İstanbul'da öğretim üyesi damat kaynanasının böbreği ile hayata tutundu
Abone olİSTANBUL'da uzun yıllardır böbrek yetmezliğiyle mücadele eden Namık Ünlü (50), kayınvalidesi Hanife Yavuz’un (66) böbreğini bağışlamasıyla hayata yeniden tutundu. Damadını evladı gibi gördüğünü söyleyen Yavuz, “Yavrularım mutluysa ben de mutluyum” dedi.
Annesine böbrek yetmezliği teşhisi konulunca 2006 yılında
kontrole giden Marmara Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü
öğretim üyesi 50 yaşındaki Namık Ünlü’nün, kreatin değerleri çok
yüksek çıktı ve tedaviye başladı. 2019 yılına kadar ilaç
tedavisiyle hastalığın ilerlemesini yavaşlatan doktorlar, Ünlü’nün
bayılmaları artınca son çare böbrek nakli olmasını önerdi.
Ailesinde birçok kişi böbrek hastası olan Ünlü, kayınvalidesinin
bağışladığı böbrekle yeniden doğduğunu söyledi.
11 Temmuz’da Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Böbrek Nakli Kliniği Sorumlusu, Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Gürkan Tellioğlu ve ekibinin yaptığı ameliyatla sağlığına kavuşan Ünlü, “Kontrollü yaşamak zorundaydım şimdi yemek konusunda hiçbir engelim kalmadı. Kayınvalidemi çok seviyorum, o da beni çok seviyor, Allah ondan bin kere razı olsun” dedi.
13 yıl böbrek yetmezliği ile mücadele etti
Hastalığının 13 yılda diyaliz öncesi son aşamaya kadar ilerlediğini aktaran Namık Ünlü, “13 yıl bu ilaçları kullanarak belli bir noktaya geldik ama geçen yıl değerlerim o kadar yükseldi ki bayılma, hastanede tedavi olma gibi sorunlar yaşamaya başladım bu diyaliz öncesi son aşamaydı. Doktorlar kesin çözüm için böbrek nakli olmam gerektiğini söyledi” ifadelerini kullandı.
"Kayınvalidemi çok seviyorum"
Kayınvalidesinin hiç düşünmeden böbreğini verdiğini söyleyen Ünlü, “Önce kendi aileme baktık ama ailede böbrek hastası olmayan kimse yok. Babam vefat etti. Annemin de sağlık sorunları nedeniyle vermesi mümkün olmadı. 2 kızım var yaşları küçük olduğu için ilk tercih olmuyorlar. Tam o sırada kayınvalidem sağ olsun, Allah bin kere razı olsun eşime, hiç düşünmeden bana böbreğini vereceğini söylemiş. Nakil ile ilgili bilgimiz yoktu, kayınvalidemin yaşı yüksekti önce tereddüt ettim. Kayınvalidemi çok seviyorum, o da beni çok seviyor. Yıllardır beraberiz, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmez. Kendisini ‘anne’ gibi görüyorum. Çocuklarımın da başında durmam gerekiyordu dolayısıyla bu kararı kabullendim” diye konuştu.
"11 Temmuz ikinci doğum günüm"
İki böbreğinin yüzde 10’un altında çalıştığını belirten damat Ünlü, “11 Temmuz’u ikinci doğum günüm gibi hissediyorum, yeniden doğrum. Allah beni çocuklarıma bağışladı. Topluma faydalı olarak devam etmeme, çalışmama olanak sağladı. Aksi takdirde faydalı olmak bir yana yardım isteyen engelli bir birey olacaktım. Böbrek yetmezliği teşhisi konuldu. İki böbreğimde yüzde 10’un altında çalışıyordu bu hayat standardımı oldukça zorlaştırmıştı” ifadelerini kullandı.
"Çocuklarımın yarı anneliğini yaptı"
Ailede birlikteliğin çok önemli olduğunu vurgulayan Ünlü, “Kızlarım doğunca onlara kayınvalidem baktı, aynı evde gibi yaşadık. Çocuklarımın yarı anneliğini yaptı, hiçbir zaman ‘anneanne’ demezler, başka türlü bakarlar. Birbirimizin bütün dertlerini biliriz. Kızlarıma da hep onu söylüyorum, ailede birliktelik çok önemli” dedi.
"Önceki ile sonraki hayatım arasında dağlar kadar fark var"
Hayatına sağlıklı beslenerek devam edeceğini söyleyen Ünlü, “Bundan önceki hayatımla, şimdiki hayatım arasında dağlar kadar fark var. Et ve tuzlu yiyecekler yiyemiyordum. Birçok kimyasal madde almak ve kontrollü yaşamak zorundaydım. Soğuğa çıkamıyordum, sıcakta kalmam gerekiyordu. Şimdi yemek konusunda hiçbir engelim kalmadı. Tabi ki kilo almamak, tuzu fazla tüketmemek her insanın yapması gereken şey, ben de bunlara dikkat ediyorum” diye konuştu.
"Tabii veririm o da benim evladım"
66 yaşındaki kayınvalidesi Hanife Yavuz ise kararı alırken hiç tereddüt etmediğini belirterek, “Kızım bir gün bize geldi, konuşmak istedi. Namık’ın rahatsızlığını biliyordum ama değerlerinin bu kadar yüksek olduğunu bilmiyordum. ‘Anne böbreğini uyarsa verir misin’ dedi. Tabi veririm, o da benim evladım dedim. Ondan sonra sevindi, anne-kız biraz duygulandık. İğneden korkardım, bundan hiç korkmadım. Severek verdim, helal olsun. Hiç tereddüt etmedim. Yavrularım mutluysa ben de mutluyum” ifadelerini kullandı.
Ameliyatı gerçekleştiren Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Prof. Dr. Gürkan Tellioğlu da, “Hasta bize geldiğinde böbrek yetmezliği ve tedavi ihtiyacı baş göstermişti. Böbreklerin takip süreci 2006’dan 2019’a kadar 13 yıl sürmüş. Gerekli hazırlıkları yaptık ve böbrek nakli tedavisiyle süreci sonlandırdık. Burada en önemli özellik kayınvalidesinin damadına böbreğini bağışlamasıdır. Onları her gördüğümüzde aile adına seviniyoruz. Aralarındaki ilişkinin güzelliği, birbirlerine verdikleri kıymet çok özel” dedi.
"Genel sağlık durumları gayet iyi"
Böbrek bağışlamanın belli kuralları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Gürkan Tellioğlu, “Namık Bey taburcu olalı 1 ayı geçti. Böbrek fonksiyonları iyi, verici kayınvalide ameliyatın ikinci günü taburcu olmuştu. Her ikisinin de sağlık durumları gayet iyi. Herkes herkese direk böbrek bağışlayamıyor. Kan grubunun uyması ve sağlıklı olması şart. Namık Beye eşinin kan grubu uymadı. Kayınvalidesinin kan grubu uydu, damadının tedavisi için istekliydi verici oldu. Hastanın ailesinin sağlık problemleri nedeniyle böbrek vermeleri mümkün olmadı” diye konuştu.