İstanbul'da 16 yıl sonra yeniden anne olmak istedi; hayatının şokunu yaşadı
Abone olİSTANBUL’da yaşayan Yasemin ve Özcan Demir çifti, ilk çocuklarını 16 yıl önce doğal yollarla kucaklarına aldı. İkinci kez çocuk sahibi olmak isteyen çift, gebelik gerçekleşmeyince hayal kırıklığına uğradı. Yıllar sonra tüp bebek merkezinin kapısını çalan aile, uygulanan tedavi sonrası yeniden anne baba olmanın heyecanını yaşadı.
İstanbul’da yaşayan Yasemin ve Özcan Demir çifti, 2005 yılında
doğal yollarla ilk çocuklarını kucaklarına aldı. 10 yıl ikinci
çocuk düşünmeyen çift, yeniden anne baba olmak istediğinde ise, bu
istekleri gerçekleşmedi. 5 yılı aşkın süredir doktor doktor gezen
ve birçok tedavi uygulanan çift, çareyi tüp bebek tedavisinde
buldu.
Aile, Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Tüp Bebek Merkezi’nde
uygulanan tedavi ile 3 ay içinde yeniden anne baba olmanın
heyecanını yaşadı. Şu an 8 aylık hamile olan ve doğum için gün
sayan 41 yaşındaki Yasemin Demir, "Bir daha çocuğum olmayacak mı?
diye çok korktum ama vazgeçmedim” dedi. 43 yaşındaki baba Özcan
Demir ise, "16 yıldır olan çocuk hasretimiz son buldu. Çok
sevinçliyim, mutluyum. Bu süreçte ikimiz de birbirimizi hiç
suçlamadık” ifadelerini kullandı.
"Zaman kaybetmemek lazım"
Çiftin tedavisini gerçekleştiren Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp
Bebek Uzmanı Prof. Dr. Erkut Attar da, "Çiftimize tüp bebek
yapmamızın nedeni, uzun ara verilmesi. 'Birinci çocuğu rahat
doğurdum, ikinci çocuk için kolaylıkla gebe kalırım' diye düşünüp,
zaman kaybetmemek lazım. Özellikle 40 yaşın üzerine ulaşıldığında
mutlaka bir yardım alınması gerekir" diye konuştu.
"5 yıla yakın farklı tedaviler gördük"
Ilgın Ecre ismini verecekleri ikinci bebekleri için gün sayan anne
Yasemin Demir, "24 yaşındayken ilk kızım oldu. Ve onun daha rahat
büyümesi için tek çocuk olmasını istedik. Yaş ilerledikçe ikinci
çocuğa karar verdik.Ancak istediğim zaman da olmadı. 5 yıla yakın
farklı tedaviler gördük” dedi.
Bir türlü anne olamadı
Farklı birçok merkezde aşılama ve ilaç tedavileri denendiğini,
doktorların ‘sorun yok’ demesine rağmen bir türlü anne olamadığını
söyleyen Demir, “Hepimiz için oldukça sıkıntılı bir dönemdi. Bir
daha hiç çocuğum olmayacak diye düşünmeye başlamıştım, tam
anlamıyla hayal kırıklığı yaşıyordum. Bu nedenle şu an hamile olmam
benim için bir hayalin gerçekleşmesi” ifadelerini kullandı.
"Şu an 8 aylık hamileyim"
İlk tüp bebek tedavilerinin düşükle sonuçlandığını ve ikinci
denemede başarılı olduklarını dile getiren Demir, “Şu an 8 aylık
hamileyim. Doğum çok yakın ve bütün aile heyecanla ailemizin yeni
üyesini bekliyoruz. Tüp bebek denememiz düşük yaşadığım için
‘sürekli tutup, düşecek’ diye düşündüm. Bu da beni çok
ümitsizleştirdi ama asla vazgeçmedim. Bu yüzden bebek isteyen
aileler asla vazgeçmesin. Bu süreçte en büyük destekçilerim elbette
eşim ve kızım oldu. Ama ne olursa olsun başınızı yastığa koyduğunuz
zaman yalnız kalıyorsunuz. ‘Vazgeçsem mi? olmayacak mı?’ diye
düşünüyorsunuz. Ne olursa olsun vazgeçmemek lazım” dedi.
"İkinci bir heyecanı yaşayacağız"
İlk çocuğunu 24 yaşında kucağına aldığını ve kendisinin de o
zamanlar çocuk olduğunu söyleyen Demir, “İkinci bir heyecanı
yaşayacağız. Çok güzel hayallerim var. Biz de o zaman gençtik,
şimdi daha farklı olacakmış gibi hissediyorum” ifadelerini
kullandı.
"Zor bir süreçti "
43 yaşındaki baba Özcan Demir ise, 16 yıl sonra tekrar baba olmanın
heyecanını yaşadığını söyleyerek, “Tedavi olabilmek için gittiğimiz
yerlerde hep olumlu şeyler duyuyorduk ama tam sonucu alamıyorduk.
Artık umudumuz kırılmıştı ki hekimimiz Erkut Bey ile tanıştık. Bize
‘umudunuzu kırmayın, her şey yolunda ve yeniden çocuğunuz olacak’
dedi. O gün eve sevinçle döndük. Zor bir süreçti ama ikimiz de
birbirimizi hiç suçlamadık. Eşime elimden geldiğinin fazlasıyla
destek olmaya çalıştım. ‘Olacak, umudumuzu kırmayalım’ dedim. El
ele verdik, bu zamana kadar geldik, gerçekten çok mutluyum.” diye
konuştu.
İleri yaş zorlaştırabilir
Demir Ailesi'nin tedavisini gerçekleştiren Yeditepe Üniversitesi
Hastaneleri Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr.
Erkut Attar da yaşantısının değişmesiyle birlikte çocuk sahibi
olma isteğinin de ötelendiğini ve gebeliklerin ileri yaşlara
kaymasının da çocuk sahibi olmayı zorlaştırabildiğini söyledi.
"Mutlaka bir yardım alınması gerekli"
Prof. Dr. Erkut Attar, “Bu vakada olduğu gibi birinci gebeliğini
hiçbir tedavi görmeksizin, normal yollarla yaşayan kadın daha
sonraki süreç içerisinde farklı nedenlerden dolayı gebe kalma
sorunu yaşayabilir. Buna en iyi örnek geçirilen
pelvikenfeksiyonlardır. Bu durum tüplerin tıkanmasına neden
olabilir. Ayrıca, ilk doğumunda sezaryen olanlarda sonrasında
yapışıklıklar görülebiliyor. Bunlar tüplerde arızalar yaratabilir.
‘Birinci çocuğu rahat doğurdum, ikinci çocuk için kolaylıkla gebe
kalırım’ diye düşünmemek gerekir. Özellikle 40 yaşın üzerine
ulaştığında mutlaka bir yardım alınması gerekli” ifadelerini
kullandı.
"Yaşın yıl yıl sorgulanması gerekli"
Aynı durumun erkek için de geçerli olduğunu belirten Prof. Dr.
Attar, “İkinci bebek isteniyorsa, yaşın yıl yıl sorgulanması
gerekli. 5 sene önce normal olan sperm kalitesi, 5 sene sonra
geçirilen hastalıklara, kullanılan ilaçlara, görülen tedavilere,
çevresel faktörlere bağlı olarak karşınıza çok farklı çıkabilir”
dedi.
"Zaman kaybetmemek gerekir"
Özellikle 40 yaşın üzerindeki hastalarda gebelik şansının yüzde
6’lara düştüğüne işaret eden Prof. Dr. Erkut Attar, “Hastamızda
yumurtalık fonksiyonları azaldığı için doğrudan doğruya tüp bebek
kararı aldık. Gerek hormon, gerekse ultrasonla yapılan muayenede
yumurtalık kapasitesinin azaldığını gördük. Vaktimiz dar olduğu
için daha radikal bir yöntemle başladık. 40 yaş üzeri hastalarda
diğer yöntemlerle zaman kaybetmemek gerekir. Tüp bebek tedavisinin
bireysel bir tedavi olduğu unutulmamalı. Her hasta tek tek
sorunlarına, yumurtalık kapasitesine göre, erkekteki sperm kalite
ve sayısına göre değerlendirilir. Ve kişiye özel tedavi uygulanır”
diye konuştu.
"Yumurtaları dondurmak gerekiyor"
İleri yaşlarda gerçekleşen doğumun bebek ve anne için risk
oluşturduğunun altını çizen Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Kadın
Hastalıkları Doğum, Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Attar, sözlerini
şöyle tamamladı: “Yaş ilerledikçe bebek için genetik hastalıkların
riski, annenin de düşük yapma olasılığı artıyor. Doğum
komplikasyonları gelişebiliyor. Bu nedenle 35 yaş üzerindeki
kadınların mutlaka yumurtalıklarının potansiyelini kontrol
ettirmelerini öneriyoruz. Bu sayede genetik risk daha düşük
olduğu gibi daha yüksek başarı sağlanıyor. Hasta yaşı ileriyse
başarı şansı düştüğü için beklememek gerekiyor. Gebelik gecikiyorsa
mutlaka yumurtaları dondurmak gerekiyor.”