyiz mahkemesi, sadece Juventus'un Serie B'ye düşürülmesine karar
verdi. İtalya'da yaşananlar, belki de en çok Türkleri şaşırttı.
Spor basınımız, çeşitli iddiaları yeniden gündeme getirdi. Savcılar
soruşturma başlattı, Başbakanlık Teftiş Kurulu harekete geçti.
Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Şahin ve Türkiye Futbol
Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, iddialara değil, "kanıtlara"
ihtiyaç duyulduğunu açıkladı. Var olan kanıtları göz ardı edenler
için, tamamı dava dosyalarındaki belgelere dayanarak hazırlanan bu
yazı dizisinin, sözü edilen "eksikliği" tamamlamasını umuyoruz.
Çoğunu ilk kez okuyacağınız belgeler, daha önce gündeme gelen bazı
iddiaları da kanıtlayacak. Cumhuriyet savcılarının ve hâkimlerin
elinden geçen bu belgeler, işlem yapıldığı taktirde Turkcell Süper
Lig'deki bazı takımların akıbetinin Juventus'tan farklı
olamayabileceğini gösteriyor.
2004'te ligin kaderini tayin eden Beşiktaş ve Rizespor, bu üçlünün
ilk ikisini oluşturuyor. Ve sormadan edemiyoruz: Polisin, organize
suç örgütlerine yönelik teknik takibine takılan birkaç telefon
konuşması bu kadar çok bilgiyi önümüze serdiğine göre, tamamen
"şike"ye yönelik bir soruşturma kim bilir neleri ortaya
çıkaracaktır?
'Bursa, Beşiktaş'a prim gönderecek'
Mayıs 2004. İddiasını kaybeden Beşiktaş'ta başkan Serdar Bilgili,
teknik direktörü Mircea Lucescu. Beşiktaş, son maçında kümede
kalmak için mutlaka 3 puana ihtiyacı olan Rizespor'la oynamaya
hazırlanıyor. 15 Mayıs'taki maç için Rizespor son kozlarını
oynuyor. O günlerdeki telefon konuşmaları, Sedat Peker'e yönelik
"Kelebek operasyonu" için yapılan teknik takibe takılıyor. Telefon
kayıtlarında "evladımız" sıfatıyla anılan Sergen, maça çıkmıyor.
Emre Aşık, kötü oynuyor, Tümer 78. dakikada oyundan alınıyor.
Serdar Topraktepe, "müsait" bir pozisyonda geri dönerek olası bir
golün önüne geçiyor! Ve Beşiktaş, Rize'ye verilen "ilginç" bir
penaltıyla maçı 1 - 0 kaybediyor. Sonuçta Rizespor 42 puanla 1.
Lig'de kalıyor. 40 puanlı Bursaspor ise küme düşüyor.
'Canlı para getir, sorumlusu benim'
'Çıkar amaçlı suç örgütü lideri' olduğu iddiasıyla yargılanan
Rizeli Sedat Peker'in abisi Vedat Peker, maç için gerekli
girişimlere başlıyor. O dönem Rizespor'un futbol şube sorumlusu
olan Peker, kendisine "Başkanım" diyerek hitap eden ve kayıtlara 'X
Bay' olarak geçen kişiye "canlı para getirmesini ve elinden geleni
yapacağını" söylüyor.
10 Mayıs 2004 (Saat: 13.15)
...
VP: Şimdi prim de yollanacak herkese.
X: Göndeririz ya!
VP: Bursaspor, Beşiktaş'a prim yollayacak.
...
X: Başkanım sana geleceğim, beni reise götüreceksin.
VP: Gel. Ama reis yok, problem var biliyorsun. Telefonla elimizden
geleni yaparız.
X: İnşallah! Onun selamı yeter.
VP: Hayır! Prim yolluyorlar.
X: Baba yolluyorlar da! Sergen'i çağıracaksın, iş bitecek da!
Sergen bizim evladımız değil mi? Gerçi ha reis, ha sen fark etmez.
Baba yanına geleceğim.
VP: Para al gel, para! Anladın mı? İsteyene prim falan yollamayın,
para getirin. Prim var! Söylemiştim sana, anlıyorsun değil mi?
Canlı para getir. Sorumlusu benim paranın.
X: Canlı olmaz da, tamam hallederiz.
Çok koşan Sinan'a küfür!
"Gereğinden fazla koşan" Sinan'a öfkelenen Vedat Peker, kimliği
açıklanmayan bir kişiyle şunları konuşuyor:
15 Mayıs 2004 (Saat: 19.33)
VP: 11 numara Sinan var ya!
X: Abi, o özellikle koştu, abi biraz koşması lazımdı.
VP: Yok yok, .... çocuğu gol atmak için oynadı.
X: Yok abi! Sergen konuşmuş şimdi abi. Yemin ediyor öyle bir şey
yok.
VP: Sergen mi diyor?
X: Evet.
VP: Ne dedin Sergen'e? .... edecek Vedat abin dedin mi?
X: Evet abi. Hiç koşmasak olmaz!
VP: Tamam onu da kaybetmeyelim! Hepsine teşekkür et, Sergen'le
konuş. Hepsiyle konuş, hepsine teşekkür et.
X: Konuşacağım tabii abi!
VP: Uçakta beraber olacağım zaten hepsiyle ya!
Kafanı takma
Rizespor Futbol Şube Sorumlusu Peker, maç günü 0543 334 34..
numaralı hattı arıyor. Dosyada hattın sahibi belirtilmiyor.
Aldığımız bilgilere göre, numara o tarihte Sergen'e aitti.
15 Mayıs 2004 (Saat 12.37)
VP: Sen oynamayacakmışsın, haberin olsun!
X: Tamam abi. Merak etme abi.
VP: Aman gözünün yağını ... seyirci var ya! Var ya kalbim durmaya
başladı ya!
X: Yok be, bir şey olmaz ya. Sen kafanı takma.
'Reis olmasa bu takım küme düşmüştü'
Sedat Peker'e yakın isimlerden Yaşar Durmuşoğlu'nun, maç akşamı
Hasan isimli kişiyle yaptığı telefon konuşması, Rize'de
yaşananların özeti gibi.
15 Mayıs 2004 (Saat:22.29)
YD: Baba böyle bir stres olmaz! Hiç oynamadılar abi, kaleye
gidemiyorlar! Hakem bir penaltı verdi de, kurtardı bizi be. Ya reis
olmasa, bu takım küme düşmüştü Hasan!
H: Bir de pankart asmış, "Vedat Peker seninle gurur duyuyoruz"
diye! Onu yazanı ...! Ulan bunun neresinden gurur duyuyorsunuz!
YD: Vedat Peker diye bağırdılar desem, reis bunu...
...
H: İyi ki sen kapışmadın onunla!
YD: Benimle nasıl kapışacak? Görevli geldim buraya! .... onu
vallahi billahi burada!
H: Beni makaraya saracaktı, gelmemem iyi oldu değil mi?
YD: Vallahi iyi oldu! Ama millet var ya, fino gibiydi be abi! Böyle
süt dökmüş kedi gibi! "Kesin düştük" diyordu ya, bunu bir gördüler
abi! Ama o Beşiktaşlı çocuklar var ya! Helal olsun! Ya o Serdar var
ya! Seyrettin mi maçı?
H: Seyrettim seyrettim...
YD: Hasan, bu Rize takımı Fener'i nasıl yenmiş abi ya?
....
H: Bursa yendi, Akçaabat yendi, İstanbul yendi!
YD: Ya berabere kalsak var ya kesin düşüyor takım! Ulan bu reis var
ya, büyük adam ya! Yok abi, reis olmasa vallahi gelmezdim. Takım
harbi düşüyordu... Beşiktaş'a prim yollamış Bursa, çocuklar kabul
etmemiş... O Serdar, Emre falan var ya! Ah be abi! Öyle bir şey
olsa, kesin sahaya atlayacaktım.
H: Ya Tümer var ya Tümer! Tümer'le telefonda konuştum. "Biz .....
bayıltırdık" diyor.
YD: 5 yaparlardı bizi 5, 5!
H: "Fenerbahçe'nin karşında bizim için oynadılar. Bizim için
çalışan takımı kümeye göndermemiz ayıp olur" dedi.
YD: O çocuklar, bizim evlatlar var ya! Onlardan Allah razı olsun,
babaya da söyledim... Çocuklar bizi koridorda gördüler, hepsinin
gözleri parlıyordu ya!
Lucescu ne dedi?
Lucescu, geçen günlerde Vatan gazetesine yaptığı açıklamada şunları
söyledi:
"Özellikle kariyerinin sonuna gelmiş oyuncularım resmen bana ve
takıma ihanet ettiler. Başta Zago, Cordoba ve Ronaldo olmak üzere
yabancılar iyice kenara çekildiler. Ama yöneticilere söylemiştim.
Onlara kariyerinin sonuna gelmiş, para için oynayan futbolcuların,
her şeyi deneyebileceğini anlatmıştım. Buna rağmen Beşiktaş
yönetimi onların parasını vermedi. Onlara yol açtı. Boşluk bıraktı.
Konya maçından sonra Cordoba'yı kenara çekip 'Maç sattın mı?' diye
sordular... Geriye dönüp baktığımda, şüphelerimin yerine oturduğunu
görüyorum. Şimdi kendime kızıyorum. Çünkü o zaman kötü adam ben
olmuştum. Türkiye'deki sisteme karşı mücadele etmek çok zor."
Haber: Lube Ayar
Kaynak: