Koronavirüs salgınında Türkiye'de en fazla vaka ve ölümün görüldüğü kent olan İstanbul'daki koronavirüs hastanelerinde yoğunluk sürüyor. Reuters haber ajansı, İstanbul'da bir hastanenin yoğun bakımına girerek sağlık çalışanlarının çabalarını gözler önüne serdi. Hürriyet ise Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ndeki koronavirüs bölümünü görüntüledi. İşte o görüntüler...Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın verdiği son bilgilere göre Türkiye’de vaka sayısı 65 bin 111’e, ölü sayısı 1403’e yükseldi. Salgının Türkiye’de en çok etkilediği şehir olan İstanbul’da virüsle mücadeleyi Reuters görüntüledi. Fotoğrafta sağlık çalışanları koruyucu ekipman konusunda birbirlerine yardım ediyor.Medicana International Hastanesi’ne giren Reuters muhabiri, yoğun bakımda tedavi gören hastaların durumunu paylaştı. Söz konusu karelerde hastalara ilaç veren hemşirelerin, yemek yemelerine de yardımcı olduğu görülüyor. (FOTO: Mustafa Ak isimli hastaya yemeğini hemşire yediriyor.) Haberde, virüse yakalandıktan sonra tedaviyle sağlığına kavuşan Abdullah Can Yüce isimli vatandaşın, plazma tedavisi için kan bağışı yaptığı belirtildi. (FOTO: Abdullah Can Yüce, plazma tedavisi için kan bağışlıyor.)Hürriyet Cerrahpaşa'da Kırmızı Oda'ya girdiHürriyet gazetesi muhabiri Selçuk Şamiloğlu, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde koronavirüslü hastanların tedavi edildiği binaya girdi. 'Kırımızı Oda diye tabir edilen karantina odalarını görüntüleyip ve hastalarla konuştu. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde koronavirüslü hastalar için ayrılan 7 katlı binanın birinci katındayız. Tüm koruyucu kıyafetlerimizi giyerek, büyük bir kontrol altında kata giriş yapıyoruz.Doktordan ilk uyarı geliyor: “Sakın bir yere dokunma.” Hastanede daha önce yoğun bakım ve ameliyathane olarak kullanılan bölüm, koronavirüs hastaları için ayrılmış durumda.7 katlı binanının tamamında test sonucu pozitif çıkan hastalar bulunuyor. Benim sadece 1 katına girmeme müsaade ediliyor. Orada yatan iki hasta ile konuşma imkânı buluyorum.Kata girerken tıbbi elbise, maske, eldiven ve gözlük takıyoruz. Odanın kapısına kadar gitmemize izin veriliyor. Yanımızdaki doktorlar hiçbir yere dokunmamamız konusunda sık sık bizi uyarıyor.