Dağlıca'da 8 askerin şehit düştüğü saldırıların ayrıntıları birer birer ortaya çıkarken, Yeşiltaş Karakolu bugün saldırı sonrası ilk kez görüntülendi. Karakol yakından incelendiğinde korunaksız olduğu, bazı bölümlerin kerpiçten, dış bölümlerin ise tuğla ve bölgeden toplanan taşlardan yapıldığı görülüyor. İlk bakışta göze çarpan bir diğer unsur ise mevzilerin arasındaki gözetleme kulelerin yetersizliği... Kum torbalarından korunaklı mevziler, dağınık yapılanma ve yüksek duvarların bulunmayışı, karakolu zaten her türlü saldırıya açık hale getiriyor. Son olarak Çukurca'da 24 askerin şehit düştüğü saldırıyla ilgili hazırlanan raporda, karakolların yetersizliği üzerine durulmuştu. Raporda; karakolun baraka tipi olduğu korunaksız olduğu, mevzilerin özel inşa edilmediği belirtilmişti. İşte o Çukurca raporunda bahsedilenlerin hemen hemen hepsi Yeşiltaş Karakolu için de geçerli. Peki bu karakollar nasıl olmalı? TOKİ aslında daha bir kaç yıl önce bunun cevabını verdi. TOKİ'nin yeni inşa ettiği karakollar özel duvarlarla örülü ve her birinde 12 metrelik nöbetçi kuleleri bulunuyor. Askerler nöbet mevzilerine açık alandan değil, yeraltından tüneller aracılığıyla ulaşıyor. Karakol çevresinin emniyeti ise Aselsan tarafından geliştirilen "izci" adı verilen uzaktan kumandalı robot araçlarla sağlanıyor. 8 kilometreyi rahatlıkla görebilen elektronik ateşleme sistemli termal kameralar 7 gün 24 saat çalışıyor. Hareket eden bütün cisimler, hatta kuşlar bile izlenebiliyor.