İslam dünyasında rehine tepkisi
Abone olFransa’daki başörtüsü yasağı gerekçesiyle iki gazetecinin kaçırılması İslam dünyasında tepkiyle karşılandı. Gazetecilerin serbest bırakılması için harekete geçildi.
İslam dünyası, Irak’ta kaçırılan George Malbrunot ve Christian
Chesnot isimli iki Fransız gazetecinin serbest bırakılması için
seferber oldu. Fransa Müslümanlarının olaya tepki göstermesinin
ardından İslam ülkelerinden devlet yetkilileri ve dinî liderler de
art arda açıklama yaparak gazetecilerin bırakılmasını istedi. Hamas
ve Müslüman Kardeşler örgütlerinin yanı sıra Pakistan İslami Cemaat
Partisi, Ürdün İslami Hareket Cephesi gibi siyasi partiler Fransız
gazetecilerin kaçırılmasını İslam açısından yanlış bularak kınadı.
İslam dünyasından ilk kez bu derece büyük tepki gelmesinde,
Fransa’nın Irak Savaşı’na karşı çıkmasının ve Ortadoğu’da ABD
politikalarına muhalefet etmesinin etkili olduğu vurgulandı.
Aralarında Türklerin de yer aldığı rehine eylemlerine İslam
dünyasından bu derece tepki gelmemişti. Bunda Fransa’nın bölgede
başlattığı diplomatik girişimlerin de etkili olduğu belirtiliyor.
Dün rehine eylemini kınayan Dışişleri Bakanı Gül ise ‘İslam adına
çok yanlış ve cahilce bir iş yapıldığını, bunun çok tehlikeli bir
süreç olduğunu’ söyledi. Gül, Irak'ta yapılanların İslam'ın
imajının dünyaya anlatılmasını zorlaştırdığını belirtti. İki
Fransız gazeteciyi 20 Ağustos’ta kaçıran grup, Fransa’da devlet
okullarındaki başörtüsü yasağının kaldırılmasını istemiş, aksi
halde rehineleri öldürme tehdidinde bulunmuştu. Fransa hükümeti,
söz konusu yasayı uygulamaktan vazgeçmeyeceğini duyurmuştu. Rehine
eylemi, Fransa’daki Müslümanlar tarafından da kınanmıştı. Bu arada
ABD basınının, ‘iki Fransız gazetecinin kaçırılması, Irak Savaşı’na
karşı çıkan Fransa’nın radikal tehditlerden uzak olmadığını
gösteriyor’ şeklindeki yorumlara yer vermesi dikkat çekti. Irak'ın
önemli dinî örgütlerinden Irak Ulema Heyeti, Fransa'nın Irak
Savaşı'nı önleme konusunda yaptığı girişimleri hatırlatarak
kaçırılan gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını istedi. Örgüt,
Fransa'nın başörtüsünü yasaklayarak büyük bir hata işlediğini;
fakat bir amaca ulaşmak için insan kaçırmanın araç olarak kabul
edilemeyeceğini belirtti. Irak'taki Şii lider Mukteda Sadr'ın
yardımcıları da yasağa karşı Fransızları boykot ya da diplomatik
ilişkileri askıya almak gibi yöntemler uygulanabileceğini
bildirerek, gazetecileri öldürmenin dine aykırı olduğunu ifade
etti. Mısır'daki ünlü El Ezher imamı Şeyh Muhammet Seyit Tantavi de
gazetecilerin rehin alınmasının ‘insan hayatına saygılı olmayı
emreden hoşgörü dini İslam'a aykırı olduğunu’ kaydetti. Bosna
Müftüsü Mustafa Ceriç, Fransız gazetecilerin kaçırılmasının
Avrupa'daki Müslümanların imajına zarar verdiğini belirterek,
gazetecilerin derhal serbest bırakılması istedi. İngiltere İslam
Konseyi de adam kaçırma ve rehineleri öldürme eylemlerinin İslam'a
tümüyle aykırı olduğunu belirtti. Filistinli Hamas örgütü ise
Fransa'nın Filistin ve Irak Savaşı konularında olumlu bir tavır
sergilediğini belirterek, ABD'nin yalnız kalması için Fransız
gazetecilerin serbest bırakılması gerektiğini duyurdu. Filistin
lideri Arafat da Filistin halkı adına gazetecilerin serbest
bırakılmasını istedi. Ürdün meclisinde 17 üyeye sahip İslami
Hareket Cephesi, gazetecilerin serbest bırakılmasının Irak davası
ve Fransa'daki Müslümanlar için büyük bir hizmet olacağını
bildirdi. İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Hamid Riza Asefi de
İslam ilkelerinin kaçırma eylemini onaylamadığını belirterek,
eylemi kınadı. Fransa ise diplomatik girişimlerini sürdürüyor.
Almanya ve Rusya liderleriyle Soçi'de bir araya gelen Fransa
Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, gazetecilerin serbest bırakılması
isteğini yineledi. Fransız Dışişleri Bakanı Michel Barnier de
Amman'da Ürdün Dışişleri Bakanı Mervan Muaser ile konuyu görüştü.
Fransa İçişleri Bakanı Dominique De Villepin ise kaçırılan iki
gazetecinin aileleri ve Müslüman örgütleri temsilcileri dün Paris
Camii'nde toplanarak dua etti. Haber: Ali İhsan Aydın Kaynak:
Zaman