İşte rüşvet notları!
Abone olBaba Mehmet Şen oğlunun, polis teşkilatını kastederek, 'Burası pislik içinde' dediğini öne sürdü...
Beşiktaş'ta kendisini rüşvet almaya zorladıkları iddiasıyla iki
meslektaşını öldürdüğü öne sürülen polis memuru Reyhan Emre Şen
hakkında, iki kez müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Şen'in el
yazısıyla yazdığı ve babasının savcıya teslim ettiği rüşvet
alındığına yönelik notlar da dava dosyasında yer aldı. 11 Eylül
2003'de Yıldız Otoparkı'nda Dursun Demir ile başka ekipte görevli
Naci Akarsu'yu vurarak öldürdüğü iddia edilen Emre Şen hakkında,
İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın iddianamesinde,
olay anı detaylarıyla anlatıldı. İfadesine göre Şen, 10 Eylül 2003
gecesi saat 23.00 sıralarında Ihlamur Kasrı'nda görevli olduklarını
ve Demir'in kendisine kokoreç ısmarladığını anlatarak şöyle dedi:
'Kokoreç fenalaştırdı' "Kokoreçten ağır bir koku geldi, yiyemedim.
Bir süre sonra dizlerimin dermanı kesildi, beynim uyuştu. Ben evrak
yazarken, Dursun, 'Hadi Emreciğim, seni Unkapanı Köprüsü'ne kapatıp
gelelim' dedi. Ben de beni öldüreceğini düşünerek iki el ateş
ettim." Şen, ekip arkadaşlarının İstanbul'da yaşamanın zor olduğunu
söylerek, rüşvet alması için telkinde bulunduklarını da öne sürdü.
Dursun Demir'in rüşvet aldığını ve kendisine de alması yönünde
telkinde bulunduğunu savunan Şen, şöyle dedi: "Demir bir gün aldığı
rüşvetten, beş milyon lirayı istemediğim halde bana verdi. Bu
olayları İstihbarat Şube'de görevli bir polise anlattım. O da
Demir'in ekibini takip ettiklerini ve dikkatli olmamı söyledi. Onun
rüşvet aldığını herkes biliyordu ama, ekiplerin dayanışma içinde
olmaları ve ispiyonculuk yapılmaması gerektiği söyleniyordu."
Rüşvet notu Şen'in babası Mehmet Şen, soruşturmayı yürüten savcıya
rüşvet iddialarıyla ilgili notlar verdi. Şen'in el yazısıyla
tuttuğu notlarda, şu ifadeler yer alıyor: "19 Ağustos 2003: Sigorta
varmış gibi işlem yapıldı. 23 Ağustos 2003: Ceza yazılmıyor. Para
alınıyor. Parayı otoparkçıya aldırıyorlar." Baba Şen, savcıya,
oğlunun telefonda görüştükleri zamanlarda, "Burası pislik içinde"
diyerek şikâyet ettiğini de anlattı.