İstanbul Konseyi toplantısı yapıldı
Abone olİstanbul Ticaret Odası'nda bir yıllık aradan sonra gerçekleştirilen İstanbul Konseyi Toplantısı'nda kentin yetkilileri İstanbul'un sorunlarını masaya yatırdılar.
İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul'la ilgili konuları
hallederken daha çabuk davranacak mekanizmalara ihtiyaç bulunduğunu
belirterek, ''Böyle bir sistemde prangaları ayaklarınızın altına
dolaştıracaksınız, ondan sonra da 'gel bunun altından çık'
diyeceksiniz. İstanbul bu yapıyla dünya şehri olamaz'' dedi. Vali
Güler, İstanbul Ticaret Odası'nda bir yıllık aradan sonra
gerçekleştirilen İstanbul Konseyi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada,
Türkiye'nin AB'den müzakere tarihi aldığını hatırlatarak, ''Bundan
sonra artık AB'ye tam üyelik yolundaki bir ülkenin insanları,
yöneticileri, kurumları olarak davranmak gibi daha ağır bir yükün
üzerimize geldiğinin bilincinde olmalıyız. AB'ye biz gireceğiz,
sorumluluğu hep birlikte üzerimize almak zorundayız'' diye konuştu.
Türkiye'nin çıkmazları olduğunu ve bunların aşılabilmesi için 2005
yılının ilk 6 ayında yapısal reformların bitirilmesi gerektiğini
ifade eden Güler, Çin'e yaptığı resmi ziyaretteki izlenimlerini
anlattı. Vali Güler, şunları söyledi: ''Orada gördüklerimiz bizleri
şaşırttı. İnsanlar orada çok daha çabuk kararlar verip, çok daha
kısa sürede uyguluyorlar. Ve ülkenin geleceği açısından da kamu
yararının gerektirdiği konularda çok daha çabuk davranabiliyorlar.
Kentlerini bir dünya şehri haline getirmişler. Orada tabii ki
yönetimin getirdiği bazı avantajlar var. Ama demokratik bir ortamda
bunu yapmanın da belirli bir prosedürü var.'' ''GÖBEĞİM ÇATLADI''
Vali Güler, ''İstanbul'la ilgili konuları hallederken daha çabuk
davranacak mekanizmalara ihtiyaç bulunduğuna'' dikkat çekerek,
şunları kaydetti: ''Bu mekanizmalar kolay değil. Yani siz 186
günlük bir ihale sürecinde neyi çözeceksiniz? Tarihi eserlerin,
kültürel mirasın korunması anlamında, kurumları, şahısları
suçlamıyorum ama sistem böyle. 3 sene süren tarihi bir eserin
onarımı prosedürüne can dayanmaz. Ben 52 okulu ihale edene kadar
göbeğim çatladı. 2004 yılında da Kamu İhale Kurulu'ndan büyük ihale
getirmeyi başaran tek il durumundayız. Böyle bir sistemde
prangaları ayaklarınızın altına dolaştıracaksınız, ondan sonra da
'gel bunun altından çık' diyeceksiniz. İstanbul bu yapıyla dünya
şehri olamaz. Bu yapının Kamu Yönetimi Temel Kanunu ile
değiştirilmesi lazım, değişiyor da...'' ''PAMUK ELLER CEBE'' Güler
yeni kanuni düzenlemelerin bir an önce çıkarılması gerektiğini
belirterek, ''Kararları burada alıp sonuçlandıracak bir yapıyı
önümüze getirmemiz lazım. İstanbul'da yaşamanın bedelinin
İstanbullular tarafından ödenmesi lazım. 'Pamuk eller cebe' olmadan
bu işin altından kalkmak mümkün değil. İstanbulluluk bilinci güzel
ama İstanbul'daki projelere İstanbullular'ın katkıda bulunması
lazım'' şeklinde konuştu. Bu konuda sadece merkezi hükümetten
gelecek paraya bel bağlamanın doğru olmadığını da vurgulayan Güler,
şöyle devam etti: ''Sadece merkezi hükümetten para gelecekse
merkezi hükümetten gelecekleri size söyleyeyim; 2005 yılı
programında Türkiye'deki 3 bin 555 uygulanmakta olan projenin
397'si İstanbul'da. Ve Türkiye'deki projelerin toplamı 196
katrilyon lira. Bunun İstanbul'a düşen payı 16.4 katrilyon. 2005
yılına düşen payı da 2.1 katrilyon lira. Bu parayla İstanbul'u
dünya şehri yapmak mümkün mü? Değil. Bu tabii bir mentalite
meselesidir. Bunu kafamıza iyice yerleştireceğiz. AB'nin
gerektirdiği davranışları, kurumlar, yönetimler kendileri açısından
belli bir plan içinde uygulamak durumunda.'' Güler, İstanbul'u
dünya kenti yapabilmenin İstanbul'un yaşanabilir bir kent haline
gelmesinden geçtiğini de belirterek, bu konuda herkesin elbirliği
içinde çalışması gerektiğini sözlerine ekledi. BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE
BAŞKANI TOPBAŞ İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da
''Türkiye'yi AB'ye taşıyacak kent İstanbul'dur. İstanbul'un genetik
haritası buna uygundur. Bizim üzerimize düşen, bu servetin
üzerindeki külleri üflemektir'' dedi. İstanbul'a yapılan olumlu ya
da olumsuz her şeyin Türkiye'de etkisinin çok çabuk ortaya
çıktığını dile getiren Topbaş, bir dünya kenti olan İstanbul'da
yapılacak olumlu çalışmaların Anadolu'yu da olumlu yönde
etkileyeceğini vurguladı. Topbaş, AB müzakere sürecinde İstanbul'a
önemli görevler düştüğünü de vurgulayarak, katılımcı sivil yerel
yönetim anlayışını hayata geçirmek için çalışmalarını
yoğunlaştıracaklarını belirtti. Kongre turizmi açısından
İstanbul'un önemli ve bakir bir kent olduğunu dile getiren Topbaş,
belediyenin projeleri konusunda bilgi verdi. NARGİLECİLER
SÜLEYMANİYE'YE... Topbaş, Karaköy bölgesini turizme kazandırmak
istediklerini kaydederek, Tophane'deki nargile dükkanlarını da
Süleymaniye Doğumevi'nin önündeki dükkanlara taşıyacaklarını
sözlerine ekledi. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Mehmet Yıldırım da
Türkiye'yi AB'ye taşıyacak kentin İstanbul olduğunu belirterek,
İstanbul'un nüfusunun 7 AB ülkesinin nüfusuna eşit olduğunu, bu
nedenle İstanbul'a AB müzakere sürecinde önemli görevler düştüğünü
söyledi. İstanbul'un bu yıl NATO Zirvesi gibi önemli
organizasyonlara evsahipliği yaparak bunlardan başarı ile çıktığını
ifade eden Yıldırım, 2005 yılında da Avrupa Şampiyonlar Ligi
finalinin ve Formula 1 yarışlarının da İstanbul'da
gerçekleştirileceğini anımsattı. Yıldırım, ''AB müzakere sürecinde,
İstanbul'a 10 milyon turisti getirebilirsek biz bu işi bitiririz
diye düşünüyorum'' dedi.