İsrail Cumhurbaşkanı'ndan olay itiraf!
Abone olİsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin, "İsrail toplumunun hasta olduğunu ve bunu tedavi etmemiz gerektiğini itiraf etmenin zamanı geldi" dedi.
İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin'den itiraf gibi bir
açıklama geldi.
Rivlin, İsrail toplumunun hasta olduğunu söylediği
açıklamasında bu hastalığın 'tedavi edilmesinin şart olduğunu' dile
getirdi.
"TÜM ALANLARA NÜFUZ ETMİŞ DURUMDA"
Rivlin, İsrail Bilim Akademisin'de düzenlenen "Yabancı Düşmanlığı
ve Başkasını Kabullenme" konferansında yaptığı konuşmada,
"İsrail'deki Araplar ve Yahudiler arasındaki gerginlik rekor
seviyelere ulaştı. Farklı taraflar arasındaki ilişkiler ise en
düşük seviyede seyrediyor. Şiddet hastalığı sadece belli bir
kesimle sınırlı değil, tüm alanlara nüfuz etmiş durumda"
ifadelerini kullandı.
Facebook'ta "belli bir grubun görüşüne tam olarak uymayan bir
paylaşımda bulunduğunda kendisinin de sözlü tacize uğradığını" dile
getiren Rivlin, "İsrail toplumunun hasta olduğunu ve bunu tedavi
etmemiz gerektiğini itiraf etmenin zamanı geldi" diye konuştu.
İsrailli akademisyenlerin, şiddetin azaltılmasında çok önemli bir yerinin olduğunu düşündüğünü anlatan Rivlin, şunları kaydetti:
"BİZLER İNSAN OLMAYI UNUTTUK MU?"
"Her iki taraftan da şok edici şiddet olaylarına şahit olduk.
Futbol stadlarında olduğu kadar akademide de şiddet var. Sosyal
medyada, hastanelerde ve okullarda da şiddet var. Martin Buber'ın
sözlerini özetleyerek, 'Bizler Yahudi olmayı unuttuk mu?' diye
sormayacağım. Bunun yerine, 'İnsan olmayı mı unuttuk?' diye
soracağım. Nasıl konuşulabileceğini mi unuttuk? İsrailli
akademisyenlerin, toplumdaki şiddeti azaltmada çok önemli bir rolü
olduğunu düşünüyorum."
Batı Şeria'da 12 Haziran'da kaybolan 3 Yahudi yerleşimcinin 18
gün sonra ölü bulunmasının ardından Filistinli genç Muhammed Ebu
Hudayr, 2 Temmuz'da Yahudi yerleşimciler tarafından kaçırılarak
öldürülmüştü. Hudayr'ın ölümünün ardından Kudüs, ikinci
İntifada'dan bu yana en büyük sokak gösterilerine sahne oluyor.
FİLİSTİN-İSRAİL ASKERLERİ ARASINDA
GERGİNLİK
İsrail'in farklı gerekçelerle, Müslümanların Mescid-i Aksa'ya
girişini yasaklaması ve Yahudi yerleşimcilerin girişine izin
vermesi Filistinlilerle İsrail askerleri arasında sık sık
gerginliğe neden oluyor.
Mescid-i Aksa Külliyesi içerisinde Kıble Mescidi ile Emeviler döneminde inşa edilen Kubbetu's Sahra camisinin yanı sıra müze, medreseler, bahçeler ve büyük avlu bulunuyor. İslam dünyasında Beyt'ul Makdis ve Mescid-i Aksa adları verilen külliye alanı, Müslümanların ilk kıblesi özelliğini taşıyor.
Süleyman Mabedi kalıntılarının külliye alanının altında olduğuna inanan Yahudi yerleşimciler külliye alanı altında kazı çalışmaları yapıyor. Yerleşimciler ve İsrailli yetkililer zaman zaman Aksa Külliyesi içerisine de girerek cami cemaatini ve eğitim gören öğrencileri taciz ediyor. Müslümanların karşı çıktığı bu tür ihlaller nedeniyle Mescid-i Aksa'da sık sık gerginlik yaşanıyor.