İşte AK Parti'yi çökertme planı
Abone olPlana göre DYP 66 isimle Meclis'e sokulacak. Sonra Erbakan devreye girecek ve AKP'lilere kanca atacak.
Sazak, oynanması planlanan oyunu köşesinde yazdı.. İşte o yazı:
TBMM'nin yeni yasama yılı YSK gündemindeki 'seçimlerin iptali'
tartışmasıyla başladı. Geçen yıl 1 Ekim'de benzer tartışmayı 3
Kasım seçimlerinde tasfiye olan parlamento yapıyordu. Anımsayalım,
Ecevit'in rahatsızlığı Derviş - Özkan - Cem üçlüsünün DSP'den
kopması, MHP lideri Bahçeli'nin erken seçim tarihini ilan etmesi
üzerine sandık gözükmüştü. TBMM, 3 Kasım'da seçim kararı alarak
tatile girdi. 1 Ekim 2002'de Anayasa gereği 'aç - kapa'
yapılacaktı. Koalisyon partileri açısından seçime gitmek 'harakiri'
olacaktı, ANAP Grubu başta milletvekilleri 'tatil kararı'nı
kaldırmak üzere harekete geçtiler. 1 Ekim'de oylama yapıldı ve
önerge reddedildi. Meclis çalışmalara devam etseydi, ardından
'seçimi iptal' kararı gelecekti. Tarih tekerrür ediyor. Bir yıl
sonra 3 Kasım seçimlerinin 'iptali' isteği YSK gündemine geliyor.
Türkiye'ye özgü bir kargaşa yaşanıyor. Hukukçular da, siyasiler de
bölünmüş durumda. YSK'nın karar alamayacağını, 'seçimler
yenilenecekse bile yetkinin Meclis'te olduğu' görüşünü savunanlar
ağırlıkta. Seçimlere YSK tarafından 'gölge düşürüldüğü' yargısında
ise taraflar birleşiyor. Tufan Algan yönetimindeki kurula karşı
'güvensizlik' oluştu. YSK Başkanı Algan, yaz başında TBMM
Başkanvekili CHP'li Yılmaz Ateş'i ziyaret ediyor. DEHAP konusunda
günah çıkarıyor! 3 kasım öncesinde DEHAP'ın örgütlenmesindeki
eksiklikleri saptadıklarını ancak, oy pusulaları önceden basıldığı
ve Anadolu'nun uzak yörelerine gönderildiği için 'iptal kararı'
alamadıklarını söylüyor. Yargıtay'dan onama çıkması halinde YSK'nın
önündeki seçenekleri de şöyle sıralıyor: Zaman aşımı nedeniyle
itirazları reddetmek. Seçimleri tümüyle iptal etmek. DEHAP'ın
oylarını geçersiz sayıp, barajı yeniden hesaplamak. Ancak DYP'nin
Meclis'e girmesi formülüne AKP ve CHP sıcak bakmıyor. TBMM Meclis
Başkanvekili Yılmaz Ateş gelişmeleri 'demokrasiye tuzak' olarak
görüyor. Seçim sonuçları işine gelmeyen herhangi bir partinin
'hile'ye başvurarak 'demokratik irade'yi engelleyebileceğini
savunuyor. DEHAP'ın işlediği 'suç' nedeniyle başka partilerin ve
onlara oy vermiş seçmenin cezalandırılamayacağını, bunun hukuka
aykırı düşeceğini savunuyor. CHP yönetimini rahatsız eden bir
senaryo da şudur: Kulislerde, DYP'ye grup kurdurulması halinde
Erbakan'ın AKP Grubu'nu çözeceği 70 dolayında üyenin kopmasıyla
CHP, DYP ve Fazilet koalisyonu teklifleri uçuşuyormuş. CHP bu
senaryolara kapalı. AKP ile 2004 Nisan'ında yerel seçimlerde
hesaplaşmak istiyor. Yine de, 5 milyar dolarlık hortuma karşın
AKP'ye meydan okuyan Genç Parti'den daha fazla istekli olmalı seçim
konusunda. Ana muhalefet, seçimden korkmaz!