İstanbul Barosu'ndan Erdoğan'a cevap
Abone olİstanbul Barosu Başkanlığı Çağlayan Adliyesi'ndeki rehin alma eylemi ile ilgili yaptığı açıklamada Başbakan ve Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarına atıfta bulundu.
İstanbul Barosu Başkanlığı, Çağlayan'daki İstanbul
Adalet Sarayı'nda gerçekleşen rehine operasyonunda şehit olan Savcı
Mehmet Selim Kiraz'ın ölümüyle ilgili açıklama yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Erdoğan'ın eylemcilerin avukat
giysileri ile Adliye'ye girdiği yönündeki açıklamaları ve
Başbakan'ın yeni güvenlik düzenlemeleri sinyali vermesine atıfta
bulunan İstanbul Barosu "bir takım medya organlarında olayın
sıcaklığı içinde olaydan avukatları, onların adliyeye giriş
biçimlerini sorumlu tutmaya yönelen haksız ithamları ve kara
propagandayı kabul etmek mümkün değildir. Saldırganlar avukat
değillerdir ve bu bir terör eylemidir." dedi.
Baro'dan yapılan açıklama şöyle:
"Öncelikle Cumhuriyet savcımızı, meslektaşımızı yitirmemiz
sebebiyle çok üzgün olduğumuzu belirtmek isteriz. Hukuk camiasının
ve milletimizin başı sağolsun. Bu bir terör eylemidir. Bir
meslektaşımıza ve dolayısıyla hepimize yönelen bu saldırıyı
şiddetle kınıyoruz. Bilinmesini isteriz ki, gerek İstanbul Barosu
başkanı gerekse baromuz mensubu avukat meslektaşlarımız bu süreçte
müzakereler sırasında olayın kan dökülmeden sona ermesi için
olağanüstü bir çaba sarfetmişlerdir.
Ancak daha henüz meslektaşımızın acısını bile yaşamamıza izin
verilmeden, bir takım medya organlarında olayın sıcaklığı içinde
olaydan avukatları, onların adliyeye giriş biçimlerini sorumlu
tutmaya yönelen haksız ithamları ve kara propagandayı kabul etmek
mümkün değildir. Saldırganlar avukat değillerdir ve bu bir terör
eylemidir. Varlık sebebi hukukun üstünlüğünü, hak ve özgürlükleri
korumak olan avukatların bu müessif olaydan hareketle hedef haline
getirilmesi, sorumlu tutulmaya çalışılması kabul edilemez. Bu
anlamda biz avukatlar her türlü teröre ve şiddete karşı olduğumuz
gibi, meslektaşlarımızın, hukuk camiasının içinde ve yanındayız.
TCK 6. maddeye göre, avukatların da tıpkı hâkim ve savcılar gibi
yargı görevi yapan kişiler olduğu unutulmamalıdır. Bu anlamda
avukatlar hukukun, adaletin ve adliyenin ayrılmaz bir parçasıdır.
Bu gerçekler ışığında herkesin açıklamalarında çok dikkatli ve
soğukkanlı olması, eksik ve yanlış bir takım bilgilerle hukuk
camiasının kenetlenmesine zarar verebilecek, bütün bir avukat
camiasını rencide edebilecek haksız ve zamansız açıklamalarda
bulunulmaması gerekir. Hepimizi ilgilendiren adliyelerin güvenlik
sorunu ortak bir akıl ve diyalog çerçevesinde ele alınmalıdır.
Şimdi birlik zamanıdır."