İsraili işte bu sözler dize getirdi
Abone olDışişleri Bakanı Davutoğlu, ABD'li meslekdaşı Clinton'a Türkiye'nin planladığı şu adımı anlatınca, Türkler hemen serbest bırakıldı...
Obama-Erdoğan görüşmesi öncesinde Washington’da Hillary
Clinton’la görüşen Davutoğlu, “Vatandaşlarımızı bırakmazsanız
Netanyahu’dan başlayarak İsrailli yetkilileri Türk mahkemelerinde
yargılarız” dedi.. Milliyet Gazetesi'nden Aslı Aydıntaşbaş o
diyalogları yazdı:
Pazartesi günü Mavi Marmara gemisine kanlı baskın sonrasında
Türkiye ve İsrail arasında hızla tırmanan ucu açık gerilim,
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Washington’da ABD’li muadili
Hillary Clinton’la yaptığı 2,5 saatlik görüşme sonrasında İsrail’in
geri adım atmasıyla bir nebze ‘yönetilebilir’ hale geldi.
Başbakan Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Barack Obama arasındaki
kritik telefon konuşmasının hemen öncesinde gerçekleşen görüşmede,
Türk tarafı ABD’ye İsrail tarafından tutuklanan tüm Türk
vatandaşları bırakılmazsa Ankara’nın İsrail’deki büyükelçiliğini
tamamen kapatacağını ve Başbakan Binyamin Netanyahu da dahil olmak
üzere Mavi Marmara baskınının faillerini Türk mahkemelerinde
yargılayacağını bildirdi.
İsrail’in meşruiyeti açısından bunun ciddi bir uluslararası kriz
yaratacağını düşünen ABD tarafı, bunun üzerine İsrail Başbakanı
Netanyahu ile görüşerek esir Türklerin bırakılmasını istedi. Aynı
talep, eşzamanlı olarak Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban
Ki-moon’dan da geldi. Böylece İsrail’in geri adım atmasına neden
olan uluslararası baskı mekanizması kuruldu. İşte krizin en sıcak
saatlerinde Davutoğlu ve Clinton arasında yaşanan diyalog şöyle
gerçekleşti:
Davutoğlu: (Gazze’deki sorun ve Mavi Marmara
baskınının hukuksuzluğunu anlattıktan sonra) Siz de annesiniz.
Bunu anlamanız lazım. Biz yüzyıllar boyu Rusya ile hasmane
ilişkiler, yıllar boyu Yunanistan’la sıkıntılar yaşadık. Ama ne
Rusya, ne Yunanistan o en sıkıntılı dönemlerde bile bunu yapmadı.
İlk kez iradi olarak bir ülke vatandaşımızı öldürüyor.
Clinton: Duygusal olmanızı anlıyorum. Ama önemli
olan bu noktada bir diplomatik çözüm bulabilmek. Şimdi ne
yapabiliriz?
Davutoğlu: Taleplerimiz var. Öncelikle
tutukluların derhal teslim edilmesini istiyoruz. 24 saat içinde ve
kimse kalmayacak şekilde.
Ayrıca olayla ilgili bağımsız bir soruşturma talebimiz var.
Aileler ve mağdurların tazminat taleplerinin de önü kesilmemeli
(İsrail gözaltına alınanlara bu talepten feragat edildiğine
dair bir belge imzalattı.)
Clinton: Peki bu talepleriniz karşılanmadığı
takdirde ne olacak?
Davutoğlu: Bunlar bizim için hayati konular.
İlişkilerimizi tamamen gözden geçireceğiz. Buna İsrail’deki
büyükelçiliği kapatıp diplomatik ilişkimizi tamamen kesmek dahil.
Ayrıca Cumhurbaşkanı ve Başbakan’dan başlayarak bu olayda
sorumluluğu olan tüm İsrailli yetkilileri Türk mahkemelerinde
yargılayabiliriz. Adımlarımız ağır ama cüretkâr olacak.
Clinton: Anlıyorum. (İki müttefik arasında ikili
ilişkilerin tamamen kesilmesinin doğru olmadığını
belirtiyor.)
Bu diyalogdan sonra Davutoğlu, Clinton görüşmesinden bir ara
çıkarak ABD’nin tutumunun yumuşadığını, İsrail üzerinde baskı
kurmaya hazır olduklarını bildirmek için, Obama görüşmesine
hazırlanan Başbakan Erdoğan’ı arıyor. Erdoğan da Obama’yla
görüşmesinde aynı şartları dile getirerek, ayrıca ‘Türk
vatandaşlarının İsrail’de sorgulanmasına izin
vermeyeceğiz’ diyor. Görüşme esnasında İsrail tutuklu
Türklerin bırakılacağını açıklıyor.
Toplantıya katılan yetkililer, Davutoğlu’nun pazartesi gecesi New
York’ta İsrail’i kınayan Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi
açıklamasını ‘sulandırmak’ için 12 saat diplomatik
mücadele vermesinden hayal kırıklığı yaşadığını, ancak bir gün
sonra Clinton’la görüşme sonrasında Washington’un tutumundan memnun
kaldığını belirtti.