İslam’da teröre yer yoktur
Abone olCumhurbaşkanı Abdullah Gül, İslamofobi’nin ciddi bir sorun olarak varlığını sürdürmekte olduğunu ifade ederek, "Sevgi, hoşgörü ve uzlaşma d...
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İslamofobi’nin ciddi bir sorun
olarak varlığını sürdürmekte olduğunu ifade ederek, "Sevgi, hoşgörü
ve uzlaşma dini olan İslam ile, maşeri vicdanda mahkum edilen
terörü yan yana getirenlere malzeme veren her türlü sapkınlığa
karşı mücadele etmeliyiz. İslam’da teröre yer yoktur" dedi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)
Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi’nin (İSEDAK) 29.
Bakanlar Toplantısı’na katıldı. Toplantıda yaptığı konuşmada İslam
aleminin geleceğini etkileyebilecek hususları sıralayan
Cumhurbaşkanı Gül, "İlk olarak, Yüce Dinimiz ve Müslümanlarla
ilgili temelsiz önyargıları körükleyen islamofobi ciddi bir sorun
olarak varlığını sürdürmektedir. Bu sorunun devamında, kasıtlı kara
propaganda faaliyetleri kadar, maalesef bir kısım karanlık ruhlu
şahıs ve mahfillerin, mukaddes İslami değerlerimizi, kendi
emellerine alet ederek yürüttükleri şiddet ve terör eylemlerinin
payı da büyüktür. Sevgi, hoşgörü ve uzlaşma dini olan İslam ile,
maşeri vicdanda mahkum edilen terörü yan yana getirenlere malzeme
veren her türlü sapkınlığa karşı mücadele etmeliyiz. Bizim dinimiz,
bir kişiyi haksız yere öldürmekle, bütün insanları öldürmeyi
birbirine eş tutmaktadır. Şunu mutlaka zihinlere ve yüreklere
kazımalıyız. İslam’da teröre yer yoktur. Eğitimsizlik, manevi
boşluk, fakirlik ve gelir adaletsizliği gibi sıkıntıların, bu tür
akımları beslediğini göz ardı etmemeli, bu sorunların üzerine
kararlılıkla gitmeliyiz. İslamofobi ile mücadelede kalplerin ve
zihinlerin kazanılmasını sağlayacak bir diğer önemli husus, İslam
ahlakını en iyi şekilde ekonomik faaliyetlerimize yansıtmaktır.
Üretirken, alırken ve satarken, işimizi en düzgün ve en iyi şekilde
yapmak, Müslümanlarla ilgili menfi algılamaların izalesine şüphesiz
katkı sağlayacaktır" şeklinde konuştu.
"GENÇLİK UYARISI"
Küresel sorunları çözümü için birlikte gayret sarf edilmesinin
önemine değinen Gül, "İklim değişikliği, fakirlik ve örgütlü
suçlarla mücadele, göç, radikalizm, narkotik ve insan kaçakçılığı
gibi küresel sorunlar karşısında daha aktif bir rol oynamamız, hiç
şüphesiz İslam ülkelerinin önünde yeni ekonomik ve ticari fırsatlar
açacaktır. Dünyanın her köşesinde, teknolojideki baş döndürücü
değişime en çabuk ayak uyduranlar gençlerdir. Gençlerimizi
çağımızın rekabetçi şartlarına hazırlarken, kendi değerlerimizin
pekiştirilmesine de özen göstermek zorundayız. Bu kapsamda çok
yönlü ekonomik, sosyal ve kültürel programlara ihtiyaç vardır.
Gençlerimizi küresel gelişmelerin ve akımların pasif takipçileri
olarak yetiştiremeyiz. Kendi topraklarının hamuruyla yoğurulmuş,
yüksek ideallere sahip, yenilikçiliğin peşinde koşan, sadece
tüketen değil, araştıran, üreten ve yeni buluşlar geliştiren
nesiller yetiştirmeliyiz. Tüm bu alanlarda ülkelerimiz arasında
ortak bir anlayış geliştirilmesinin önemine bir kez daha işaret
etmek istiyorum" diye konuştu.
(İHA)