İşte tarihi çözüm sürecinde kritik 9 madde!
Abone ol8 yıldır yürütülen çözüm sürecinde tarihi bir dönemece girildi. Çözüm sürecinin yeni koordinatörü Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan olurken, trafik de yeniden hareketlendi.
HDP heyeti hem Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan hem de
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'dan randevu talep
etti.
Sabah'tan Hazal Ateş'in haberine göre; Devlet heyeti ile İmralı ve hükümet temsilcileri ile HDP'liler arasında yürütülen görüşmelerde yol haritasının genel çerçevesinde uzlaşı sağlandı. Dünya Barış Günü nedeniyle bugün Diyarbakır'da yapılacak mitingde, Abdullah Öcalan'ın sürece destek mesajı aktarılacak. Devlet-İmralı-Kandil hattındaki görüşmelerin ardından oluşturulan çerçeve metin de bugün taraflara paylaşılacak. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun da tarihi süreçte Diyarbakır'a çıkarma yapması bekleniyor.
ABDULLAH ÖCALAN BUGÜN AÇIKLAYACAK
HABERİ İÇİN TIKLAYIN
'PİŞMANLIK' ARANMAYACAK
İmralı ile yapılan görüşmelerde ortaya çıkan yol haritası, Bakanlar
Kurulu kararıyla hayata geçirilecek. Yol haritası ile dağdan
inecekler için, toplumsal tepkiye yol açabilecek "genel af" gibi
kavramlara yer verilmeyecek. Örgüt içinde eylemlere bulaşmayan,
yaşı küçük olanlarla başlayacak dönüşlerde olası yasal sorunların
önüne geçilecek. Hakkında arama kararı olmayan, silahlı eylemde yer
almayan örgüt üyeleri, sınır karakollarında kimlik bilgilerini
vererek Türkiye'ye giriş yapacak.
SİLAH BIRAKMA
Yol haritası ile zaman esaslı silahsızlanma süreci ortaya
konulacak. Silahların bırakılması kilit noktayı oluşturacak.
KANDİL'LE DE GÖRÜŞME
Yeni dönemde Kamu Güvenliği Müsteşarlığı daha aktif bir şekilde
devreye girecek. Müsteşarlık yetkilileri, Kandil'de PKK
yöneticileri ile doğrudan görüşebilecek. Süreç için İzleme Kurulu
oluşturulmasında uzlaşı sağlanırken, kurulda yer alacak isimler de
kısa sürede belirlenecek. Sivillerden oluşan isimler de Öcalan'la
görüşebilecek.
İMRALI'YA YENİ DÜZEN
Silahların bırakılmasına kadarki süreci içeren eş zamanlı takvimde
İmralı ziyaretleri de yeniden düzenleniyor. HDP heyetinin İmralı
ziyaretleri de açık uçlu bırakılacak. Artık günübirlik dar kapsamlı
ziyaretler yerine 2-3 gün arka arkaya gidişler söz konusu olacak.
Bugüne kadar devlet heyeti ile yürütülen görüşmelere artık uzman
teknik ekipler de katılacak. İsimleri Kamu Düzeni ve Güvenliği
Müsteşarlığı belirleyecek. Sürecin hız kazanması için Müsteşarlığa
ilgili kurumlardan takviye yaptığı belirtiliyor.
SEKRETARYA TALEBİ MASADA
İmralı'nın sekretarya talebi masada duruyor. HDP Grup Başkanvekili
Pervin Buldan, Öcalan'ın dilinden anlayan, onu tanıyan bir
sekretaryanın oluşması gerektiğini ifade ederek, "Biz
görüşmelerimizde Öcalan'ın konuşmalarını alıyoruz. Ancak bizim
heyetimizin konuşmalarını kayda alacak kimse yok. İkili bir
sekretarya oluşması gerekir" dedi.
KADEMELİ DÖNÜŞ
"Hayata, eve, siyasete" dönüş programı dünya
örnekleri incelenerek ve toplumsal hassasiyetler dikkate alınarak
hazırlanıyor. Rehabilitasyon, normalleşme çalışmaları yürütülecek.
Örgütten ayrılarak Erbil, Süleymaniye gibi kentlere yerleşenler de
Türkiye'ye dönebilecek. Hakkında kırmızı bülten çıkarılan üst düzey
yönetim kadrosu ise Erbil'de yaşamını sürdürecek ya da Avrupa
seçeneğini tercih edecek.
SINIRA OFİS
Dağdan inişlerin önünü açacak teknik görüşmeler bu hafta da
sürecek. Habur başta olmak üzere bölgedeki sınır kapılarında
sorumlu ekibin yer aldığı ofisler kurulacak. Geçen yıl başlayan
ancak kesintiye uğrayan çekilmeye dönük güvence verici adımlar
devam edecek.
BRÜKSEL'E DE HEYET GİDİYOR
Sürecin bir önemli ayağını da örgütün Avrupa diyasporası
oluşturuyor. Önümüzdeki günlerde devlet görevlilerinden oluşan bir
heyetin Brüksel'e giderek örgütün Avrupa yöneticileri ile görüşmesi
bekleniyor. Aralarında Sabri Ok, Zübeyir Aydar gibi isimlerle
yapılacak görüşmelerde süreç değerlendirilecek. Yıl sonuna kadar
Fransa, Almanya, Belçika başta olmak üzere Avrupa ülkelerinden
600'ü aşkın örgüt üyesinin Türkiye'ye gelmesi bekleniyor.
KORUCULUĞA KADEMELİ
SON Sürece yönelik görüşmelerin kilit noktalarından birini de
koruculuk sistemi oluşturdu. Sayısı 60 bini geçen korucuların
sayısının da zaman içinde kademeli olarak azaltılması ve
normalleşme ile birlikte tamamen sona ermesi görüşü benimsendi.
Terörle Mücadele Kanunu'nda örgüt üyeliğinin kriterleri
netleştirilerek çelişkili kararlar çıkması önlenecek. Anayasa
Mahkemesi, Yargıtay gibi yüksek yargı organlarının da çözüme katkı
sunması sağlanacak.