İsrail'de darbe hazırlıkları
Abone ol'Ateş olmayan yerden duman çıkmaz' sözü İsrail'de revaçta. Son yıllarda yaşanan olaylar darbeye söylentilerini artırdı. Taha Kıvanç yazdı.
Yeni Şafak yazarlarından Taha Kıvanç İsrail'de şahinlerin darbe
girişimlerini İsrailli yazar Barry Chamish'in sözlerini analiz
etti. Son yılarda yaşanan gelişmeleri Darbe mi, yoksa başka
şey mi? yazısıyla dile getirdi.
Şu girişi bir okuyun da sonra oturup konuşalım:
“İzlenen politikalar yüzünden ülkenin içine düştüğü açmaz, silâhlı
kuvvetler ile istihbarat örgütünü radikal arayışlara sevk etmiş
bulunuyor. Plan hazırlandı bile: Altı tanktan oluşan bir öncü
kuvvet Meclis girişindeki engelleri ortadan kaldıracak ve bina
askerlerle kuşatılacak... İçeride bulunanlara binayı boşaltmaları
için yirmi dakika süre tanınacak... Piyadeler eşliğinde bir tank da
iki kilometre ötedeki radyo ve televizyon binasını teslim
alacak...”
Plan bundan ötesini de öngörüyor: “Ele geçirilen radyo istasyonları
ve televizyon kanalları halkı Meclis önünde toplanmaya dâvet
edecek... Başkent halkından en az 100 bin kişinin bekleşen
askerlere katılacağı hesap ediliyor... Destekçi sayısı yarım günde
250 bine çıkabilir... İşte o zaman, askerî yönetim ilân
edilecek...”
Bu satırları okuduğunuzda paniğe kapılmışsanız, yanlış bir iş
yapmış olursunuz. Silâhlı kuvvetlerin idareye el koyma girişimi
beklentisi bizden biraz uzakça bir ülkeyle ilgili. İsrailli yazar
Barry Chamish, bir süreden beri bütün gücüyle, “İsrail’de darbe
hazırlığı var” diye bağırıp duruyor. Dediklerine fazla kulak
verilen biri değil o, hatta ‘komplocu’ deyip gülenler de oluyor.
Buna rağmen, ABD’de ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde kendisini
dinlemek üzere toplantı düzenleyenler çıkıyor. Kitapları da baskı
üzerine baskı yapıyor...
İsrail’de darbe olur mu? Generaller akıllarını kaybetmedilerse
olacağını sanmıyorum ben. Bugüne kadar İsrail’in aldığı sınırlı
desteğin en önemli sebeplerinden biri, rejimin ‘demokratik’ olma
iddiası... Hatta, ülke içinde sayılan topraklarda yaşayan Arapların
bile temsilcileri Knesset’te yer alıyor... Bir darbe o görüntüyü
tuzla buz edecektir. Bu sebeple, Ariel Sharon’un yaptıklarından
mutlu olmayanlar, işi ‘darbe’ noktasına götürmeden halletmeyi
tercih ederler... Bu yüzden de, İsrail ve komşularının şu yakın
zamanlarda iyice huzursuz olacağını sanıyorum...
Chamish, “Darbe olacak” beklentisini şu stratejik değerlendirmeye
dayandırıyor: “İsrail Silâhlı Kuvvetleri (IDF) ile iç ve dış
istihbarat örgütleri aynı sonuca vardılar: Gazze’den çekilme planı
İsrail için bir güvenlik zaafı teşkil edecektir; çekiliş bittiğinde
İsrail güney kıyılarını korumaktan âciz hale düşecektir de ondan...
Bu da ülkenin parçalanması yolunda ilk adım sayılabilir...”
Sözün kısası, İsrail’de Sharon’un aldığı kararlardan mutlu olmayan
odaklar var ve bunlar ülkenin parçalanmasıyla sonuçlanacağı
iddiasıyla gerekirse idareye el koymaya da kararlı... Chamish
iddialı: “Bugünküne benzer sinyalleri birkaç yıl önce de alıyordum.
O zaman, sorun, dönemin başbakanı Ehud Barak’ın Camp David’te
Filistin taleplerine boyun eğmesiydi; o zaman da, belli odaklar,
bunun İsrail devletinin sonu olacağı değerlendirmesiyle darbe
hazırlığına başlamışlardı. Ben de, üst rütbeli bir subaydan
öğrendiğim hazırlığı okurlarıma duyurmuştum. Bir yıl sonra, AP
ajansı, o dönemle ilgili olarak, tam da benim yazdığım türden
darbemsi bir girişim hazırlandığını teyit etti.”
İlk bakışta, ‘darbe’ sözcüğünün telâffuzu bile kulağa garip
geliyor. Ancak, İngiltere’de, IRA terörüyle en keskin mücadelenin
sürdüğü dönemde, hem de kraliyet ailesiyle akraba Lord
Mountbatten’in bir silâhlı kalkışma planladığı da biliniyor. Lord
Mountbatten’in başarısını engelleyen, kendisinin de bir terör
olayında hayatını kaybetmesi olmuştu... Darbecilerin bazen böyle
garip âkıbetleri olabiliyor...
Sharon kendisine karşı cephe oluştuğunu fark etmiş. “Ülkenin
öndegelen bütün istihbarat ve askerî sorumlularını görevden
almasının sebebi bu” diyor Chamish. Genelkurmay başkanı Gen. Moshe
Yaalon, İçistihbarat başkanı Avi Dichter’i kapının önüne koymuş
Sharon... Albay Effie Eitam Ulusal Dinî Parti’nin lideri ve Knesset
Dışişleri ve Güvenlik Komisyonu üyesiymiş; o da aynı sebeple
liderliğini kaybetmiş...
Bu bilgileri okurken insan gözlerine inanamıyor...
Barry Chamish İsrail’de ‘yazılmayanları yazan yazar’ olarak
tanınıyor... Kendisinden daha önce de burada söz edip önemli
olaylara getirdiği farklı yorumları aktarmıştım. Biri, dönemin
başbakanı İzak Rabin suikastıydı: 1995 sonlarında Yigal Amir adlı
bir genç tarafından öldürüldü Rabin, o genç yargılandı, mahkum oldu
ve cezaevinde bugün... Ancak, Chamish, polis soruşturmasına ve
otopsi raporuna dayanarak, Amir’in bulunduğu yerden açtılan ateşle
suikastı gerçekleştiremeyeceği iddiasında; ona göre, genç kuru sıkı
ateş etti, Rabin’i öldüren kurşun ise yakınlarında bulunan birinin
silâhından çıktı. Kamuoyu yoklamalarına göre, İsrail halkının
yarıdan fazlası, suikastla ilgili devletin verdiği bilgilere
inanmıyormuş...
Başka teorileri de var Chamish’in, İsrail’in Paris büyükelçiliğinde
2002 mayında çıkan yagını da bir şeyleri örtbas etme girişimiyle
açıklıyor sözgelimi. O konuya da girersek bu yazı iyice uzar
endişesindeyim; iyisi mi siz 4 Haziran 2002 tarihli Kulis’i bulup
bir göz atın...
İsrail’de darbe herhalde olmaz, ama başka şeyler pekâlâ olur,
oluyor da... “Darbe olacak” dediği için onu ‘uçuk’ diye yaftalamak
yerine, ihtiyatı elden bırakmayın ve Chamish’in nokta-i nazarını
bütünüyle gözardı etmeyin derim ben...
Yazı: Taha Kıvanç
Kaynak:yenisafak.com.tr