İşte Banu Güven'i bitiren röportaj
Abone olNTV'nin deneyimli gazetecilerinden Banu Güven kanalla yollarının ayrılmasına neden olan süreci anlattı
14 yıldır görev yaptığı NTV ile yolları ayrılan Banu
Güven nokta konulmasına neden olan olayı anlattı. Buna göre Banu
Güven'in, 12 Haziran seçimlerinden önce BDP Diyarbakır Milletvekili
adayı Leyla Zana'yla yapmak istediği söyleşi NTV'de krize neden
oldu.
Güven, "iyimserlikle devam ederken, seke seke giderken, çat diye
duvara çarptım ben..." dedi.
Taraf gazetesinin sorularını yanıtlayan Güven şunları anlattı:
"Seçim öncesinde öyle bir yere gelindi ki... Çok büyük hatalar
yapıldı bence. Hükümet tarafından herhalde açıkça söylenmiş olması
gerekiyor ki bizim yapacağımız işin sınırı belirlendi. Tartışma
programları seçimden birkaç hafta önce kalktı. Ben devam ettim bu
arada. Genel Yayın Yönetmeni Ömer Özgüner'le çok yakın çalıştık.
Kimselerin dokunmak istemediği bir çok konuda onun desteğini
görmekten çok mutlu oldum. Ama seçim öncesinde bu gerilimli hattı
geçince, basıncı ben de daha fazla hisseder oldum, herkes gibi...
Son yaptığım yayınlardan Vedat Türkali, birtakım
çevrelerden gelen tepkiler sebebiyle kanal içinde tartışma konusu
oldu. Aslında söylediklerinin çoğunun Cengiz Çandar'ın kaleme
aldığı TESEV raporunda hükümetin demokratik açılımına dair haritada
birebir bulunduğunu görüyorsunuz. Tabu olmaktan çıkmış bir
konuydu bu.
Sonra pazartesi günkü konuğum için heyecan duyuyorduk Ömer'le (Özgüner) beraber. Leyla Zana gelecekti. Ama sonra böyle bir röportajın da içine sokulduğumuz sınırların dışında kaldığını öğrendim. O iyimserlikle devam ederken, seke seke giderken, çat diye duvara çarptım ben.. Biz, hep beraber... Çarptık bence... Neyse... Bunu kabullenemedim tabii. Çözmeye çalıştım. Gazetecilik hayatımın en zor günlerinden biriydi. Sonuçta dendi ki: "Ha-yır, o-la-ma-yacak."
Kim olursa olsun, seçim öncesinde son haftaya girerken, çok kısıtlı tuttuğu söyleşi programına dahil ettiyse ve ona göre hareket ediyorsa ve bu iptal oluyorsa; bu çok utanılacak bir durumdur. Kim olursa olsun... Leyla Zana olması iki kat önemli kılıyor. Çünkü onun ismi, yaşadıkları, hapiste geçen 10 yılın ne için olduğu ortada. İfade özgürlüğü konusunda yaşanan büyük skandal... Bütün bunların üzerine, bu kadar yıl sonra anaakım medyaya konuşmaya karar vermiş bir insana bu haksızlığı yapıyor konumuna düşmek de canımı hâlâ çok yakıyor. Hakikaten çok yakıyor."