İşte Kandilden gelen PKK mektubu
Abone olTeslim olan PKK'lılar beraberlerinde Kandil'den mektup getirdiler. O mektupta oldukça ilginç talep ve istekler var.
PKK tarafından yurda gönderilen grubun bereberinde
getirdikleri, Cumhurbaşkanlığı, TBMM'ye sunulmak üzere hazırlanan
ve 9 maddeden oluşan mektupta, ağırlıklı olarak dil, kültür ve
kimlik taleplerine yer verildi.
PKK'lı grup tarafından getirilen, 'Türkiye Cumhuriyeti devletinin
sayın yetkililerine, Türkiye halklarına ve demokratik kamuoyuna'
başlığını taşıyan mektup şöyle:
"Türkiye, çok önemli ve kritik süreçten geçmektedir. 29 Mart yerel
seçimleri ardından gelişen demokratik açılım tartışmaları önemli
düzeye ulaşmış bulunmaktadır. Abdullah Öcalan'ın hazırlayıp
sunduğu 'yol haritası' verilmemiş olsa da yarattığı
tartışma ekseni ve devlet yetkililerinin de bazı olumlu
açıklamaları barış ve demokratik çözüm umutları
güçlendirmiştir.
Geniş kesimlerin henüz sınırlı düzeyde de olsa tartışma ortamına
katılımları bile devleti ve toplumuyla Türkiye'nin, ciddi
demokratikleşme, uzlaşı ve birbirinin haklarına saygı duyma
ihtiyacının olduğunu açığa çıkarmıştır.
Bu gelişmeler Türkiye'nin demokratikleşmesini ve Kürt sorununun
barışçıl ve demokratik çözümünü esas gündem haline getirmiştir.
Türk ve Kürt toplumlarında sorunların şiddet temelinde
çözülemeyeceği kanaati iyice hakim hale gelerek, sorunların çözüm
yöntemi olarak demokratik siyasetin işletilmesinin önemi çarpıcı
biçimde netleşmiştir.
"KÖYLERİMİZ YAKILIP YIKILDI"
Bazılarımız, Kürt sorununun çözümsüzlüğünden ve yürütülen yanlış
politikaların ağır sonuçlarını anı anına yaşayan Mahmur halkını
temsil ediyoruz. 90'lı yıllarda köylerimiz dönemin Türk
devlet güçleri tarafından uçak ve toplarla vurulması sonucu
yakılıp-yıkıldı. Tüm bu saldırılardan korunmak amacıyla
üzerinde doğup-büyüdüğümüz topraklardan göç etmek zorunda kalarak
yıllarca en amansız koşullarda yaşam mücadelesi verdik.
KANDİL'İN TALEPLERİ
MEKTUPLA SAVCILARIN ELİNE VERİLDİ
İŞTE O MEKTUP
Bir çoğumuzun yakınları uygulanan bu yanlış politikalar sonucu
yaşamını yitirdi.
Bazılarımız ise, Kürt sorunun çözümsüzlüğün sonucu olarak yaşanan
haksızlıkları, adaletsizlikleri ortadan kaldırmak, Kürt sorununun
demokratik çözümü ve halklarımız arasında eşit-özgür ve kardeşçe
bir yaşamın gerçekleştirilmek için, yıllarca dağlarda en
zorlu koşullarda ağır bedeller ödeyerek onurlu bir kimlik ve
özgürlük mücadelesi yürüttük.
Bu bizim var olma gerekçemiz oldu. Her çatışmalı sürecin diyalog,
uzlaşma ve barışçıl çözümü de olmalıdır. Sorun anlaşıldıktan ve
çözümü tartışılmaya başlandıktan sonra, çatışmayı karşılıklı olarak
yürütmek değil, diyalog ile barışçıl çözüme ulaşma arayışında
olmayı daha ahlaki ve ilkesel buluyoruz.
Barışı ancak ve ancak ona inanların gerçekleştireceğine inanıyoruz.
Benzer çatışmalı süreçleri yaşayan toplumlar nasıl ki, sorunlarını
müzakere yoluyla çözdülerse, bizler de kendi özgünlüğümüzde ve
aramızda sorunu uygar yol-yöntemlerle çözebiliriz.
"Bedel ödemeye hazırız"
Bu adımımızla Kürt sorununa barışçıl ve demokratik siyasi çözümün
önünü açmak ve demokratik siyaseti işlevsel kılınmasını talep
ediyoruz. Daha önce yaşanan benzer deneyimlerde olumsuz yaklaşıma
rağmen atmış olduğumuz bu adımla Kürt halkının ve önderinin barış
ve demokratik çözümde ne denli kararlı, iyi niyetli ve ısrarlı
olduğunu bir kez daha ortaya koymuş oluyoruz.
Tüm ilgili, barışsever kesimlerin attığımız bu barış adımına
gereken değeri vererek, anlam biçeceğine ve onurlu bir barış
yaklaşımına destek sunacağına inanıyoruz. Ve bu inancımızın bir
sonucu olarak bu fedakarlığı göstererek ödenmesi gereken bedel ne
ise ödemeye hazır olduğumuzu da belirtmek istiyoruz.
Türk devlet yetkililerinin ve tüm barışseverlerin attığımız bu
adımlar karşısında gereken sorumlulukla hareket edeceklerine
inanıyoruz"
AYRINTILAR BİRER BİRER
SIRALANDI...
Talepler
-Abdullah Öcalan'ın hazırladığı Kürt sorununun barışçıl ve
demokratik siyasi çözümü için yol haritasının ilgili muhataplarına
verilmesini ve tüm kamuoyuna açıklanması,
- Askeri ve siyasi alana dönük operasyonların durdurulmasını ve
Kürt sorununun barışçıl ve demokratik siyasi çözümünün önünün
açılmasını ve bu çözümün Türkiye'nin gerçek anlamda
demokratikleşmesine bağlı olarak Kürt halkının özgür iradesini esas
alma temelinde diyalog ve müzakere yöntemiyle
gerçekleştirilmesini,
- Türkiye demokratik ulusunun bir parçası olarak Kürt halk
kimliğimiz temelinde ve anayasal güvenceye sahip olarak özgür, eşit
ve birlikte yaşamak,
- Anadilimiz olan Kürtçeyi her yerde özgürce konuşmak, öğrenmek,
geliştirmek ve tarihi değerlerimizi, kültürümüzü ve coğrafyamızı
anadilimizde yaşamak,
- Çocuklarımızı Kürtçe adlandırmak, Kürtçe eğitmek ve büyütmek,
- Kürt halkı olarak tarihimizi, kültürümüzü, sanat ve edebiyatımızı
özgürce yaşamak, geliştirmek ve korumak,
- Kendi kimliğimizle demokratik toplumsal örgütlenmemizi
geliştirmek, demokratik siyaset yapmak ve kendimizi özgürce ifade
etmek,
- Kürdistan'ın köy, kasaba ve şehirlerinde özel harekatçı, korucu
ve polisin baskı ve zulmünden uzak, yeterli imkanlara kavuşmuş ve
güvenlik içinde yaşamak,
- Türkiye'nin demokratikleşmesini ve bunun için sivil-demokratik
bir anayasanın hazırlanmasını istiyoruz.
- Bu taleplerimiz temelinde, Kürt sorununun demokratik çözümünü,
Türkiye'de barış ve demokrasi isteyen herkesle tartışmak ve
birlikte çalışmak için bu adımı atıyoruz. Biz bu adımımızla tarihi
yaşamaya geliyoruz. Adımımızın başarılı olacağına inanıyor ve bu
temelde tüm barışseverleri saygıyla selamlıyoruz.