İşte AB gerçekleri...

Dünden Bugüne Tercüman Gazetesinin haberine göre Alman Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Berlin’de yaptığı görüşmede, kendisine, AB’nin Türkiye’yi tam üye olarak alabilecek durumda olmadığını söylediğini belirtti. Merkel, Meclis’te yaptığı konuşmada, AB’nin yakında 25 üyeden oluşacağına dikkati çekerek, ‘’AB’nin genişleme konusunda sorunları var. Başbakan Erdoğan’a da, AB’nin Türkiye’yi alabilecek durumda olmadığını söyledim’’ dedi. Alman hükümetini, Türkiye’ye karşı ‘’dürüst davranmamakla’’ suçlayan Merkel, ‘’Siz bunu yapmıyorsunuz, biz yapıyoruz. Dostlar arasında doğrular söylenmeli’’ diye konuştu. Erdoğan 3 Eylül’de, Türkiye’nin AB’ye henüz hazır olmadığını her fırsatta dile getiren ve bunu iç politika malzemesi yapan Merkel’le görüştükten sonra basın mensuplarının karşısına çıkarak, Merkel’in bazı konularda eksik bilgilendirildiğini söylemişti. 2004’te Türkiye’de Merkel aynı basın toplantısında yaptığı konuşmada da, “Hıristiyan Demokrat Partisi olarak görüşümüz AB’nin şu sıra Türkiye’nin üyeliğini kabul edecek bir pozisyonda olmadığıdır. Türkiye’nin AB’ye alınıp alınmamasında şu bilinmeli ki din faktörü hiç önemli değildir. Türkiye Müslüman bir ülke olduğu için AB’ye alınamaz diye kimse birşey söylemedi. Başbakan Erdoğan ile çok olumlu bir görüşme yaptık. Kendisi beni Türkiye’ye davet etti. 2004 yılının başlarında Türkiye’ye gidip partim ile AKP hükümetinin birlikte yapabileceği meseleleri görüşeceğiz. Her ne kadar aramızda bazen görüş ayrılığı olsa da bunların halledilmeyecek problem olduğunu düşünmüyorum” demişti. Bir Türk gazetecinin Türkiye’nin AB’ye girmesi Müslüman olmakla alakalı değilse ne ile alakalı olabilir? sorusuna ise Merkel, “Ekonomik olarak Avrupa’nın Türkiye’yi bünyesine sindirmesi mümkün değil. Biz de bunun için karşıyız ve bunu dost olarak açıklıkla söylüyoruz. Boş vaatlerde bulunmuyoruz” cevabını vermişti. Merkel, Türkiye’ye silah satışı konusunda ise, “Hem Türkiye hem Almanya NATO ülkesidir, bizim bu konuda endişelerimiz hükümet kadar değil” diye konuşmuştu. Almanya’da, Türkiye tartışıldı Almanya Federal Meclisi’nin dünkü bütçe görüşmelerinde Türkiye’nin AB üyeliği de gündeme geldi.Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) milletvekili Peter Hintze, ‘’Federal hükümetin sadece kendi çıkarlarından dolayı Türkiye’nin AB üyeliğini desteklediğini’’ ileri sürdü. Hintze, ‘’Federal hükümet sadece kendi çıkarlarından dolayı Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyor. Türk kökenli Alman vatandaşlarının oylarını kazanmak için böyle davranıyor’’ dedi. Türkiye’nin AB’ye uyumunun araştırılması gerektiğini belirten Hintze, bu konunun ayrıntılı şekilde tartışılmasının şart olduğunu ve Avrupa Parlamentosu seçim kampanyalarında da bu ‘’önemli konunun’’ gündeme gelmesi gerektiğini söyledi. CDU üyesi Joachim Hörster de, Türkiye’nin güvenilir bir NATO müttefiki olduğunu, ancak AB’ye girmemesi gerektiğini savunarak, ‘’Bu ülkeye dürüst davranmalı ve Avrupa ülkesi olmadığını söylemeliyiz. Demokrasi alanında da eksiklikleri var. Ordu laikliği korumak için bu ülkede iki kez müdahale etmek zorunda kaldı’’ diye konuştu. Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) milletvekili Gerd Müller de federal hükümetin Türkiye’nin AB üyeliği konusundaki tutumunu eleştirerek, ‘’Türk dostlarımla, SPD ve Yeşiller milletvekilleri ile konuşmamdan daha rahat konuşabiliyorum. Türkiye’de de, ülkenin AB üyeliğine eleştiren bakanlar var. Biz Türkiye’nin AB üyeliğine karşı çıkıyoruz, ancak ‘imtiyazlı ortaklık’ gibi işbirliğine açık olduğumuzu söylüyoruz’’ dedi. Avrupa’ya entegre edilmeli Sosyal Demokrat Parti (SPD) milletvekili Günter Gloser ise Meclis’te yaptığı konuşmada, ‘’Çeşitli kültürlerin ve dinlerin barışçı bir şekilde bir arada yaşamalarının mümkün olduğunu göstermek için Türkiye’nin Avrupa’ya entegre edilmesi gerekir’’ dedi. Muhalefet parti milletvekillerini, Türkiye’nin üyeliği konusunda sebepsiz yere panik yaratmakla eleştiren Gloser, ‘’Siz de çok iyi biliyorsunuz ki, Türkiye hemen gelecek yıl AB üyesi olmayacaktır. Önce AB, üyelik müzakerelerine başlanıp başlanmaması konusunda karar verecek. Seçimlerden önce ‘Türkler yine Viyana kapılarına dayandı’ gibi konuşmalarla halkı endişelendirerek bir yere varamayız’’ dedi. SPD’li milletvekili Uta Zapf da, Avrupa’nın istikrarı ve güvenliği açısından Türkiye’nin AB’ye alınması gerektiğini belirterek, ‘’Türkiye’ye birçok vaatlerde bulunulmuştur. Eski Başbakan Helmut Kohl da Türkiye’nin Avrupa’ya entegrasyonunu istiyordu’’ dedi. Türkiye’deki reformların başarılı olduğunu ve desteklenmesi gerektiğini ifade eden Zapf, ‘’Başbakan (Recep Tayyip) Erdoğan’ın da söylediği gibi, reformlar henüz uygulanmadı, ancak kendisi uygulanacağını söyledi. Türkiye bir İslam devleti, ancak laik ve demokratik bir ülke. Böyle bir ülkeyi kazanmamız lâzım’’ şeklinde konuştu.