IŞİD'in Musul işgali için bomba iddia!
Abone olIŞİD'in Ortadoğu'daki ilerleyişinin ABD, İsrail, Suudi Arabistan, Ürdün ve Türkiye'nin bilgisiyle Amman'da planladığı öne sürüldü.
Kürt siyasetinin sesi olan Özgür Gündem si Akif Serhat
imzalı bugünkü manşet haberinde IŞİD'le ilgili çok ilginç bir iddia
öne sürdü.
Bir diplomatın açıklamalarına dayandırılan haberde IŞİD'in
Musul’u alması da dahil Ortadoğu’daki tüm dengeleri değiştiren
ilerleyişinin, ABD , İsrail, Suudi Arabistan, Ürdün ve Türkiye ’nin
bilgisiyle Amman’da planlandığı öne sürüldü. Haberde KDP ve
Baasçıların da katıldığı gizli toplantının 1 Haziran’da yapıldığı
varılan anlaşma sonucu 9 Haziran’da da IŞİD'in Musul’u işgal ettiği
savunuldu.
'KDP’NİN BİLGİSİ VAR'
Haberde öne çıkan iddialar şöyle:
- Saddam sonrası Irak’taki gelişmeler hegemon güçlerin istediği
gibi gitmeyince ve istenilen düzeyde yürütülemez hale gelince IŞİD
eliyle yeni bir müdahale kararı alındığı belirtildi. Uzun yıllardır
Ortadoğu’da çalışan bir diplomatın orijinal nüshasını bize
gösterdiği toplantı bilgileri, reel politik birçok ezberi bozacak
nitelikte. Irak’a müdahale planının Ürdün’ün başkenti Amman’da
yapıldığını belirten deneyimli diplomat, söz konusu bu toplantının
1 Haziran 2014 tarihinde gerçekleştiğini ve belgenin orijinal
halinin bu toplantıya katılan bir şahıs tarafından 4 milyon dolar
karşılığında Iraklılara satıldığı bilgisini verdi
- Irak’ta başlatılan harekatın kararının bu toplantıda alındığını
vurgulayan diplomat, toplantıdan 4 gün önce Mesut Barzani’nin
Amman’da olduğu ve toplantının yapılması için ön ayak olduğunu
ileri sürdü. Plandan haberdar olan İranlılar, Ahmet Çelebi’yi,
(ABD’nin Irak işgali sırasında ABD’ye Irak’ta kimyasal silahların
olduğu istihbaratını veren kişi) Mesut Barzani’nin yanına
göndererek kendisine IŞİD ve yanlılarından desteğini çekmelerini
istemiş. Barzani’nin desteğini çekmemesi halinde ise, pişman
olacakları tehdidinde bulunmuş.
- IŞİD’in Musul saldırısından sonra KDP (Barzani'nin partisi),
Irak’ın 12. Kolordusu’nun bulunduğu Kerkük’e bir baskın düzenlemiş
ve kolordunun bütün silah ve teçhizatlarına el konulmuş. Bu duruma
YNK (Talabani'nin partisi) Peşmerge Sorumlusu Şex Caferi’nin de göz
yumduğu söyleniyor. YNK’nin son zamanlarda KDP’ye karşı olan
rahatsızlığının da, KDP’nin bu baskınla Kerkük’ü YNK’den almak
amacından kaynaklı olduğu belirtiliyor.
TOPLANTIYA KATILANLAR
Ürdün İstihbarat Sorumlusu ve Kral Abdullah’ın Temsilcisi Salih
Kelob (Daha önce Ürdün basın başkanlığını yapmış),
KDP adına Azad Berwari (IŞİD’in Kobani kuşatması sırasında Şam’a
giderek Beşar Esad ile görüştüğü ortaya çıkmıştı) ve İstihbarat
Sorumlusu Mesrur Barzani’nin Yardımcısı Cuma adındaki bir kişi,
Baas Partisi’nin birçok seksiyon örgütü,
Nakşibendi Hareketi adına İzzetin El Duri, (Saddam’ın ikinci adamı
olarak biliniyor)
Cayş El Mücahiddin adına Amid Rukun ve Ebu Mahir,
Mele Kerakar’ın başında bulunduğu Ensar El İslam örgütü adına
Seyfeddin adında bir şahıs,
Ceyş Ensar El Sune,
Cayş El Tayfa El Mansura (Bu örgüt ağırlıklı olarak Cezayir ve
Mağribîlerden oluşuyor)
Kefayıp Sewra El İşrin (Şu anda Hewlêr’de büroları var),
Ceyş El İslami,
Şoraya Ensar El Tewhit,
İsmi bilinmeyen Libyalı bir şahıs, şu anda Musul’da olduğu
söyleniyor
- IŞİD hamlesi karşısında İranlılar’ın Maliki’ye “senin ABD’den
silah ve cephane istemene gerek yok. İhtiyaç duyduğunuz silahları
biz size temin edeceğiz” teminatı verdiği, bu temelde İran
uçaklarının son süreçte Irak’ta bazı bombalamalar yaptığı
belirtiliyor.
ABD NİYE BUNU YAPIYOR?
Özgür Gündem'in habere kaynak olarak gösterdiği diplomatın
olayla ilgili açıklamaları ise şöyle:
Tüm bu planın amacına ilişkin sorumuzu yanıtlayan aynı zamanda
deneyimli bir Ortadoğu uzmanı olan diplomat, şunları kaydetti:
“Suriye’deki kaosun devamından yana olan bir İsrail ve ABD, bunun
Ortadoğu’ya yansımasında kendi çıkarını görebilir. Çünkü
kontrolünden çıkmış güçler var, kontrol edemediği iktidarlar var.
Kendisine en yakın olanların bile ciddi sorunları ortaya çıkıyor.
Bu aynı zamanda kontrolden çıkan bir Ortadoğu’dur. Suriye’de
tıkanmış ve krize girmiş bir durumun Ortadoğu geneline yayılması
Ortadoğu’da bir kaosu yaratır. ABD ve İsrail, bu kaos içerisinde
güçlerin çatışmasıyla kendi çıkarı temelinde bir çözüm üretebilir.
Böyle bir yaklaşım var.”
SELEFİLERİN ROLÜ
Irak’ın politik ve toplumsal durumunun, IŞİD merkezli uluslararası
hamlenin amaçları için uygun bir zemin olduğu analizini yapan
diplomat, Selefi hareketlerin bu planla ilişkisini ise şöyle
değerlendirdi: “Aynı zamanda bu plan, birçok Selefi hareketin önüne
koyduğu stratejik hedeflere de hitap ediyor. Irak’ta şartlar
olgundu ve patlamaları çok ileri düzeye götürebilecek ve herkesi
bunun içine çekilecek bir atmosfer var. Bu hamlenin temel
amaçlarından biri de, Ortadoğu’da daha fazla gücü savaş içine
çekmektir.”
TÜRKİYE PLANIN
NERESİNDE?
Tüm bu planın içinde Türkiye’nin konumuna da dikkat çeken görevli
diplomat, “Türkiye ve Suudi Arabistan’ın ise hem mezhepsel bakış
açılarıyla hem de politik bakış açılarıyla Ortadoğu’da var olan
bütün ilişkileri sürecin içerisine çekerek, kendi Ortadoğu
mücadelelerini Suriye sınırı dışına çıkarıp, Ortadoğu geneline mal
etme gibi bir yaklaşımı var” sözleriyle değerlendirdi.
YENİ ORTADOĞU HAMLESİ
Tüm yaşananları 'stratejik' bir durum olarak açıklayan diplomata
göre, bu planla birlikte temelde üç seçenek üzerinde duruluyor: “Ya
Irak’tan başlanarak yeni bir Irak haritası ortaya çıkacak ki,
Irak’ta ortaya çıkacak harita bölgenin tümüne etki yapacak. Ya bir
dengeye oturtularak savaş söndürülecek ama Irak yine eski Irak
olmayacak. Ya da çatışmalar derinleşerek devam edecek.” Bu üç
seçenekten birisinin kısa sürede gerçekleşmesinin zayıf olduğunu
vurgulayan yetkili diplomat, Türkiye’nin Musul Konsolosluğu’nda
bulunan görevlilerin IŞİD tarafından kaçırılmasının izahını ise,
“Herkesin bir IŞİD’i var ama Türkiye IŞİD’in bunu yapacağına
ihtimal vermiyordu” diye açıkladı.