İsrail'in Kürdistan planının arkasındaki üç neden
Abone olIRAK 'ta yapılan Kürt referandumu sonrası herkesin merak ettiği soru bu Kürdistan kurulacak mı? Kürdistan'ı destekleyen tek devlet ise İsrail...Emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ İsrail'in planlarını tek tek anlattı.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başkanı Mesut
Barzani'nin tüm uyarılara rağmen yaptığı gayrimeşru referandum
sonrası Kürdistan tartışması ve İsrail unsuru gündeme
oturdu.
Referandum kararında İsrail'in parmağının olduğu yapılan referandumdan sonra kutlamaların İsrail bayrağıyla yapılmasıyla da ortaya çıktı. Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan da yaptığı açıklamada ''geçmişte İsrail'in Mossad'ı onların ileri gelenleri ile işbirliği halindeydi, şimdi yine bu alevlendi. Yeni Lawrence'ler bu defa başarılı olamayacaklardır'' diyerek bu işbirliğe ve Mossad'ın çalışmalarına dikkat çekti.
Peki İsrail'in planı ne? Kürdistan kurulursa bunun İsrail'e faydası ne olacak? Emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ İsrail'in hain planlarını tek tek anlattı.Usta gazeteci Uğur Dündar, emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ'la gündeme ilişkin yaptığı söyleşiyi Sözcü'deki köşesine taşıdı.
İSRAİL PİYON KÜRT DEVLETİNİN KURULMASINI
İSTİYOR
İsrail Kuzey Irak'ta bir Kürt devleti kurulmasını hararetle
destekliyor. Bunun birinci nedeni, Arap denizinde kendisini dört
tarafı kuşatılmış bir ada gibi gören İsrail'in, bir Kürt devletinin
kurulması ve yeni bir güç odağı oluşturulmasıyla
Ortadoğu'daki Arap yapıyı bozmak
istemesidir. Tabii İsrail, silahlandıracağı bu uydu
devlette üsler kurmayı ve onu bölgedeki hasımlarına karşı
kullanmayı hesaplamaktadır. Plana göre piyon Kürt
devleti İran'a karşı İsrail'in operasyon merkezi olacak ve tampon
görevi yapacak. İsrail, Kürt devleti vasıtasıyla Tahran-Şam
koridorunu keserek Hizbullah'a desteği önlemek ve İran'ın bölgedeki
erişimini ve etkisini zayıflatmak istiyor.
İSRAİL KENDİSİNE KARŞI BİR İTTİFAKI ENGELLEMEK
İSTİYOR
İsrail'in Kuzey Irak'ta Kürt devleti kurulmasını
desteklemesinin üçüncü nedeni ise Kürt devletinin Irak'tan
kopmasının bölgede “Balkanizasyon” (küçük-küçük devletler
kurulması) süreci başlatacağı, böylece İsrail'e karşı bir ittifakın
oluşmasının engelleneceği ve İsrail'in güvenlik risklerinin
azalacağı düşüncesidir. Dördüncüsü, Suriye'nin
parçalanmasını ulusal çıkarları açısından zorunlu gören Netanyahu
Hükümeti, PYD'nin kontrolünde Suriye'nin kuzeyinde denize çıkışı
olan bir Kürt devletinin kurulmasını kuvvetle desteklemektedir. Bu
bağlamda, İsrail, Barzani'nin Kuzey Irak Kürt devletini kurmasının
bölgedeki Kürtlerin bağımsızlık motivasyonunu kuvvetlendirmek
suretiyle, PYD'nin hedefini gerçekleştirmesine yardımcı olacağını
hesaplamaktadır.
TOPLUMSAL PATLAMALAR OLABİLİR
Bağdat'ın ültimatomlarından ve bunların Barzani tarafından reddinden sonra Kuzey Irak'ta her an Türkiye'nin ulusal güvenliğini ve Türkmenlerin yaşam haklarını tehdit edebilecek siyasal ve toplumsal patlamalar olabilir. Bu gibi durumların, Irak'ı iç savaşa ve bölgeyi kaosa sürüklemeden kontrol altına alınabilmesi için referandum krizinin bir araya getirdiği Türkiye, Irak ve İran hükümetlerinin aralarında devamlı nitelikte istihbarat paylaşımına, danışmaya, işbirliğine ve koordinasyona imkân verecek bir mekanizma kurmaları rasyonel bir hareket olacaktır.
ABD REFERANDUMA NİÇİN KARŞI ÇIKTI?
Trump yönetimi, tartışmalı bölgeler ve Kerkük'ün statüsü nedeniyle Erbil ile Bağdat arasındaki gerilimin kanlı bir mezhep çatışmasına dönüşmesinden endişeye kapıldı. Zira böyle bir çatışma eski başbakan Maliki'nin öncülük ettiği İran'a yakın bloku güçlendirebilir ve Irak yönetiminin tamamen İran kontrolüne geçmesine yol açabilirdi. ABD böyle bir gelişmeyi önlemek için referanduma karşı çıktı.
PYD TÜRKİYE'YLE SAVAŞ İÇİN MODERN SİLAHLARLA
DONATILIYOR
Gerçekte, Kuzey Suriye'de sınırlarımız boyunca Irak'tan başlayarak
Akdeniz'e kadar uzanması öngörülen PYD egemenliğindeki Kürt kuşağı
ile Irak'ta Barzani liderliğinde Kürt devleti kurulması tek bir
projenin ayakları olup ABD'nin Ortadoğu stratejisindeki öncelikli
hedefleridir. Bu bağlamda Trump'ın, PYD'ye verilen desteğin taktik
bir tutum olduğu ve verilen silahların geri alınacağı yolunda
Türkiye'ye verdiği teminat ancak ehliyetsiz kişilerin inanacağı
cinsten bir yalandır. Keza, Pentagon PYD'yi ülkemizle savaş için
modern silahlarla donatırken, Trump'ın Türkiye'yi “stratejik ortak”
olarak tanımlaması da, rüşvet-i kelamdan da öte, muhatabının
zekâsıyla alaya yeltenmekten başka bir şey değildir!.
PYD: SALDIRI OLURSA KARŞISINDA DURURUZ
Terör örgütünden yapılan açıklamada, Kuzey Irak'ta yapılan referanduma değinilerek, “Rojava halkı samimiyetle Güney Kürdistan'a yapılacak herhangi bir saldırı karşında durmaya hazırdır" denildi.