Işıklar, Altaylı'ya köpürdü

Fatih Altaylı'nın Teke Tek programında sinema hakkında yaptığı eleştiriler Aykut Işıklar'ın hiç hoşuna gitmemiş. Işıklar, Altaylı'ya olan kızgınlığı belirttiği "Antalya Başkanı, sinema oyuncularını Altaylı'dan daha iyi tanır " yazısında sinama sanatçılarına ve sinema severlere çağrıda bulundu...


Hayatında bir kez olsun film çekilen platoya, veya dondurucu soğukta kurulan sete gitmemiş, yönetmenin hakaret dolu bağırmalarını duymamış, yapımcının 'her şeyi ben bilirim' havasındaki konuşmalarına sinir olmamış, bir kez olsun rutubet kokulu soğuk dublaj, montaj stüdyolarında bulunmamış, bir tane sinema oyuncusu ile samimi arkadaş olmamış, yaşamını, gelecek korkusunu, ilk günlerini, zirvedeki günleri, bazılarının ekmek parasına muhtaç olduğu günleri, aylarca rol teklifi gelecek diye 'telefon sesini' bekleyişini bilmeyen kişiler...

Hele hele Darülaceze'de tek başına ölme korkusunu hep yaşayan gariban-çilekeş yardımcı oyuncuların melek gibi kalplerini bilmeyenler...

TV'lerde, kendi programı olsa bile... Türk sineması ve oyuncular adına 'ahkam' kesemez. En küçük yorum yapamaz.

O şöhretli ama kenara-köşeye itilmiş insanlar ki gazetecilere çok benzer. İçi sizi dışı bizi yakar gibi... Kaderleri iki dudak arasında sıkışmıştır. Patron yani yapımcının, rejisör yani yönetmen genel yayın müdürünün iki dudağı arasından çıkan tek kelime. Vezir de rezil de eden kelime... En popüler, üretken, başarılı oldukları bir gün, işsiz ve aç kalmaya mahkûm edilirler.

İşte bu yüzden sinema oyuncularının da gazeteciler gibi haklarını arayan ciddi örgütleri yoktur. Sosyal savaş veren dayanışma örgütü olmayan meslek grupları da tekmelenmeye müstahaktır. Belki şekil olarak dernek ve sendika vardır da, sadece göstermeliktir. Bu alemde herkes her saniye başının çaresine bakmak zorundadır. Antalya Festivali mi önemli, yoksa TV dizisinden alacağı üç-beş kuruş mu? Tabii ki TV dizisi. Antalya Altın Portakal 40 yıldır var, ona ne vermiş bunca yıl? Yıllardır açılış törenlerinde traktörün tepesinde, Konyaaltı plajından Lara plajına kadar elini sallamış. Ödül törenlerinde de garsonun fiks menü tabağını ne zaman önüne koyacağını beklemiş. Bak bu yıl bunu da bulamayıp kapıdan döndü Fikret Hakan gibi unutulmaz filmlere imzasına atan ağabeyler...

Festivale gitmeyenler kompleksli mi olur?

İşte bu bakış açımla istedim ve dedim ki...

Şayet Sinema Oyuncuları Derneği'nin her biri birbirinden daha ünlü ve sevilen üyeleri, Kanal D'de son 'Teke Tek' programını izlemişse... Bugün elinde dilekçe ile mahkemede olmalı. Türkan Şoray, Hülya Koçyiğit, Kadir İnanır, Tarık Akan, Cüneyt Arkın gibi onlarca sinema oyuncusu şayet Fatih Altaylı'yı RTÜK'e ve Basın Konseyi'ne şikâyet etmez ise...'

Bakalım SODER Yönetim Kurulu Teke Tek programının bandını toplu halde izleyecek mi, gerekeni yapacak mı? Türkan Şoray, Kadir İnanır, Hülya Koçyiğit, Tarık Akan, Aytaç Arman, Fatma Girik kompleksli olmayı kabul ediyorsa, kendilerinin bileceği iş. Belki Kanal D'den dizi teklifi gelir diye susacaklarsa da... Ve bunun gibi pek çok soru-cevap...

Şurası da bir başka gerçek... Altaylı'nın Antalya Belediye Başkanı Menderes Türel'e yaranmak için söylediği sözler fena halde havada kaldı. Monolog oldu çünkü...

Altaylı sinema oyuncularını yerden yere vururken, başkan asla dolmuşa binmedi. 'Sanatçılara asla küsmedim, kırılmadım. Sanatçılar her zaman başımızın tacıdır' diyordu. Festivale katılmayan oyuncular hakkında tek kötü kelime etmedi.

Altaylı buna da uyanmayıp atıp-tuttu. Acaba Altın Portakal'ın neden tetikçisi oldu? Tabii ki bayram değil seyran değil demeyeceğim.

Şayet Altaylı'nın magazin kültürü zayıf olmasa, geçmişi bilecek yaşta olsa idi böyle konuşamazdı.

Antalya Belediye Başkanı benim eski ve iyi müşterimdir. 30 yıldır pek çok macerasını yazdım. İyi tanıdığımı sandığım Menderes Türel, Antalya'da her zaman semboldür. Onun kadar güzel yaşayan kaç kişi var bu ülkede... Yani aramızda kalsın çok hızlı delikanlı idi.

Fatih Altaylı'nın hakaret ettiği oyuncuların çoğunu yakından (!) tanır. Hatta bazılarını fazla yakın... Öyle değil mi sevgili Antalyalılar. Hadi başkan şimdi AK Parti'de. Sorumluluk yüklendi. Allah'ın bildiğini kuldan saklayacak değiliz ya...

Allah kalbinize göre, dört dörtlük bir başkan verdi size. Bu da Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın büyüklüğünü gösterir. Menderes emekli çapkın olmuştu, nereden buldu da başkan yaptı

YAZI:Aykut IŞIKLAR