İstanbul'da yıllar sonra acı gerçeği öğrendi: Sadece bir soru soracağım
Abone olPENDİK'te yaşayan evli ve bir çocuk babası Yiğit Pirecioğlu (25), 10 yaşındayken bir akrabası sayesinde evlatlık olduğunu öğrendi. O günden beri biyolojik ailesini arayan Pirecioğlu, "Buradan onlara sesleniyorum. Çok soru sormayacağım, sadece bir soru soracağım. Beni cami avlusuna bıraktığında kaç defa arkasına bakmıştır? Kardeşlerim varsa da, onlara kavuşmak istiyorum. Ben tek büyüdüm, kendimi hep tek sandım. Varsa, kardeşlerim merak ediyorum" dedi.
Zonguldak'ın Kilimli İlçesi'ne bağlı Sofular Köyü'nde büyüyen 25
yaşındaki Fabrika İşçisi Yiğit Pirecioğlu, bebekken Zonguldak'ın
Kozlu İlçesi'ndeki Kevser Camii'nin avlusuna bırakıldı. Onu bulan
köy muhtarı tarafından polislere ve daha sonra Sosyal Güvenlik
Kurumu'na teslim edilen Pirecioğlu, bir süre sonra evlatlık alındı.
Birlikte yaşadığı ailesinin biyolojik anne ve babası olmadığı
gerçeğini ise 10 yıl sonra öğrenen Pirecioğlu, halen ailesini
aradığını belirtti.
Eşi Aleyna ve oğlu Ayaz Alp Pirecioğlu ile İstanbul Pendik'te mutlu
bir hayat süren Yiğit Pirecioğlu, evlatlık olduğunu nasıl
öğrendiğini şu sözlerle anlattı: "Yanımda bir akrabam vardı, 'Bu
çocuk kimin çocuğu?' diye sordu. Mehmet Pirecioğlu'nun oğlu
olduğum söylenince, 'Yurttan alınan çocuk mu?' dedi. Şok oldum.
Evlatlık olduğumu bu şekilde öğrendim."
"Kafamda hep soru işaretleri var"
Bir çanta içinde cami avlusuna bırakıldığını söyleyen Pirecioğlu,
"Bunu 9-10 yaşlarında öğrendim. Ailemi ilk başlarda aradım,
bulamayınca bıraktım. Arama amacım merak etmemdi. Şuan bakıcı
ailemle çok mutluyum. Ailem en büyük destekçim. Merakım ve
sorularım gitsin diye onları arıyorum. Aramaya devam ediyorum.
Kafamda hep soru işaretleri var, onlarla yaşayamıyorum" diye
konuştu.
"Üstümde bir not varmış"
Biyolojik ailesini bulmak için köyde araştırma yaptığını ancak
kendisini kimin bıraktığını kimsenin bilmediğini aktaran
Pirecioğlu, "Zonguldak'ın Kozlu ilçesine bağlı Topbaşı
Mahallesi'ndeki Kevser caminin merdiven altına, sabah namazında
beni bırakmışlar. İlk başta fark etmemişler. Bebek ağlama sesi
duyunca gidip bakmışlar. Köy muhtarı beni cekete sarılmış bir
şekilde bulmuş. Üstümde bir not varmış, 'Mustafa çok hasta
bakamıyorum' diye. İki gün köyde kaldıktan sonra beni polis gelip
alıyor ve Sosyal Güvenlik Kurumu'na teslim ediyorlar. Köyde
araştırma yaptım, köyün yaşlıları ile konuştum. Olayı köylüler
hatırlıyor ve biliyorlar ama kimin bıraktığını kimse bilmiyor"
ifadelerini kullandı.
"Sadece bir soru soracağım"
Onu cami avlusuna bırakan ailesine seslenen Pirecioğlu, kendilerine
tek bir sorusu olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: "Buradan onlara
sesleniyorum. Çok soru sormayacağım, sadece bir soru soracağım.
Beni cami avlusuna bıraktığında kaç defa arkasına bakmıştır?
Kardeşlerim varsa da, onlara kavuşmak istiyorum. Ben tek büyüdüm,
kendimi hep tek sandım. Varsa, kardeşlerim merak ediyorum."