İsrail'e götürülmüştü Türkiye'ye ait olduğu kanıtlandı! 60 yıl sonra ülkeye dönüyor
Abone olTÜRKİYE'den kaçak yollarla İsrail'e götürüldükten sonra ABD'de bir müzayede evinde satılmak istenen Anadolu topraklarına ait 1700 yıllık ana tanrıça 'Kybele Heykeli', yaklaşık 60 yıl sonra Türkiye'ye getirilecek. Tarih öncesi dönemlerde bolluğun ve bereketin sembolü, koruyucusu olduğuna inanılan heykel, on binlerce kilometre yolculuğunun ardından 12 Aralık'ta İstanbul'da olacak.
Türkiye'den kaçak yollarla İsrail'e götürülen Roma dönemine
ait heykel, burada bir İsrail vatandaşı tarafından satın
alınıp, 2016 yılında ABD'ye götürülmek istenince durum ortaya
çıktı. İsrail makamları, eserin Anadolu kökenli olduğunun
bildirilmesi üzerine, Türkiye'ye eserin fotoğraflarını gönderdi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Amerika'da bir müzayede evinde satışa
çıkarılmak istenen heykelin Anadolu'ya ait olduğunu bildirerek,
satışın durdurulmasını talep etti.
Eseri elinde bulunduran kişi, kendisine ait olduğunu ileri sürdüğü
heykelle ilgili Amerika'da mahkemeye başvurdu. Kültür ve
Turizm Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Türkiye’nin New York
Başkonsolosluğu da 'Kybele'nin iadesi konusundaki karşı iddialarını
mahkemeye taşıdı.
Yol çalışmasında bulunmuş
Bu sırada Türkiye'de, eserin Anadolu'ya ait olduğunu kanıtlamaya
yönelik çalışmalar sürdü. Bu kapsamda yapılan çalışmalarda
heykelin, 1964 yılında Afyonkarahisar’da yapılan bir yol
çalışmasında bulunan ve kent müzesinde sergilenen 'Kovalık
Eserleri'ne tipolojik benzerliği saptandı. Afyonkarahisar
Müzesi Müdürlüğünce eserlerin bulunduğu düşünülen bölgede
1960-1970’li yıllarda yaşayan kişilerin bilgisine
başvuruldu. Bu kişiler, kültür varlığı kaçakçılığı yaptığı
belirlenen bir kişinin 1960’lı yıllarda bölgede bulunduğunu ve
köylerinde kaçak kazı yapan bir kişiden kültür varlığı satın
aldığını belirtti. Ayrıca köylülerden birisi, heykeli, fotoğrafını
görmeden tarif etti ve kaçırılan 'Kybele'yi diğer benzer
heykel fotoğrafları arasından teşhis etti.
Heykelin Türkiye'ye ait olduğu kanıtlandı
Heykelin ortaya çıkarıldığı yıllarda Afyonkarahisar Müzesi Müdürü
olarak görev yapan merhum Hasan Tahsin Uçankuş'un arşivi de
uzmanlarca incelendi. İncelemede Afyonkarahisar’daki tarihi eser
kaçakçılığının, o dönem Konya’da oturan bir kişi ile ilişkili
olabileceği saptandı. Bu kişinin de Afyonkarahisar'daki tanık
ifadesinde adı geçen kişiyle aynı olduğu belirlendi. Konya
Müzesi Müdürlüğünce bulunan savcılık belgelerinde de
Afyonkarahisar’da söz konusu bölgede kaçakçılık eylemlerinin
olduğunu ortaya koydu. Bilimsel kanıtlar ve eserin ortaya
çıkarıldığı yıllarda bölgede yaşayan görgü tanıklarının ifadeleri
ile Afyonkarahisar’daki kaçakçılık olaylarına ilişkin belgeler ile
'Kybele Heykeli'nin Türkiye’ye ait olduğu kanıtlanmış oldu.
12 Aralık'ta İstanbul'da
Türkiye’nin hızlı ve titiz takibi sonucunda Amerika’da dava
görülmeye başlanmadan eser sahibi heykeli uzlaşmacı bir tavır
göstererek Türkiye’ye iade etmeyi kabul etti. Türkiye’den kaçak
yollarla İsrail’e götürülerek satın alınan ve İsrailli vatandaş
tarafından Amerika'da müzayede evinde satılmak istenen 'Kybele', on
binlerce kilometre yolculuğunun ardından Türkiye'ye ulaşacak. 1700
yıllık 'Kybele Heykeli' Türk Hava Yolları tarafından
Amerika'dan ücretsiz taşınarak 12 Aralık’ta İstanbul'a
getirilecek. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un
tanıtımını 13 Aralık’ta yapacağı heykel İstanbul Arkeoloji
Müzesinde sergilenecek. Bir adak heykeli olan 'Kybele', daha
sonra Afyonkarahisar’a yeni yapılacak müzeye taşınacak.
Kybele heykeli
Kybele, prehistorik dönemlerden itibaren Akdeniz Havzası’nda
özellikle Anadolu’da bereket ve bolluğun sembolü ve koruyucusu ana
tanrıça olarak tapınım görür. Kybele’nin iki yanındaki
aslanlar ana tanrıçanın doğa ve hayvanlar üzerindeki hâkimiyetini
gösterir. Antik dönem sosyal ve dini yaşamında kişilerin olmuş ya
da olmasını diledikleri istekleriyle ilgili ya da inandıkları
tanrısal varlığı onurlandırmak üzere tanrı ya da tanrıçalara adak
sunmaları yaygın bir gelenektir. Tanrıyı onurlandırmak üzere
tapınaklar ya da kutsal alanlara sunulan materyaller ‘adak objesi’
olarak değerlendirilir. Kişinin sosyal ve ekonomik statüsüne
göre adak objeleri basit bir taş parçasından gösterişli bir heykele
kadar çok çeşitlilik gösterir. Yazıtında da yer aldığı üzere
Sideropolisli Asklepiades’ın Oniki Tanrı Ana’ya sunduğu bu Kybele
Heykeli bir adak heykelidir. Heykelin kaidesinde bulunan
yazıt bölümünde "Hermeios’un oğlu Sideropolis’li Asklepiades adağı
Oniki Tanrı Ana’ya dikti" ifadesi yer alıyor.