İstanbul TV'nin sitesi hacklendi
Abone olİşinden ayrılan bir çalışan ise televizyonun sitesini hackleyerek, yaşanan olayların perde arkasını anlattı.
İSTANBUL TV' DE YAŞANAN OLAYLARIN PERDE ARKASI İstanbul Tv'de
yaşanan bu trajedinin aslında temelleri televizyonun kurulum
aşamasının tamamlanıp televizyon içinde lokal olarak yayına ve
birim müdürlerinin işe başlamasına dayanmaktadır. Sorunun
kaynaklarından en önemlisi İstanbul Büyükşehir Belediye'sine ait
paraların Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna , bacanağı olan kod
adı Selahattin ( Sezai ) ve Erhan Karazlı aracılığıyla İstanbul
Televizyonuna aktarılan paraların daha sonra ; Televizyonda
kullanılan masa sandalye gibi malzemelerin bile fahiş fiyatlarla
yukarıda adı gecen şahısların şirketlerine yaptırılması neticesinde
kendi paravan şirketlere aktarılması , Etibank genel müdürü iken
bankanın feshedilmesinin ardından boşta kalan ve Erhan Karazlı'nın
okul arkadaşı olan İsmail Hakkı Arslan' ın hiç televizyon
yöneticiliğinden anlamadığı halde genel müdür yapılarak göreve
getirilmesi ve birim müdürlerinin bunu fırsat bilerek kendi
çıkarları doğrultusunda İsmail Hakkı Arslan'ı kötü niyetli olarak
kullanması ve yine bu sebeplerden dolayı dayanamayarak yayına
geçildikten 2 ay sonra istifa etmesi ve bu istifa neticesinde
televizyonu Genel Müdürsüz bırakması , Eli çabuk albuz ve başında
bulunduğu program ekibinin çalışmayan ve hiç şirkete uğramayan
ayrıca isten de anlamayan elemanlarına gereksiz ödeme yapılması ,
Türkiye televizyon tarihinde ilk kez İstanbul tv de bulunan ikinci
program servisi olan ven grubunun hiç şirkete uğramayan ve adı sanı
bilinmeyen elemanlarına para ödenmesi ve yapılan her programın her
iki program ekibi tarafından da aynı şekilde yapılması ve bunun
neticesinde şişirilen kadroyla toplam program ekibin sayısının 100'
u asması ve bu şişirilmiş kadroyla yayın hayatına geçilmesi , Hem
ven prodüksiyonun ortaklarından hem de haber müdürü olan Murat
Başaran'ın gereksiz yere haber kadrosunu 55 kişiye çıkartması ve
14'ü muhabir olan bu kadroya rağmen haber bülteninin içinde yer
alan haberlerin genelde haber ajanslarından alınması , Özellikle
Haber müdürü Murat Başaran'ın , sürekli değişen program
müdürlerinin , muhasebe müdürü Adnan Gün ve diğer muhasebe çalışanı
Metin Alacan ( Erhan Karazlı'nın eski elemanı ) ve ablası aynı
zamanda Erhan Karazlı'nın sekreteri olan ve şoför iken idari işler
müdürü olan ve maaş bile verilemeyen şirkette yeni araba sahibi
olan Soner Yılmaz tarafından televizyon olanak ve imkanlarının
kendi çıkarları ve keyifleri doğrultusunda kullanılması , Yerel bir
televizyon kanalı olarak yayın hayatına geçirilmesi planlanan
İstanbul televizyonunun program ve haber kadrolarının bu denli
şişirilmesi neticesinde teknik kadronun da gelen talepleri
karşılayabilmesi için eleman sayısının 40 kişiye çıkarılması ,
Birilerine müdürlük vermek adına reklam ve tanıtım departmanlarının
ayrı ayrı tutularak yine eleman ve para israfı yapılmış ayrıca
yayın hayatına geçilme evresi dahil olmak üzere hiçbir promosyon
çalışması ve yazılı - görsel basında tanıtım yapılmaması ayrıca 3
aylık lokal yayın aşaması da dahil olmak üzere yayına geçildikten 1
ay sonrasına kadar reklam antlaşmalarının yapılmamış olması
İstanbul televizyonun bu aşamaya gelmesinde en belirgin
etkenlerdir. Sonuç olarak İstanbul televizyonu yukarıda belirtilen
genel kadroyla 2003 yılının eylül ayında yayın hayatına geçmiştir.
Yayına geçildikten bir ay sonra yukarıda belirtilen sebeplerden
dolayı maaşlar düzensiz ödenmeye başlanmış ve yaklaşık ikinci
ayında da batma aşamasına gelerek toplam 270 personelin 100 'ünün
işine son verilmiştir. Daha sonra yeni birim müdürlerinin
gelmesiyle kadro tekrar şişirilerek 250 kişiye kadar çıkarılmıştır.
Sorunlar ve düzensiz maaş ödemeleri devam etmiş ve şirket yeniden
batma noktasına geldiğinden Ramazan ayı içerisinde çalışan
elemanlardan haber merkezi , reklam servisi , program servisi ,
tanıtım servisi birim müdürleriyle birlikte yaklaşık olarak 200'ü
aşkın kişi maaş alacakları ödenmeksizin işten çıkarılmıştır. Şu an
ise büyük hayallerle yayın hayatına başlayan ve onlarca kişiye iş
imkanı sağlayan İstanbul Televizyonu ; maaş alamadıkları halde
muhasebe personelinin ve bazı şirket çalışanlarının maaşlarını tam
olarak aldığı gerekçesiyle bir haftayı aşkın süredir işine devam
eden ve evlerine gitmeyerek şirkette yatma eyleminde bulunan 24
kişilik teknik kadrosuyla yayın hayatına devam etmeye çalışıyor.
İstanbul TV mağdurlarından..