İSTANBUL'daki olay, önceki gün saat 22.00 sıralarında Ardıçlı Mahallesi'nde bulunan bir sitede yaşandı. Çini ve seramik işleriyle de uğraşan yazar Gökçe İspi Turan, çini ve çeşitli seramik siparişleri verdi. Kargo görevlisi, çini ve seramiklerin olduğu koliyi binanın önüne getirdi. Gürültüler duyan ve hareket algılayıcı sensörleri bulunan güvenlik kamerasından telefonuna gelen görüntüleri eşiyle birlikte izleyen Turan ile eşi, kargocunun koliyi özensizce bıraktığını fark etti.Turan ile eşi, üzerinde "kırılacak" ibaresi de bulunan kolinin kargo görevlisi tarafından merdivenlerden yuvarlandığı, yerde sürüklenip ardından kucaklanıp yere atıldığını gördü. Yazar kadının eşi site güvenliğini arayarak, kargo görevlilerinin çıkışına izin verilmemesini ve geri gönderilmesini söyledi. Bunun üzerine kargo görevlileri tekrar eve geldi.Turan ve eşi, kolinin bırakılma şekli nedeniyle kargo görevlileriyle tartıştı. Yaşadığı olayı anlatan Gökçe İspi Turan, kar zarar hesabı içinde olmadığını, kolide herhangi bir zarar da meydana gelmediğini söyleyerek, "Her türlü hareket etmelerini anlayabiliyorum ama "vururum" raddesine gelmelerini anlayamıyorum. Sizin ruhsatlı ruhsatsız silahınız mı var ki hemen bu cümleyi kuruyorsunuz bu çok acayip geliyor bana. Özürle kapanacak bir konuydu. Görüntülerde zaten paldır küldür iterek içeri giriyor. Adam zevk alıyor onları atmaktan. İtmek yerden kaldırıp fırlatmaktan daha kolay bir şey. Eliyle kaldırıp bir daha atıyor. Önce gürültüleri duyduk kapıyı çıktık baktık kargo gelmiş. Eşim dedi 'bak gel kargo nasıl gelmiş' diye görüntüleri izletti. Tehdidi 'seni vururum' gerisi küfür" diye konuştu. Turan olay sırasında çocuklarının da korktuklarını dile getirerek, kargo görevlilerinden şikayetçi olduklarını belirtti.