İsrail anlaşmasında ne var ne yok
Abone olTürkiye-İsrail arasında sona yaklaşılan anlaşmanın detaylarıyla ilgili hükümet yetkilisi kritik açıklamalar yaptı.
İlişkilerin daha önce normalleşeceğini belirten hükümet
yetkilisi, Gezi ve 17-25 Aralık'ın İsrail'de AK Parti gidiyor
algısını oluşturduğunu söyledi.
Görüşmelerde doğal gaz başlığının olmadığını belirten yetkiliye göre Gazze'ye abluka şartının en önemli koşul.
Milliyet yazarı Serpil Çevikcan Türkiye-İsrail arasında devam eden görüşmelera ilişkin bir hükümet yetkilisinin değerlendirmelerini köşesine taşıdı:
ANLAŞMA OLDUKTAN SONRA ELEŞTİRMEYİN
1) İki ülke ilişkileri çok daha önce normalleşme trendine girebilirdi. Önce Gezi olayları, ardından 17-25 Aralık süreci İsrail’de “Ak Parti gidiyor” görüşüne neden oldu. Mısır’da yaşanan darbenin ardından kendileri açısından güçlü bölgesel bir ittifak bulduklarını sandılar. Sonra da hem İsrail’de hem de Türkiye’de seçimler süreci yaşandı. 7 Haziran’dan sonra, “Tamam, Ak Parti bitti” diye düşündüler. 1 Kasım sonrası artık 4 senelik bir Ak Parti iktidarı olduğunu gördüler.
2) İsrail tarafı söz konusu anlaşmayı kendi sızdırdı. İç
kamuoylarında anlaşmanın nasıl bir reaksiyon alacağını görmeyi
hedefledi.
ÜÇ ŞART DEVAM EDİYOR
3) Görüşmeler sürüyor. Bize verdikleri bir mesaj çok dikkat çekici. “Siz bizi çok sert eleştiriyorsunuz, anlaşma olduktan sonra da devam ederse kaygısındayız” diyorlar. Biz de onlara açık açık, “Anlaşma olması sizi eleştirmeyiz anlamına gelmez. Bu sizin Gazze’ye ve Filistinlilere tavrınıza bağlı. Oraya yapacağınız operasyona tepki veririz, operasyonun sertliğine göre de tepkimiz sertleşir” diyoruz.
4) Bizim baştan beri üç şartımız vardı ve bunlar devam ediyor. Özür koşulu yerine geldi. Şu anda bizim için iki temel konu var: Tazminat ve Gazze’ye abluka konusu. Tazminat meselesinde komisyon çalışması belli bir noktaya ulaştı.
ABLUKA ŞARTI EN ÖNEMLİ KOŞUL
5) Ablukanın kaldırılması en önemli koşullarımızdan biri. Gazze’ye yapacağımız yardımların hiçbir kısıtlama olmadan geçmesi koşulumuzdan taviz vermeyeceğiz. Burada hiçbir kısıtlamayı kabul edemeyiz.
DOĞAL GAZ BAŞLIĞI YOK
6) Hamas liderlerinden El Aruri meselesini kendi kamuoylarına dönük, “Bakın biz bu sonucu aldık” demek için çarpıtarak gündeme getirdiler. Aruri konusu İsrailli yetkililerin yansıttığı çerçevede gerçekleşmedi. Hamas tarafı bizim müzakerelerimizden rahatsız değil. Tam tersine, bu anlaşma olması durumunda Türkiye’nin Filistin’e daha çok ve etkin yardım yapacağını biliyorlar. Artık hemen herkes barış görüşmelerinde Hamas’ın olması gerektiği fikrini kabul ediyor. Hamas masada olmazsa İsrail-Filistin barış müzakerelerinin ne anlamı olacak? Başta ABD de karşıydı ama sonra onlar da bu gerçeği kabul ettiler. Hamas lideri Halid Meşal’in Türkiye’ye ziyaretinin zamanlamasında da özellikli bir durum yok. İlk gelişi değil.
7) Anlaşmada doğal gaz başlığı kesinlikle yok. Bizim için anlaşmanın iki temel öğesi tazminat ve Gazze. Doğal gaz konusunun ilgisi yok. İsrail’in, doğal gazını dünyaya pazarlamak için boru hattının Türkiye’den geçmesinde ricacı olması gerek. Türkiye niye ricacı olsun? Ayrıca doğal gazın çıkarıldığı yerlere ilişkin münhasır ekonomik bölge konusu netleşti mi? Bunlar belli olmadan nasıl olacak?