Internet Haber Mobil Uygulama
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Internet Haber mobil uygulamasını denediniz mi?
Bir önceki yazımda, cemaatin elindeki kasetlerin sayısını,
içeriğini ve ne zaman yayına verileceğini tek tek yazacağımı
söylemiştim.
Başlayalım o vakit!
Kasetlerin gerçek mi montaj mı olduğu konusu uzmanların işi.
Türkiye'deki sözüm ona bazı ses uzmanları hiçbir teknik analizden
geçirmeden, konuşmaların gerçek olduğunu söylüyor. ABD'deki
bağımsız bir laboratuvara bakılırsa kasetlerdeki konuşmaların yüzde
95'i montaj ve dublaj.
Savcılık da bu konuya el attığına göre, neyin ne olduğu elbette
zamanla ortaya çıkacak. Ben sadece kasetlerin sayısını, nasıl ve ne
şekilde yayınlandığını yazacağım.
Önce herkes şunu bilsin ki, Şefkat Tepe dizisinin senaryosu nasıl
harfi harfine soruluyor ve onay alınıyorsa, bu kasetlerin içeriği
anlatıldıktan sonra yayınlanması için de Fethullah Gülen'den onay
alınıyor.
NET!
Onay geldikten sonra yayınlanacak kaset, cemaatin içinde çok etkin
görevde olan bir kişinin cep telefonuna, takip edilemeyen bir
program üzerinden gönderiliyor. Bu kişi, cemaat adına yardım
toplayan, ve sık sık değişik ülkelerdeki okulları dolaşarak
buralara para getirip götüren, bağış adı altında toplanan
trilyonları kısa sürelerle yurtdışına çıkaran biri...
O kişinin ismi bende saklı...
Bu kişi ve yanındaki diğer cemaatçi kişiler kaset yayınlanmadan
saatler önce yine adresi bende saklı bir yerde toplanıyor. İlk iş
olarak twitter'da cemaati savunan yüksek takipçili kullanıcılara bu
kasetlerin yayınlanacağı saat söyleniyor ve ona göre bir TT ismi
belirleniyor.
Bu adresi ilgili kişilerin aileleri bile bilmiyor, özellikle
söylenmiyor. Ve bu kişiler şifreli dahi olsa telefonda hiçbir şey
konuşmuyor. Söz konusu ses kayıtları burada
"Haramzadeler", "Başçalan" veya
"Anatolia" gibi hesaplara servis ediliyor. Daha
sonra aynı kişiler, videoları sanki ilk kez bu adreslerde görmüşler
gibi twitter üzerinde yayıyor.
Mesela...
Muhtemeldir ki bugün akşam saatlerine kadar "Bilal
Erdoğan'ın evden kaçırdığı paralar kamyonla böyle
taşındı!" isimli bir video yayınlanmış olacak.
Burada bir parantez açıp, kamyonla taşınan paralar konusuna açıklık
getirelim. Taşınan o paralar, Erdoğan'ın evinden çıkan yolsuzluk
paraları değil. Başbakan'ın da inkar etmediği "atv ve Sabah
için havuzda toplanan paralar"ın taşınma görüntüsüdür o
görüntü. Bunu da ben söylemiyorum. Cemaati savunan yeminli AK Parti
düşmanı Emre Uslu'nun twitlerini takip ederseniz, o bile sayfasında
bunu itiraf ediyor. Hatta Radikal Gazetesinin haberini de kaynak
gösteriyor. Görmek isteyenler için o kaynağı aşağıda vereceğim.
Parantezi kapatıp, devam edelim...
Önümüzdeki günlerde sırasıyla hangi videolar yayına girecek, onu da
anlatayım. Cemaatin elinde şu anda 7 veya 8 kaset var. Bu
kasetlerden biri, ilk kasetin etkisi geçtiğinde yayına
verilecek.
Kasetin içeriği ne mi?
Onu da anlatayım...
Kasette Erdoğan, oğlu yolsuzluktan gözaltına alınan eski İçişleri
Bakanı Muammer Güler ile konuşuyor. Sümeyye Erdoğan için istenen
villa işini halletmesini istiyor. Telefon kapandıktan sonra Muammer
Güler de bir işadamını arıyor ve bu talebin derhal yerine
getirilmesini istiyor. Karşıdaki kişi, birilerinin olayın farkına
varmasından endişe ettiğini söylüyor. Bunun üzerine Muammer Güler
de, "S...işim milleti. Bütçeden 100 milyar çıktı, onu
halledin" diyor.
Peki günlerdir cemaate yakın gazetecilerin bahsini ettiği
"Büyük turp torbada" meselesi nedir
derseniz...
Asıl bomba o kaset!
Kasette Muhsin Yazıcıoğlu'nun ölmesinden veya öldürülmesinden
Erdoğan baş sorumlu tutuluyor. Hatta, ölümde bizzat Erdoğan'ın
parmağının olduğuna dair konuşmalar yer alıyor.
Kasetin yayın tarihi mi?
30 Mart'a 3 kala! Yani seçim yasaklarının başladığı, siyasi
liderlerin ekrana çıkıp kendini savunamayacağı dönemde yayına
verilecek!
Size daha ilginç bir şey söyleyeyim. Bu kasetlerden birer kopya şu
anda muhalefet liderinde de var. Mesela Kemal Kılıçdaroğlu'nda...
Erdoğan'ın yolsuzluk konuşması olduğu iddia edilen kaset de, diğer
tüm kasetlerin birer kopyası da Kılıçdaroğlu'na günler öncesinden
gönderildi. CHP liderinin, "Yeni kasetler de çıkacak bunu
biliyorum" demesinin nedeni bu. Çıkacak dediği kasetler
kasasında duruyor oysa ki...
Yine Kılıçdaroğlu'nun, "Ya istifa et, ya uçağa bin
kaç" sözü de cemaatin özellikle kullanmasını istediği bir
söz. Dikkatli takip ederseniz, cemaati savunan sosyal medyadaki
cengaverler anlaşmışçasına günlerdir, "Erdoğan bu ülkeyi
bir gece yarısı uçakla terk edecek" diyor. Boş yere
söylenmiyor bu söz!
Yeni kampanyanın adı bu yani!...
Anlayacağınız şu anda herkes günler, haftalar öncesinden prova
ettiği bir oyunu çok güzel oynuyor.
Farkettiyseniz üç kasetin içeriğini söyledim ve diğer kasetlerle
ilgili ayrıntıya girmedim. O kasetler ise AK Parti'ye oy veren
milyonları sokağa çıkaracak, kitleleri birbirine kırdıracak içerik
barındırıyor.
Bu kasetler henüz kimseye izlettirilmedi ama içeriğiyle ilgili
tiksindirici sözler, özellikle cemaate bağlı evlerde ve
dershanelerde öğrencilere anlatılıyor.
O iğrençliğin boyutlarını da bir sonraki yazıya bırakalım...
Emre Uslu'nun şahsi hesabında paylaştığı link için