İşte PKK'nın sözde vergi tarifesi!
Abone olPKK vergi adı altında vatandaştan para topluyor! Parası olmayan yoksul ailelerin ise çocukları zorla dağa çıkarılıyor!
Terör örgütü PKK, vergi adı altında her 'KCK
vatandaşı'ndan para topluyor. Çiftçi, memur veya esnaf olmak fark
etmiyor. Parası olmayan yoksulların çocukları ise vergi karşılığı
olarak dağa çıkarılıyor.
Aksiyon'da yer alan habere göre, KCK'nın (Kürdistan Topluluklar
Birliği) kurduğu ‘Devrim ve Halk mahkemeleri’ Doğu ve Güneydoğu’da
uzun süreden beri faaliyet yürütüyor. Aynı şekilde yerel
kaynakların yerinde kullanılması ilkesi de yürürlükte. Çünkü
KCK kaynak olarak gördüğü ilk gelir kapısı olan ‘vergi’
toplama işine çoktan başlamış. Hâlihazırda örgüt ‘KCK vatandaşı’
olarak tanımladığı insanlardan aylık, yıllık vergiler
topluyor.
KCK sözleşmesinde yer alan ‘Yerel kaynakların yerinde
kullanılması’ ilkesine göre buradan toplanan vergiler bölgede
kalacak, vatandaş gelirinin yüzde 10’unu KCK yönetimine vermekle
mükellef. Bunun için BDP milletvekilleri, belediye
başkanları ve çalışanları maaşlarının yüzde 10'unu KCK'ya veriyor.
Parti yöneticilerinin vergi ödediği, KCK İddianamesi’ne de
yansımıştı.
Örneğin Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman
Baydemir’in her ay 3 bin 500 TL KCK’ya ödeme yaptığı iddianamede
yer alıyor. Aynı şekilde çalışan her vatandaş kazancının
yüzde 10’unu vergi adı altında KCK’ya yatırıyor. Köyde hayvan
yetiştiren veya tarımla uğraşanlar da bu yüzde 10’luk vergiye tabi
tutuluyor. Hayvancılık yapanlardan küçükbaşta 10’da 1, büyükbaşta
ise 20’de 1 vergi alınıyor. Durumu iyi olmayan aileler ise
bir çocuğunu (istenildiği takdirde) örgüte göndermek
zorunda. Bu KCK sözleşmesinin bir gereği. Örgüt
uyuşturucu kaçakçılığı başta olmak üzere, mazot, kozmetik, araba
yedek parçaları gibi birçok kalemden gelir elde ediyor. ‘Gümrük
geliri’ adı altında kaçakçılardan elde ettiği gelir ise
cabası.
İRAN KARPUZU’NDA UYUŞTURUCU
Örgüt hem kaçıkçılardan 'gümrük vergisi' topluyor hem de
kaçakçılığı bizzat yapıyor. Ancak birebir dâhil olduğu işler daha
çok yüklü para getiren uyuşturucu ve insan kaçakçılığı. Kaçakçılık
daha çok kış ve sonbahar aylarında yoğunlaşıyor. Çünkü
iklim şartları zorlaştıkça KCK militanlarının işi kolaylaşıyor.
Aynı durum diğer kaçakçılar için de geçerli.
Örgüt kaçakçılardan para alırken bir de onay veriyor. Bunun için
özel hazırlanan; kırmızı renkli HPG mühürlü ve kâğıt üzerine
‘arkadaşın gümrüğünü aldık’ şeklinde not düşülüyor. Bu notu almayan
kaçakçının sınırlardan geçmesi neredeyse imkânsız. Yakalanan R.D.
isimli bir örgüt militanı yapılan kaçakçılığı şöyle anlatıyor:
“Örgüt vergisini kesin alır. Bazen de malların taşınması
için yardım eder. Bu da ekstra ücrete tabi olur. Kaçakçılar atlara
daha hızlı koşsun diye viski içirir. Uyuşturucu önce Van’a ulaşır.
Oradan da İstanbul’a. Uyuşturucunun kilosu İstanbul’da 5 bin 500
avroya çıkar. Van’dan İstanbul’a getirilirken uyuşturucu genellikle
özel zulası olan araçlara yerleştirilir. Aynı şekilde kargo
firmaları ile beyaz eşya, giyecek, yiyecek, içecek, bilgisayar
kasaları gibi kapalı eşyaların içine yerleştirilerek de gönderilir.
İstanbul’da dağılan mal dağıtılır kalanı ise gemilerle Yunanistan,
İtalya ve İspanya’ya gönderilir. İspanya’ya ulaşan uyuşturucunun
kilosu 17 bin avro olur. Buradan Avrupa’nın tamamına dağılır. Örgüt
ayrıca şahıslardan ‘Avrupa vergisi’ adı altında para topluyor.
Çünkü uyuşturucu Avrupa’ya ulaştığında KCK/PKK malın sahibini çok
iyi biliyor.”
İşin belki de en trajikomik yanı uyuşturucu ticaretinde hem
kaçakçıların hem de KCK/PKK’nın uyguladığı ilginç taktikler.
Uyuturcular bazen açıktan sınırdan geçirilemez. Bunun için sebze,
karpuz, kavun, lahana gibi ürünlerin içine yerleştirilerek resmî
gümrük kapılarından geçirilir. Kışın ortasında İran karpuzlarının
bolluğu sanırım bunun en güzel delillerinden biri olsa gerek. İnsan
kaçakçılığı için de örgüt aynı güzergâhı kullanıyor. Hatta bazen
dağlardan tüm Türkiye coğrafyası aşılıp Ege sahili veya Marmara
Denizi’nde gemilere bindirilen kaçaklar Avrupa ülkelerine
gönderiliyor.
KCK'NIN BAZI GÜMRÜK KAPILARI
KCK militanları askerî karakolların yakın olduğu bölgelerde seyyar gümrükleme sistemi ile çalışıyor. Kaçıkçıların geçişlerini takip edip bunlardan vergi alıyor. Ancak PKK’nın sabit olarak vergi topladığı çok sayıda sözde gümrük kapısı bulunuyor. Bazı sabit kapılar şöyle.
Şehidan: Şehidan Dağı’nın güneyinde, İran tarafında bulunan kısmında yer alan bir ‘gümrük kapısı’. Örgüt buradan geçirilen kaçak mazot, benzin, çay, şeker ve sigaradan vergi alıyor. Şahin Amed isimli örgüt mensubu yönetiminde 20 militan bu kapıdan sorumlu.
Tise: Şehidan Dağı’nın kuzeyinde yer alıyor. Mazot, benzin, çay, şeker, sigara kaçakçılarından vergi alınır. Piling Suruç isimli KCK/PKK’lının yönetiminde 7 kişiden oluşan ekip bu kapıdan sorumlu.
Harçini: İran tarafında bulunan Çobanpınar köyü bölgesini kapsıyor. Uyuşturucu, mazot, benzin, çay, şeker, sigara kaçakçılarından vergi alınır. Bu gümrük kapısı da Suruç’a bağlı çalışan 5 kişi tarafından kontrol ediliyor.
Erbila: İran tarafında yer alan bu geçiş noktası Güvenli köyünün tam karşı noktasına düşüyor. Uyuşturucu, mazot, benzin, çay, şeker, sigara kaçakçılığı yapanlardan ücret alınır. Bu geçiş kapısı Mizgin kod adlı bir bayan terörist tarafından idare ediliyor. Toplam 12 militan Mizgin’in komutasında kaçakçılardan vergi topluyor.
Sarıyıldız köyü: Esendere sınır kapısı yakınlarında bulunuyor. Buradan ekseri insan ve uyuşturucu kaçakçılığı yapılıyor.
Kalereş: Örgütün bu kampına bağlı ancak seyyar gümrük sorumluları bulunuyor. Van-İran sınırını kapsayan bu geniş alanda seyyar 12 geçiş noktası yine KCK/PKK tarafından kontrol ediliyor.
Ağrı-Kars: Çok sayıda kaçakçılık geçiş noktası örgüt tarafından kontrol ediliyor. Her türlü kaçakçılık bu alanda yapılıyor. Kaçakçılar Başkale’dan başlayıp Ağrı-Kars hattını uyuşturucu geçişinde yeni güzergâh olarak kullanmak istiyor. Tabii burada KCK/PKK’nın alacağı pay daha fazla olacak. Çünkü geniş coğrafyada kaçakçılık yapmak daha riskli ve zor.
Hakurk: Örgütün Hakurk kampında bulunan militanları tarafından kontrol edilen geniş bir alanı kapsıyor. Esendere-Yüksekova uyuşturucu trafiğinin en yoğun olduğu bölge. Son dönemlerde geçiş trafiği güvenlik güçlerinin yoğun çabaları sonucunda önemli ölçüde sekteye uğratılmış durumda.
KALEM KALEM KCK'NIN GELİR KAYNAKLARI
Uyuşturucu, İnsan kaçakçılığı, Araba yedek parçaları, İş adamlarından toplanan haraçlar, Sözde KCK vatandaşlarından toplanan vergi (gelirinin yüzde 10’u), Belediyelerce kurulan paravan şirketler ile Avrupa’daki çeşitli iş kuruluşlarından toplanan paralar, Halk mahkemelerinde görülen davalarda elde edilen gelir (Basit davalar, 1500 TL’ye görülüyor. Mal davasının yüzde 20’si KCK’ya kalıyor), Demokratik Toplum Kongresi üyeleri, belediye başkanları, milletvekilleri ve parti üyelerinin maaş veya mallarından kesilen pay.
Örgütün İran-Türkiye sınır kaçakçılığında sözde kurduğu gümrük kapılarından aldığı pay oranları: Mazot, benzin: Katır başı 3 dolar, Şeker kaçakçılığı: Katır başı 5 dolar, Çay: Katır başı 7 dolar, Sigara: Katır başı 7 dolar, Uyuşturucu madde baz morfin (ham hâlde): Kilo başına 25 dolar, İşlenmiş uyuşturucu maddesi: Kilo başına 65 dolar, Örgüt militanlarının uyuşturucu taşınmasına verdiği destek: Parti başına 4 bin dolar, İnsan kaçakçılığına yardım: Kafile başına 5 bin dolar, Elbise: At başına 7 dolar, Kozmetik ürünler: At başına 7 dolar, Araba yedek parçaları: At başına 7 dolar, Kokain: 10 kilo için 3 bin dolar, Av tüfeği: At başına 7 dolar, Tabanca ve diğer silahlar: At başına 15 dolar