İşte Sars için en çok merak edilenler
Abone olTüm dünyada paniğe yol açan Akut Solunum Yetmezliği Sendromu (SARS) hala birçok kişi için gizemli bir hastalık.
Aniden ortaya çıkan ve tüm dünyada paniğe yol açan Akut Solunum Yetmezliği Sendromu (SARS) hala birçok kişi için gizemli bir hastalık. Yarattığı korkuya karşın insanlar bu hastalığın nasıl yayıldığını, hastalıktan nasıl korunulacağını bilmiyor. SARS hakkında en çok sorulan sorular ve yanıtları şöyle: SARS NEDİR? Hastalığa, ''Koronavirüs'' grubu bir virüs yol açıyor. Koronavirüsler, hem insanlarda, hem de hayvanlarda sıradan soğuk algınlıklarından, çok şiddetli mide-bağırsak hastalıklarına kadar çeşitli rahatsızlıklara yol açıyor. Bilim adamları, grip gibi SARS'ın da ilk olarak hayvanlardan insanlara geçtiğine inanıyor. Ancak hastalığın kaynağı tam olarak henüz bilinmiyor. NASIL BULAŞIR? Hastalık büyük ihtimalle, insanların ağzından, öksürme, hapşırma sonucu çıkan damlacıklar yoluyla veya yakından konuşma sonucu bulaşıyor. Bu nedenle SARS hastaları ile yakın temas halinde bulunan sağlık görevlilerinin hastalığa yakalanma riskleri çok yüksek. Sıradan soğuk algınlıkları, grip gibi hastalıklara neden olan virüsler gibi SARS'a yol açan virüsün de örneğin asansör, elektrik düğmeleri, masa yüzeyleri gibi, insanların ellerinin dokunduğu alanlardan, başka insanlara geçebildiği sanılıyor. Ancak virüsün insan vücudundan çıktıktan sonra böyle bir yüzeyde ne kadar süre yaşayabildiği bilinmiyor. Bilinmeyen, hakkında hiçbir ipucu olmayan bir başka nokta da, virüsün havada uçuşan çok küçük parçacıklarda yaşayıp da bu yolla bir insana ulaşıp ulaşamayacağı. Verem mikrobu bu yolla insanlara bulaşabiliyor. Bu noktanın bilinmemesine karşın ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) böyle bir ihtimale karşı önlem alıyor. CDC ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), SARS virüsü taşıyan hastaların, bu nedenle çevreye göre daha düşük basınçlı odalarda tutulmasını öneriyor. Böylece virüs havaya karışsa bile yayılamayıp düşük basınçlı bölgede kalıyor. Virüs dışkıda tespit edildiği için, dışkı-ağız yoluyla yayılması ihtimali bulunuyor. Bu nedenle kolera ve çocuk felci hastalıkları gibi kanalizasyonlardan bulaşma olasılığı mevcut. HASTALIK KİMLERİ ÖLDÜRÜYOR? Başlangıçta SARS'ın genç, sağlıklı insanları etkilediği düşünüldü, ancak daha sonra herkesi etkisi altına alabildiği gözlendi. Uzmanlar, hem hastalığın erken evresinde olmasının, hem de hasta sayısının azlığının, bu konuda kesin sonuçlara varmayı imkansız hale getirdiğini belirtiyorlar. Virüsü taşıyanlar arasında çok sayıda sağlık görevlisi bulunuyor. Hastalıktan ölümler hakkında kapsamlı veriler de bulunmuyor. Örneğin başka bir hastalıktan hastanede yatarken SARS'a yakalanan sağlıksız bir kişinin ölüm riskinin, sağlıklıyken SARS'a yakalanan birinden daha yüksek olduğu yolunda ipucu mevcut değil. HASTALIKTAN ÖLÜM ORANI ARTIYOR MU? SARS'a yakalananlar arasında ölenlerin oranı başlangıçta yüzde 3 idi. Ancak bu oran daha sonra yüzde 5,9'a çıktı. Buna karşın uzmanlar, buradan, virüsün giderek tehlikeli hale geldiği sonucunun çıkarılmaması gerektiğini vurguluyorlar. Bazı uzmanlar, virüsün mutasyon (genetik değişim) geçirerek, daha dirençli ve daha tehlikeli şekillere dönüşebileceğini belirtiyorlar. Ancak bu konuda da hala yeterli veriler bulunmuyor. SARS'DAN NASIL KORUNABİLİRİM? CDC hastalara, SARS hastalarının tedavi edildiği hastanelerden mümkün olduğunca uzak durmalarını tavsiye ediyor. SARS hastalarının bulunduğu yerlerde yaşayanlara, ellerini sık sık yıkamalarını öneriyor. Nezle, grip gibi hastalıklar el yoluyla bulaşabiliyor. Bu nedenle benzer bir virüsün yol açtığı SARS'ın da bu yolla bulaşma ihtimali bulunuyor. Bir kişinin eline SARS virüsü bulaştığında o kişi elini ağzına, gözüne veya burnuna götürürse, virüsü kendine bulaştırma ihtimali bulunuyor. Elleri su ve sabunla yıkamak yeterli. Ancak bunlar bulunamazsa alkol bazlı temizleyiciler de kullanılabilir. Hastalığın bulunduğu bölgelerde ağız maskesi ile dolaşmak tavsiye ediliyor. Özellikle ''N95'' tipi solunum maskeleri öneriliyor. Maskelerin iyi takılmasına dikkat etmek gerekiyor. Hong-Kong ve başka yerlerde caddelerde insanların solunum maskesi yerine, ameliyat maskeleri taktıkları gözlenebiliyor. Bu maskelerin yararı çok az. Buna karşın ameliyat maskesi takan bir kişi SARS hastası ise bunu başkalarına bulaştırma riski düşüyor. Hastalığın bulunmadığı bölgelerde yaşayan insanlar için ise risk oranı düşük. Uzmanlar, eğer hastalığın bulunduğu bölgelere seyahat ederseniz ve nezle-grip gibi bir hastalığınız başladıysa hemen bir doktora gitmenizi öneriyorlar. HASTALIK DÜNYANIN NERELERİNDE GÖRÜLÜYOR? Hastalığın, Çin'in güneyindeki Guangdong bölgesinde başladığı sanılıyor. Ülkenin Pekin, Hong-Kong, Guangdong ve Shanxi bölgeleri, hastalığın bulunduğu bölgeler olarak kabul ediliyor. Singapur, Vietnam, Kanada'nın Toronto kenti de hastalığın bulunduğu bölgelerden. Hastalığın Toronto'dan en az 5 ülkeye daha yayıldığı yolunda da belirtiler var. Hastalık diğer ülkelere, turistler aracılığıyla yayılıyor. ABD'de de 39 şüpheli vaka bulunuyor. Bunların 2'si hariç tümü, SARS'ın görüldüğü ülkelerden seyahat edenler. Doktorlar, hastalığın bilinmeyen yayılma şekilleri ihtimallerinin var olmasından endişe ediliyor. Örneğin SARS hastalığına yakalanmış bir kişi ile hiçbir yakın teması olmamış birinin de hastalığa yakalanması olasılığı doktorları kaygılandırıyor.