İşkenceci askerden darbecilere dava

12 Eylül'de kendisini işkence yapmaya zorlayan generallerden davacı olan Doğan Eşlik, yaşadıklarının psikolojisini bozduğunu söyledi. Eşlik, "İnsanlıktan çıkıp canavara dönüştüm. İşkencecilik hayatımı mahvetti" dedi.

BBC'nin haberine göre,  Independent gazetesi, 12 Eylül döneminde kendisine zorla işkence yaptırdıkları gerekçesiyle darbeci generalleri dava eden Doğan Eşlik'in yaşam öyküsüne sayfalarında yer verdi. Gazetenin deneyimli Patrick Cockburn'un imzasının taşıyan haber, "Cezaevinde işkencecilik yapmak hayatımı mahvetti" başlığını taşıyor.

Eşlik, Mamak Cezaevi'nde yaptığı işkencelerin kendisini insanlıktan çıkarıp bir canavara dönüştürdüğünü ve hayatını mahvettiğini söyledi.

Doğan Eşlik'in açtığı dava, 12 Eylül darbesi sırasında yapılan işkencelerle ilgili açılan binlerce dava arasında farklılığıyla dikkat çekiyor.

PSİKOLOJİSİ BOZULDU

12 Eylül döneminde askere alınarak, Mamak Cezaevi'nde görevlendirilen Eşlik'e burada işkence konusunda eğitim verildi.

Psikolojik tedavi gören ve yaşadığı travmalar nedeniyle hiç evlenemeyen Eşlik, işkence gördüğü için değil, işkence yapmaya zorlandığı için dönemin generallerine dava açtı.

'BİZE VERİLEN EMİRLERİ YERİNE GETİRDİK'

Darbe döneminde askerliğini Mamak Cezaevi'nde yapmış diğer bir er Kamil Altıman "Birçok kişi, gençler, entelektüeller ve yazarlar hapse atıldı. Ben ve arkadaşlarım yalnızca verilen emirleri yerine getirdik ama hiçbir zaman işkenceyi savunmadık" dedi.

'İŞKENCE SIRASINDA ÇAYINI YUDUMLUYORDU'

İşkence mağduru Yaşar Yıldırım ise "Mamak Cezaevi müdürünün tutuklulara 45 dakika boyunca köpekleri saldırttığını" anlattı.

Yıldırım, kendisini en çok rahatsız eden şeyin, işkence emrini verdiği sırada cezaevi müdürünün çayını yudumlamaya devam etmesi olduğunu söyledi.

BELGE: BEŞİNCİ DARBEYİ ENGELLEYECEK MUHALEFET YOK

Independent yazarı, Bilgi Üniversitesi'nde öğretim üyesi olan Profesör Murat Belge'nin, "Türkiye'de beşinci bir darbeyi engelleyecek bir muhalefetin olmadığı" yolundaki sözlerini de aktardı. Ancak Belge, ordunun mevcut durumda darbe yapabilecek bir örgütlenmeye sahip olup olmadığı konusunda şüphe duyduğunu ifade etti.

Cockburn'e göre, işkence mağdurlarının ve faillerinin birçoğunun hâlâ hayatta olduğu Türkiye'de, geçmiş baskının anıları, çağdaş siyasete korku ve nefret aşılıyor.

YÜZBİNLERCE KİŞİ İŞKENCE GÖRDÜ

Uluslararası Af Örgütü, 12 Eylül döneminde 250 bin kişinin işkence gördüğünü söylüyor. Türkiye'deki insan hakları kuruluşlarına göre ise işkence görenlerin sayısı bunun 2 ya da 3 katı kadar.

FARKLI İŞKENCE YÖNTEMLERİ

Gazeteci Cockburn, insan hakları kuruluşlarının elektrik verme, falaka, kol ya da bacaklardan asılma ve üzerine tazyikli su sıkmanın da aralarında olduğu 37 çeşit işkence yöntemini sıraladığını söylüyor.