İsrail polisinden flaş Mescid-i Aksa kararı
Abone olİsrail polisi Mescid-i Aksa'nın kapılarına kurduğu elektronik arama dedektörlerini kaldırdı. Öte yandan Kudüs uleması, Harem-i Şerif'e girip girmeme kararını değerlendirecek.
Eski Mescid-i Aksa Müdürü Şeyh Naci Bekirat, sosyal
medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail polisinin arama
dedektörlerini kaldırmaya başladığını ancak kameraları bıraktığını
belirtti. Bekirat, kameraların bırakılmasının taleplerini
karşılamadığını bunu kabul etmeyeceklerini
kaydetti.
İsrail Güvenlik Kabinesi'nin gece geç saatlere kadar süren toplantısının ardından yapılan yazılı açıklamada, "Güvenlik Kabinesi tüm güvenlik birimlerinin tavsiye ettiği üzere metal arama dedektörlerini kaldırarak, bunun yerine ileri teknolojiyi kullanarak başka önlemler almaya karar verdi. Bu şekilde (etrafı surlarla çevrili Kudüs'ün) Eski Şehir bölgesi ve Mescid-i Aksa'da ibadet edenlerin güvenliği sağlanacak." ifadelerine yer verildi.
Söz konusu ileri teknoloji önlemlerin hayata geçirilene kadar "çok sayıda polisin şehre konuşlandırılacağı ve Aksa'ya yapılan ziyaretlerin güvenliğini sağlamak için zaruri adımların atılacağı" belirtilen açıklamada, yeni teknolojik önlemlerin bugünden itibaren 6 ay içinde tamamlanabilmesi için hükümetin 100 milyon Şekel (yaklaşık 28 milyon dolar) ayırdığı bildirdi.
Aksa'nın kapılarına kamyonlarla gelen belediye çalışanları söktükleri dedektörleri götürdü.
İsrail'in Haaretz gazetesine konuşan güvenlik kabinesi
üyelerinden ismini açıklamayan bir yetkili, "İsrail'in Mescid-i
Aksa'daki statükoyu korumaya niyetli olduğunu" vurguladı.
VAKIF OLARAK SOKAĞI DİNLEYECEĞİZ
Dedektörlerin kaldırıldığı gece saatlerinde Harem-i Şerif'in
Aslanlı (Esbat) kapısında gazetecilere açıklama yapan Aksa
imamlarından Şeyh Raid Dâna, sahadaki durumun henüz netlik
kazanmadığını söyledi. Dâna, "Metal arama dedektörleri kaldırıldı
ancak sunulan alternatifin ne olduğunu bilmiyoruz." diye
konuştu.
Mescid-i Aksa Vakfı yetkililerinin siyasi liderlerle birlikte sabah
saatlerinde bir değerlendirme toplantısı yapacağını belirten Dâna,
nasıl bir adım atılacağına bu toplantıda karar vereceğini
kaydetti.
Toplantıda alınacak kararın sokaktaki halkın kararı olacağını ifade
eden Dâna, "Biz vakıf olarak sokağı dinleyeceğiz. Eğer sokak evet
derse biz de evet diyeceğiz. Yok eğer hayır derse biz de hayır
diyeceğiz." ifadelerini kulandı.
CEMAAT SABAH NAMAZINI KAPIDA KILDI
Öte yandan cemaat sabah namazını yine içeri girmeyerek Mescid-i
Aksa'nın kapısında kıldı.
Namazın ardından AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Mescid-i
Aksa Vakfı Basın Sözcücü Firas Dibs, Kudüs Müftüsü Muhammed
Hüseyni, Mescid-i Aksa Müdürü Ömer Kisvani ve diğer vakıf
yetkililerinin sabah saat 8'de bir toplantı yapacaklarını
söyledi.
Dibs, "Şu anda kapıda arama dedektörleri ve kamera gözükmüyor,
hepsi kaldırıldı. Kudüs halkı ulemanın bu sabahki toplantıda ne
karar vereceğine kulak kesilmiş durumda. Zannediyorum ulema bugün
Aksa'ya girme kararı alacak." diye konuştu.
Müslümanlar Aksa'ya girmeye karar verirse bu sabah kılınan namaz,
dedektörleri protesto etmek için kapıda kılınan son namaz
olacak.
Öte yandan İsrail polisi, Kudüs'ün Aslanlı (Esbat) kapısında toplanan Filistinli gençlere gözyaşartıcı gaz ve ses bombalarıyla müdahale etti. Filistinli gençlerle polis arasında yaşanan çatışmalar şehrin çevresinde sürüyor.
İSRAİL POLİSİ 3 FİLİSTİNLİYİ ÖLDÜRMÜŞTÜ
İsrail polisi, 14 Temmuz Cuma günü Mescid-i Aksa'da silahlı saldırıda bulunduğunu iddia ettiği 3 Filistinliyi öldürmüş, olayda yaralanan 2 İsrail polisinin ise kaldırıldıkları hastanede öldüğünü açıklamıştı. Olayın ardından Mescid-i Aksa'yı ibadete kapatan İsrail güçleri, Harem-i Şerif'in iki kapısını pazar günü açmış, ancak kapılara metal arama dedektörleri yerleştirmişti.
İsrail, Mescid-i Aksa'nın kapılarına kurduğu metal dedektörler vasıtasıyla Aksa Vakfınca kontrol edilen Harem-i Şerif'te egemenlik sağlamak istiyor. Filistin halkı, metal dedektörlerin güvenlik gerekçesiyle değil Aksa üzerinde hakimiyet kurma amaçlı olduğunu düşünüyor.
İsrail'in, Aksa'yı yönetme hakkını resmi olarak tanıdığı Aksa Vakfına danışmadan attığı bu tek taraflı adımın kabulü halinde bunu daha ileri adımların takip edeceğini belirten Filistinliler, böylece Aksa'nın zamansal ve mekansal olarak bölünüp Yahudilere tahsisinden ve ellerinden alınmasından endişe ediyordu.