İşte Öcalan'ın mektubunun şifreleri
Abone ol"Sade vatandaş, bazı şeylere alıştırmaya başlamalı kendini ve hazmetmeye gayret etmeye hazırlasın" diyen Çandar'a göre Bağımsız Kürdistan fikri artık iptal oldu.
GAZETECİLER.COM (ÖZEL İÇERİK)
- Abdullah Öcalan 21 Mart Newroz
açıklaması ile "silahlar sussun, demokratik siyaset süreci
başlasın" dedi. Radikal gazetesi yazarı ve son 30 yıl Kürt
siyasetini yakından takip eden Cengiz Çandar, NTV yayınında
Öcalan'ın mesajlarını değerlendirdi.
İşte Öcalan'ın mektubunun şifrelerini çözümleyen Cengiz
Çandar'ın anlattıkları:
ÖCALAN İYİ ÇEVRESİNDEKİLER KÖTÜ ALGISI
VAR
Jülide Ateş: Demokratik Türkiye'de halkların eşitliği,
Kandil için, İmralı için aynı şeyi mi ifade ediyor? Anladıkları şey
aynı mı?
Cengiz Çandar: Türkiye'de birkaç aydır,
gözlemcilerde yorumcularda bir yaklaşım tarzı belirdi. Öcalan iyi
fakat bir takım kötü adamlar var. Biri Kandil, bir de Avrupa'ya
gidenler var. Yani Öcalan'ın aklı başına geldi de öbürlerine söz
geçiremiyor gibi kuşkular... Belki de onları baskı altına almaya
çalışan sorular ürüyor.
Jülide Ateş: Ama o kadar çok aktör var ki,
dolayısıyla tek bir ortak ses çıkartmak da sürece endeksli değil
mi?
ÖCALAN BUNLARI İLK KEZ BUGÜN
SÖYLEMİYOR
Cengiz Çandar: Elbette çok aktör var. Lakin çok aktör
Kürtlerin bölünmüş ve parçalanmış olması ve Kürtlere rakip
devletler olması ve bu sürecin bir barışa evrilmesinden çıkar
ummayacakları öngörüsünden hareketle oluyor. Ama aynı zamanda
Türkiye'de de birden fazla devletten söz ediyoruz. Bir tane odak
yok. Birkaç odak var. Biri diğeriyle, hepsi birbiriyle mücadele
içinde. Bir takım suikastler, önceki gün AK Parti'ye yapılan
saldırı, süreci sabote etmekle mi ilgili. Gerçekten çok aktör var
ve önemli bir kısmı bunu sabote etmeye çalışıyor. Ama sorunun can
alıcı noktasına gelirsek şunu diyeceğim. Kandil Avrupa filan var
ama hepsinin üzerinde ve hepsinin tartışılmaz otoriteleri olarak
ilan ettiği, o ne derse uyacağız dedikleri Abdullah Öcalan var.
Kendilerini taahüt altına soktular. PKK içinde hizip var mı yok mu
tamam tartışıyoruz. Ama kesin olarak irademizdir dedikleri,
kendilerini bağladıkları, tartışılmaz bir olgu var. O olgunun bu
söyledikleri de önemli. Bu sözleri de ilk kez söylemiyor. son 15
sene içinde ne yazmış ne konuşmuş incelerseniz, bu 'aaa adam
nereden nereye gelmiş' konuşması değil. Fakat, son 10 yıl içinde en
kristalize olmuş ve bugünün, 2013'ün tarihine uygun bir şekilde
kristalize ettiği sözleri. Öyle anlayalım.
Jülide Ateş: Ulus devlete yönelik eleştiriler
Kürdistan hedefini bertaraf mı eder.
BAĞIMSIZ KÜRDİSTAN İPTAL OLDU
Cengiz Çandar: Sözlerin bir yönüne bakarsak özünü kaçırmış
oluruz. Bağımsız Kürdistan anlamında, yani Türkiye topraklarından
bir bölüm ayrılacak ve orada bağımsız bir Kürdistan oluşacak
düşüncesi varsa bu konuşma ile o iptal edilmiştir. Öyle bir şey
olmayacak. Zaten biraz şiirsel bir vurguyla "Ağrı ve Cudi dağları
Erciyes ve Kaçkar dağlarının kardeşidir. Fırat ve Dicle nehirleri
Sakarya ve Kızılırmakla kardeştir" diyerek, mevcut Türkiye
topraklarının birliğinin altını çiziyor. Toprak ayrılması, toprak
bölünmesi ve onun üzerine oturacak bir ulus devleti reddediyor.
Kendi diliyel kapitalist modernitenin empoze ettiği durumlardır
diyor. Ama bunları derken Kürdistan diyor, kadim Anadolu halkları
diyor. Mesajın ilk bölümlerinde Kürdistan ve Anadolu'nun tarihine
yakışır diyerek bugünkü Türkiye dışındaki bir bölgeyi de bağımsız
devlet zemini değil bir coğrafi kavram olarak kamuoyunu hazırlıyor.
Kürtler zaten kendi aralarında Kürdistan diyor sorun yok da,
Türkler Kürdistan denince siyasi olarak anlayıp bölünme diye
yorumluyor. Bunu Türkiye'nin nehirlerine dağlarına,
kardeşliklerine, kadim Anadolu halklarına Ermeniler, Türkmenler
diye bir vurgu yaparak bugün Lozan ölçülerinde dini azınlık sayılan
Ermenileri, Türkmenleri ifade edip halklar birliği olarak
düşünüyor. Ulus devlet olarak Kürdistan'ı reddedince Türk Ulus
devletini de reddetmiş oluyor. Peki demokratik özerkliği mi
federasyonu mu savunuyor? Onun felsefi bir kavram halinde,
demokratikleşme diyerek çerçevelendiriyor ama somuta girmiyor.
SADE VATANDAŞ KENDİNİ HAZMETMEYE
HAZIRLASIN
Jülide Ateş: Entelektüeller için bu kadar griftken, sade
vatandaş bundan ne anlasın.
Cengiz Çandar: Sade vatandaş, bazı şeylere
alıştırmaya başlamalı kendini ve hazmetmeye gayret etmeyi
anlamalıdır. Çünkü Kürdistan sözcüğünü duyan allerji duyuyor. Değil
mi?
Jülide Ateş: Bunun coğrafi bir tanım olduğunu
anlatmak ne derece mümkün, ya da reel mi?
Cengiz Çandar: Mümkünatı şuradan, bugünün en
önemli yanlarından biri Öcalan açıklamasında yeni dönem başlıyor
demokratik siyaset süreci başlıyor diye deklare ediyor. Silahlar
susacak. İnsan hayatları sona ermeyecek. Parçalanma söz konusu
değil. Mevcut ülke parçalanmayacak ama Kürdistan'dan da ürkmeyin
diyor.