İşte darbe planından ses kayıtları!
Abone olBalyoz darbe planındaki ses kayıtlarından irkiltici konuşma: İstanbul'un üzerine çökerim...
İNTERNETHABER
5-7 Mart 2003 tarihlerinde İstanbul Selimiye Kışlası'nda 1. Ordu'ya
bağlı tüm komutanlıkların katıldığı toplantı aslında yıllık ir
strateji toplantısı gibi planlanmıştı. Fakat toplantının esas
gündemi 2002 Aralık ayında hazırlanan Balyoz Harekat Eylem
Planı'ydı. İşte o toplantı sırasında 1. Ordu tarafından alınan ses
kaydı ve o ses kaydının 175 sayfalık dökümünden ilginç detaylar yer
aldı.
İşte Taraf Gazetesi'nde yayınlanan konuşmalardan
bazıları...
5-7 MART 2003 İSTANBUL SELİMİYE KIŞLASI...
Orgeneral Çetin Doğan (1. Ordu Komutanı)
Biliyorsunuz silahlı kuvvetlere yönelik eylemlerde doğrudan
doğrnuya il idaresi kanununa göre valinin kuvvet talebine gerek
duyulmadan, bunun altını çiziyorum, yasal bir isteği söz konusu
olmadan da her seviyedeki birlik komutanının resen duruma müdahale
hakkını iç hizmet kanunu vermiştir. Türk Silahlı Kuvvetleri'ne
karşı alenen fesat çıkarma tahkir ve bizim normal askeri ceza
kanununda suçlar kapsamına giren konularla ilgili komutan doğrudan
doğruya müdahale etme, bu müdahale sonuçlarını bildirme
yükümlülüğüne sahiptir ve böyle yasal bir zemin vardır. Evet, şimdi
yeni durumu incelemeye başlıyoruz. Olasılığı tehlikeli senaryonun
en yüksek tehlikeli senaryonun arzı ve müteakiben durum
değerlirmeyi şey yapacağız.
Albay Süha Tanyeri (1. Ordu Kurmay Başkanı)
Kuvvet Karargahı'nda yapılacak değerliendirme toplantısında
sunulacak ordu görüşünü belirtmek maksdıyla mart ayının ilk
haftasında ordu karargahında kolordu ve tugay komutanlıklarının
katılımıyla bir toplantı icra edilecektir. Bu toplantıda yukarıda
belirtinlen ana esaslar çerçevesinde dış ve iç tehdide yönelik
alınacak tedbirler, palanlarda yapılacak tadilatla ilgili teklifler
iç ve dış tehdite müdahalede ihtiyaç duyulacak kuvvet miktarı
görüşelecektir. Arz ederim.
Çetin Doğan: Bu işin sonu boktur
Bunun için de her şeyden önce evet, hükümetin ve meclisin kendisine
çekidüzen verdirici, ben onu söyleyeceğim şeyde Genelkurmay
Başkanı'nra Kuvvet Komutanı'na diyeceğim ki siz meclisi ve hükümeti
uyarıcı bu gidişe dur deyici bir ultimatom verin gerekirse.
Gerekirse çağırın 'bu işin sonu boktur' işte sonunuz böyledir. Bu
konuda gerekli tertip ve tedbirleri alın. Evvela ulusal
birliğimizin evvela inandırıcı bir milli mutabakat, buraya öyle
yazmışım. Milli Mutabakat Hükümeti kurulması sureti ile halkın
tasvip edeceği tarafsız bağımsız daha tek... edeceği bu kadar gaile
içinde ülkeyi daha sonra bütün bu gailelerden sonra seçime
götürecek bir hükümetin kurulması en önemli birinci... bu tabi, bu
öngördüğümüz senaryonun içerisinde öngördüğüm bir çözüm tarzı hani
bugün de gidip onu şu anda yapın diye gideceğim yok yanlış da
anlamayın. Bizim yaptığımız tekliflerimiz vardır. O teklifleri de
şimdi sizlerle paylaşmak istemem...
Albay Yalçın (15. Kolordu Harekat ve Eğitim Şube Müdürü):
210 bin kişi direnebilir...
DEVAMI
Sayın Komutanım, takdimi perde sunudan takdim p lanına göre 25
dakikalık süre içiresinde gizlilik derecesinde arz edeceğim. Ordu
geri bölgesindeki İstanbul, Kocaeli, Sakarya, Yalova, Bursa,
Balıkesir ve Bilecik illerinde toplam 16 milyondur.
Ordu geri bölgesinde irticai yıkıcı ve bölücü faaliyetler açısından
en riskli olan İstanbul'da aşırı sağ, bölücü ve aşırı sol terör
örgütleri ve gruplarının toplam 180 ila 210 bin arasında bir
kitleyi amaçları doğrultusunda etkileyebileceği, yağma, gösteri,
yürüyüş gibi toplumsal olaylarda kullanabileceği, bu örgütlerin
sayıları tam olarak tesbit edilemeyen mitilanlarıyla sabotaj ve
bomnbalama, suikast gibi silahlı eylemlerde bulunabileceği
değerlendirilmektedir.
Korgeneral Ergin Saygun (3. Kolordu Komutanı): Bize 12
Eylül lazım...
Ama bir 12 Eylül darbesi bütün bunların hepsini ortadan kaldırdı. O
ülke sütliman haline geldi. E şimdi böyle bir dehdidin ortadan
kaldırılması için fazla uğraşa gerek yok. Yani kuvvetleri sağa sola
göndermenin bana göre yapılacak en kolay harekat tarzı bir 12 Eylül
gibi harekatın baştan itibaren organize edilmek suretiyle bir anda
söndürülmesi imkan sağlar diye düşünüyorum. Burada tabii, burada
söylemek istemedik ama sonunda bunu vurgulamaya çalışıyoruz. Bundan
sonraki konuşmalarda da dikkate alın...
Tuğgeneral Varol (2. Zırhlı Tugay Komutanı) İdris
Güllüce'nin yerine...
Tugayın sorumluluk bölgesi Maltepe, Kartal, Pendik, Tuzla ve
Sultanbeyli ilçelerini kapsamaktadır. Tuzla Belediye Başkanı İdris
Güllüce ve Sultanbelyyi Belediye Başkanı Yahya Karakaya yerine
tesbit edilen personelle değiştirilecek.
Albay Memiş (23. Motorlu Piyade Alay Komutanı): Fenerbahçe
Stadyumu toplama yeri
Komutanım, harekatın 3. safhasında geçmişte irticai yıkıcı bölücü
faaliyetlere karıştıkları tesbit edilen şahıslar gözaltına
alınacaktır. Gözaltına alınan ve tutuklananlar başlangıçta Üsküdar
bölgesinde Burhan Felek Spor Tesisleri'nde Ümaniye'de NETAŞ
misafirhanesinde, Kadıköy'de Fenerbahçe Stadyumu'nda toplanacak
bilahare sorgulanmak üzere Ümraniye Cezaevi'ne götürülecek jandarma
ve polis sorgulama timleri vasıtasıyla sorgulanacaktır.
Gafur Paşa (Soy ismi ve rütbesi belirtilmemiş) Emniyet
mensupları Tayyib'i tebrik ettiler...
Komutanım, seçimlerden sonra gazetelerde şöyle bir haber geçti
kırıntı gibi bilmiyorum. Arkadaşlardan da okuyan var mı ben okudum
Tayyib'i tebriğe gidenlerin arasında çok sayıda emniyet mensubu
olduğu. Komutanım, valiler toplantısında kararnameden sonra
İçişleri Bakanlığı'ndaki toplantıyı biz basına yansıyan kadarıyla
namaz kılma olayları bu kadrolaşma Abdülkadir Aksu'nun bilinen
şeyleri zaten...
Metin Yavuz Yalçın (52. Zırhlı Tümen Komutanı): İstanbul'un
üzerine çökerim...
Ben 2. ve 5. Kolordu Komutanlığı'ndan yeterli emniyet tedbirlerini
alabilecek bütün birliklerimi oraya görevlendiririm. onun
dışındakilerinin tamamını buraya getiririm. İstanbul'un üzerine
çökerim. Ve belediye başkanıymış, yok ondan sonra savcıymış,
hakimmiş, kaymakammış, bu konuya olumsuz bakan tablolarda yer alan
insanları gekerirse belediye başkanlıkları komutanları o görev de
uhdesinde olacak şekilde görevlendirmek suretiyle ve ağır bir baskı
ve biraz evvel ifade ettiği gibi.
Çetin Doğan (Kapanış Konuşması) Halk denizdir biz
balık...
Mao'nun dediği gibi halk d enizdir, biz balığız demiştir komünist
rejimini yerleştirmek için. Biz ama laik demokratik Cumhuriyet'in
sahipleri ve bekçileri aynı düşünceyi halkın deniz olduğunu laik
demokratik Cumhuriyetin bekçilerin de balık olduğunu ve bu deniz
içerisinde, bu su içerisinde yaşama koşulunun halkımızın desteğine
mutlaka sahip olmamız gerektiğini de asla unutmayacağız..