İşte Ermeni Tasarısı'nın Türkçesi
Abone olTürkiye her yıl bu aylarda yaşanan bu gerginlikten artık kurtulmak istiyor. İşte karara bağlanmaya çalışılar o tasarı;
Başkan’ın; Amerika Birleşik Devletleri’nin dış politikasının,
Ermeni Soykırımı ve diğerkonularda ülkemizin belgelerinde ifade
edilmiş insan hakları, etnik temizlik ve soykırımmeseleleriyle
ilgili uygun yaklaşım ve hassasiyeti yansıtmasını sağlamaya davet
edilmesi.
TEMSİLCİLER MECLİSİ 252 NO.LU KARAR TASARISI
Başkan’ın; Amerika Birleşik Devletleri’nin dış politikasının,
Ermeni Soykırımı ve diğer konularda ülkemizin belgelerinde ifade
edilmiş insan hakları, etnik temizlik ve soykırım meseleleriyle
ilgili uygun yaklaşım ve hassasiyeti yansıtmasını sağlamaya davet
edilmesi.
Karara bağlandı…
BÖLÜM 1
Bu karar, “ABD’nin Ermeni Soykırımı Kararı Kayıtlarının
Teyit Edilmesi” olarak da
adlandırılabilir.
BULGULAR
BÖLÜM 2
Temsilciler Meclisi şu bulgulara ulaşmıştır:
(1) Ermeni Soykırımı, Osmanlı İmparatorluğu tarafından tasarlanmış
ve 1915’ten 1923’e kadar uygulanmıştır. Yaklaşık 2 milyon
Ermeni’den 1.5 milyon erkek, kadın ve çocuk öldürülmüş, hayatta
kalan 500 bin kişi evlerinden sürülmüş ve bu durum,
Ermenilerin tarihi vatanlarındaki 2 bin 500 yıllık varlıklarının
ortadan kalkmasıyla sonuçlanmıştır.
(2) 24 Mayıs 1915 tarihinde, İttifak Güçleri, İngiltere, Fransa ve
Rusya ilk defa bir başka devleti “insanlık suçu
işlemekle” itham eden ortak bir açıklama
yayımlamıştır.
(3) Bu ortak açıklamada, “İttifak Güçleri, bu suçlar dolayısıyla
Osmanlı Hükümeti’nin bütün üyelerini ve bu katliamları
gerçekleştiren memurlarını şahsen sorumlu tutacağını kamuoyu önünde
bildirmektedir” denilmiştir.
(4) Birinci Dünya Savaşı sonrasında kurulan Türk Hükümeti, Ermeni
Soykırımı’nın “düzenlenmesine ve yürütülmesine” karışan ve
“Ermenilerin katliamında ve yok edilmesinde” rol oynayan üst düzey
liderleri suçlamıştır.
(5) Jön Türk Rejimi’nin yetkilileri, bir dizi savaş mahkemesinde
yargılanmış ve Ermeni halkına karşı katliam düzenlemek ve yürütmek
suçlamalarından hüküm giymiştir.
(6) Ermeni Soykırımı’nın baş düzenleyicileri Savaş Bakanı Enver,
İçişleri Bakanı Talat ve Denizcilik Bakanı Cemal, suçlarından
dolayı idam cezasına mahkûm edilmiş ancak bu kararlar infaz
edilmemiştir.
(7) Ermeni Soykırımı ve ülke içindeki bu hukuki noksanlıklar,
Avusturya, Fransa, Almanya, Büyük Britanya, Rusya, Birleşik
Devletler, Vatikan ve daha birçok ülkenin ulusal arşivlerinde
kuşkuya yer bırakmayacak kanıtlarla belgelenmiş ve bu geniş kanıt
birikimindeki olguların,
olayların ve sonuçların birbirinin aynısı olduğu görülmüştür.
(8) ABD Ulusal Arşivi ve Kayıtlar Dairesi, özellikle Dışişleri
Bakanlığı’nın 59’ncu Kayıt Grubu’ndaki kamuya ve ilgili kurumların
kullanımına açık olan 867.00 ve 867.40 sayılı dosyalarında Ermeni
Soykırımı üzerinde kapsamlı ve detaylı belgeler
bulundurmaktadır.
(9) 1913’ten 1916’ya kadar ABD’nin Osmanlı İmparatorluğu
büyükelçiliği görevini yürütmüş olan Sayın Henry Morgenthau,
aralarında Osmanlı İmparatorluğu’nun müttefiklerinin de olduğu
birçok ülkenin yetkilisiyle birlikte Ermeni Soykırımı’na karşı
protestolar organize
etmiş ve bunlara öncülük yapmıştır.
(10) Büyükelçi Morgenthau, ABD Dışişleri Bakanlığı’na Osmanlı
İmparatorluğu hükümetinin politikasını “bir ırkı yok etme
kampanyası” olarak tanımlamış ve kendisine 16 Temmuz 1915 tarihinde
ABD Dışişleri Bakanı Robert Lansing tarafından, “Ermeni
soykırımının
durdurulmasına yönelik… adımlarınız Bakanlığımızca onaylanmıştır”
talimatı verilmiştir.
(11) Senato’nun 12 Şubat 1916 tarihinde aldığı kararda, “ABD
Başkanı'ndan bu ülkenin vatandaşlarının şu anda açlık, hastalık ve
tarifi mümkün olmayan acılar içinde bulunan Ermenilerin
durumlarının iyileştirilmesi için toplanan bağışlara katkıda
bulunabilecekleri bir
günün belirlemesi saygıyla talep edilmektedir” denilmiştir.
(12) Başkan Woodrow Wilson bu fikri benimseyerek, Amerikan halkının
evlatlığı olan 132 bin yetimin de aralarında bulunduğu Ermeni
Soykırımı’ndan kurtulanlara 1915 – 1930 yılları arasında 116 milyon
dolar yardım yapan ve bir kongre kararıyla kurulmuş olan Yakın
Doğu
Yardım Komitesi’nin oluşumunu desteklemiştir.
(13) Senato’nun 11 Mayıs 1920 tarihli 359 numaralı kararı, “Senato
Dış İlişkiler Komitesi’nin alt komitesindeki oturumlarda verilen
ifadeler, Ermeni halkının karşılaştığı bildirilen katliam ve diğer
vahşetlerin gerçek olduğunu ortaya koymuştur.
(14) Bu karar, General James Harbord önderliğindeki Amerika'nın
Ermenistan Askeri Misyonu'nun 13 Nisan 1920'de Senato'ya sunduğu ve
"kesme, şiddet, işkence ve ölüm olaylarının 100 güzel Ermeni vadisi
üzerindeki etkisi sürüyor ve bu bölgeye gidenlerin çok azı
tüm zamanların bu en büyük suçuna dair kanıtlardan kaçabiliyor"
ifadelerine yer verilen raporun ardından alınmıştır.
(15) ABD Yahudi Soykırımı’nı Anma Müzesi’nde sergilendiği gibi,
1939 yılında hiçbir kışkırtma olmadan ordularına Polonya’ya saldırı
emri veren Adolf Hitler, buna karşı çıkanlara, “Tüm yaşananlara
rağmen bugün kim Ermenilerin yok edilmesinden bahsediyor ki?” demiş
ve Yahudi Soykırımı için gerekli ortamı oluşturmuştur.
(16) 1944 yılında “soykırım” terimini ortaya atan ve Birleşmiş
Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması
Sözleşmesi’nin ilk savunucularından olan Raphael Lemkin,
Ermenistan’da yaşanan olayları, 20’nci yüzyılda gerçekleşen
soykırımlar için kesin bir örnek
olarak göstermiştir.
(17) Gerek Lemkin’in çağrısıyla 11 Aralık 1946’da kabul edilen ilk
Birleşmiş Milletler soykırım kararı olan Birleşmiş Milletler Genel
Kurulu’nun 96(1) numaralı kararı gerekse de Birleşmiş Milletler
Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi, Ermeni
Soykırımı’nı Birleşmiş Milletler’in mevcut standartlarını
düzenleyerek önlemek ve cezalandırmak istediği suç türü olarak
tanımıştır.
(18) Birleşmiş Milletler Savaş Suçları Komisyonu 1948’de Ermeni
Soykırımı’nı “tam olarak… yeni kullanılmaya başlanan ‘insanlığa
karşı işlenmiş suç’ teriminin kapsamına alınması istenen
eylemlerden birisi” olarak tanımlamış ve Nürnberg Mahkemeleri için
emsal
teşkil edebileceğini belirtmiştir.
(19) Komisyon, “Sevr Barış Antlaşması’nın 230’uncu maddesindeki
hükümler, açık ve 1915 yılında İttifak Güçleri’nin yaptığı
açıklamaya uyumlu bir şekilde… Türk topraklarında etnik kökeni
Ermeni ya da Rum olsa bile Türk vatandaşlarına yönelik saldırıları
kapsamayı
amaçlamaktadır. Bu madde, Nürnberg ve Tokyo Antlaşmaları’nın 6c ve
5c maddelerine emsal olmakta ve bu antlaşmalarda ortaya konulan
şartlar dahilinde ‘insanlığa karşı işlenen suçlar’ kategorisine bir
örnek teşkil etmektedir” demiştir.
(20) Temsilciler Meclisi’nin 8 Nisan 1975 tarihinde kabul edilen
148 sayılı ortak kararı şöyledir: “24 Nisan 1975, İnsanın
Acımasızlığını İnsana Hatırlatma Günü olarak kabul edilmiş ve ABD
Başkanı’na Amerikan halkını, bu günü başta Ermeni soyundan gelenler
olmak üzere bütün soykırım kurbanlarını anma günü olduğunu
hatırlamaya çağıran bir
açıklama yapması yetkisi verilmiş ve talep edilmiştir.”
(21) Başkan Ronald Reagan, 22 Nisan 1981’de gerçekleştirdiği 4838
sayılı açıklamasında, “Yahudi Soykırımı’ndan alınan dersler,
öncesinde yaşanan Ermeni soykırımı ve sonrasında yaşanan Kamboçyalı
soykırımı ve diğer başka birçok kişinin başına gelen benzer olaylar
gibi
hiçbir zaman unutulmamalıdır” ifadelerini kullanmıştır.
(22) Temsilciler Meclisi’nin 10 Eylül 1984’te aldığı 247 sayılı
karar şöyledir: “24 Nisan 1985, İnsanın Acımasızlığını İnsana
Hatırlatma Günü olarak kabul edilmiş ve ABD Başkanı’na Amerikan
halkını, bu günü 1.5 milyon Ermeni başta olmak üzere bütün soykırım
kurbanlarını anma günü olduğunu hatırlamaya çağıran bir açıklama
yapması yetkisi verilmiş
ve talep edilmiştir.”
(23) Birleşmiş Milletler Ayrımcılığın Önlenmesi ve Azınlıkların
Korunması Alt Komisyonu'nun 1985 yılında yaptığı kapsamlı çalışma
ve müzakerelerin ardından "Soykırım Suçunun Önlenmesi ve
Cezalandırılması Sorunu Çalışması" başlıklı raporu 1’e karşı 14
oyla kabul etmiştir. Bu raporda, "Nazilerin yaptığı sapkınlık, ne
yazık ki 20’nci yüzyılın tek
soykırım davası olmamıştır. Örnekler arasında… 1915-1916 yıllarında
Osmanlıların Ermenilere yaptığı kıyım da gösterilebilir"
denilmektedir.
(24) Bu raporda ayrıca, "Ermeni nüfusunun yarısından fazlasına
tekabül etmesi muhtemel en az 1 milyon Ermeni'nin öldürüldüğü ya da
ölüme yürütüldüğü yönünde bağımsız otoritelerin ve görgü
tanıklarının güvenilir tahminleri bulunmaktadır. Bu [durum],
Amerikan, Alman ve
İngiliz arşivlerinde yer alan belgelerle ve aralarında Osmanlı'nın
müttefiki Almanların da bulunduğu ülkelere ait o dönemde görev
yapan diplomatların raporlarıyla da desteklenmektedir" ifadesi yer
almaktadır.
(25) Bağımsız bir federal kurum olan ABD Yahudi Soykırımı’nı Anma
Konseyi, 30 Nisan 1981'de oybirliğiyle, ABD Yahudi Soykırımı’nı
Anma Müzesi'nde Ermeni soykırımına yer vermeyi kararlaştırmıştır ve
o günden beridir de bu kararını uygulamaktadır.
(26) ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından 1982 yılında yapılan Ermeni
Soykırımı'yla ilgili eldeki bilgilerin muğlak olduğuna ilişkin
hatalı değerlendirmeyi (daha sonra geri çekilmiştir) ele alan
Washington DC Temyiz Mahkemesi, ABD'nin ilgili politika belgelerini
inceledikten
sonra 1993 yılında Ermeni Soykırımı'yla ilgili ABD kayıtlarının
muğlak olduğu konusundaki değerlendirmenin "ABD'nin uzun süredir
var olan politikasıyla çelişkili olduğu ve nihayetinde de geri
çekildiği"ne karar vermiştir.
(27) 5 Haziran 1996'da Temsilciler Meclisi, 1997 tarihli, 3540
sayılı Dış Operasyonlar, İhracat Finansmanı ve İlgili Program
Ödenekleri Kanunu’nda yapılan değişiklikle, Türk Hükümeti'nin
Ermeni soykırımını tanıyana ve kurbanlarının anısını yüceltene
kadar Türkiye'ye yapılan yardımların 3 milyon dolar (Türkiye’nin
ABD'de lobicilik faaliyetleri için
harcadığı tahmini miktar) azaltılmasına karar vermiştir.
(28) Başkan William Jefferson Clinton 24 Nisan 1998'de, "Bu yıl da
tıpkı önceki yıllarda olduğu gibi Amerikan Ermenilerinin 1915 ile
1923 yılları arasındaki tehcir ve kıyımlar neticesinde yaşanmış
olan yüzyılın en acı verici dönemlerinden birini anmalarına eşlik
ediyoruz " demişti.
(29) Başkan George W. Bush, 24 Nisan 2004'te şu açıklamayı
yapmıştır: "Bugün, 20'nci yüzyılın en korkunç trajedilerinden biri
olan Osmanlı İmparatorluğu'nun son günlerinde 1.5 milyon Ermeni'nin
zorla tehcir edilerek ve öldürülerek yok edilmesini anıyoruz."
(30) Ermeni Soykırımı'nın uluslararası alanda tanınmış ve kabul
edilmiş olmasına karşın hem yerel hem de uluslararası yetkililerin,
Ermeni Soykırımı sorumlularını cezalandıramamış olması, benzer
soykırımların yaşanmasının ve ileride de yaşanabilecek olmasının
bir sebebidir. Bu karar, ileride meydana gelebilecek soykırımların
engellenmesine yardımcı
olacaktır.
POLİTİKA AÇIKLAMASI
BÖLÜM 3
ABD Temsilciler Meclisi;
(1) Başkan'a; Ermeni Soykırımı'yla ilgili ABD'deki kayıtlarda
belgelenen insan hakları, etnik temizlik ve soykırımla bağlantılı
meselelerle ilgili uygun yaklaşım ve hassasiyet ile adil bir karara
varılmamış olmasının yarattığı sonuçları yansıtan bir ABD dış
politikası oluşturması
çağrısı yapmaktadır;
(2) Başkan'a; her yıl 24 Nisan ya da buna yakın bir tarihte verilen
Başkan'ın Ermeni Soykırımı'nı anma mesajında 1.5 milyon Ermeni'nin
sistemli ve kasten yok edilmesini "soykırım" olarak tanıması ve
ABD'nin Ermeni Soykırımı'na karşı yaptığı müdahalenin onurlu
tarihini hatırlatması çağrısı yapmaktadır...