İşte CHP'nin sunduğu 35. madde
Abone olTSK'nin iç hizmet kanununun 35. maddesinde değişiklik yapılması için CHP, Meclis'e teklif sundu..
CHP'nin, TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinde
değişiklik öngören yasa teklifi TBMM Başkanlığına sunuldu.
Askerin müdahalelere gerekçe gösterdiği 35. maddeyle ilgili
ilk adım CHP'den geldi.
İŞTE CHP'NİN ÖNERİSİ
Alınan bilgiye göre, teklif 35. maddenin ''Silahlı
Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş
olan Türkiye Cumhuriyeti'ni parlamenter demokratik sistemin
işlerliği çerçevesinde ve Anayasaya bağlı olarak
korumaktır'' şeklinde değiştirilmesini öngörüyor.
BU DA MEVCUT MADDE
TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinde şu düzenleme yer
alıyordu:
''Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile
tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni kollamak ve
korumaktır.''
CHP Ankara Milletvekili Hakkı Suha Okay ve Yalova Milletvekili
Muharrem İnce'nin imzasını taşıyan teklifin genel gerekçesinde,
Türkiye'de, çok partili siyasi yaşama geçildikten sonra birçok kez
askeri müdahale yaşandığı ve demokrasinin kesintiye uğradığı ifade
edildi.
GEREKÇE DİLE GETİRİLDİ
Gerekçede, ''TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesi yorumlandığında,
sözkonusu hükmün askeri darbelere dayanak oluşturacak bir hüküm
niteliği taşımadığı görülmektedir. Buna karşın, Türkiye'de
gerçekleşen askeri müdahalelerde sözkonusu hüküm dayanak
gösterilerek darbelere meşruiyet kazandırılmak istenmiştir''
denildi.
Değiştirilmesi teklif edilen hükmün, aslında 1935 yılında çıkarılan
Ordu Dahili Hizmet Kanunu'nun 34. maddesinin tekrarı olduğu
belirtilen gerekçede, TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin,
fiiliyatta 16 Haziran 1935 tarihinden itibaren yürürlükte olduğu
kaydedildi.
''TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinin darbelere yasal dayanak
yapıldığı belgelerde açıkça görülmektedir'' denilen gerekçede,
değişik tarihlerde yapılan askeri müdahalelere ilişkin belgelerden
örnekler aktarıldı.
''ANAYASANIN HİÇBİR HÜKMÜ DARBEYE DAYANAK
DEĞİL''
Teklifin gerekçesinde şu görüşlere yer verildi:
''Anayasa'nın 6. maddesi 'Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir'
hükmü ile 'Hiçbir kimse veya organ, kaynağını Anayasadan almayan
bir devlet yetkisini kullanamaz' hükmünü içermektedir. Anayasa'nın
104. ve 117. maddelerinde Silahlı Kuvvetlere ilişkin düzenlemelere
yer verilmiştir. Anayasa'nın 87. ve 92. maddelerinde savaş
ilanına karar vermek ve yabancı ülkelere asker göndermek izninin
TBMM'ye ait olduğu; 122. madde de ise sıkıyönetim ve savaş haline
ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir.
Bu bağlamda, Anayasa'nın hiçbir hükmü darbeye dayanak
oluşturmamaktadır. Kaldı ki, her ne kadar TSK İç Hizmet Kanunu'nun
35. maddesinin fiilen darbelere hukuki dayanak oluşturulduğu ifade
edilse bile bu yoruma katılmaya olanak yoktur. Askeri
darbeler zaten bizatihi fiili bir durumdur ve meşruiyetini
Anayasa'dan ya da yasalardan almaz. Zaten anayasaları ya da
yasaları askeri darbeye olanak tanıyan ülkeler demokratik ülke
olamaz.''
''VAZİFE TANIMINDA TEREDDÜT YAŞANMAMASI''
Gerekçede, teklif edilen değişikliğe ilişkin şu görüşler yer
aldı:
''Kanun teklifi ile 35. maddenin yanlış yorumlanmasının ve
darbeleri meşru kılmaya yönelik değerlendirilmesinin önüne
geçilmesi amaçlanmıştır. 211 Sayılı Yasa'nın (TSK İç Hizmet Kanunu)
35. maddesi 'Umumi Vazifeler' başlıklı bölümde yer
almaktadır. 211 Sayılı Yasa'da Silahlı Kuvvetlerin genel
görevlerine ilişkin başkaca bir düzenleme bulunmadığından, vazife
tanımında tereddüt yaşanmaması amacıyla madde hükmünün tümünün
yasadan çıkarılması yoluna gidilmemiştir.
Silahlı Kuvvetlerin Türk yurdunu ve Türkiye Cumhuriyeti'ni koruma
görevini parlamenter demokratik sistemin işlerliği çerçevesinde ve
Anayasa'ya bağlı olarak yerine getirmesi hüküm altına alınmıştır.
Böylece 35. madde dayanak alınarak Anayasa'da yer almayan bir
yetkinin kötüye kullanılmasının önüne geçilerek, parlamenter
sistemin işlerliğini kesintiye uğratacak bir yorum yapılması kesin
olarak engellenmiştir.''