IŞİD rehineleri bıraktı çünkü...
Abone olMilliyet gazetesi yazarı Nagehan Alçı, IŞİD'in Türk rehineleri neden şimdi bıraktığını yazdı.
İNTERNETHABER.COM
IŞİD'in elindeki 49 konsolosluk görevlisi 101 gün sonra dün serbest
bırakıldı. Herkesin aklındaki soru ise aynı: "IŞİD rehineleri
neden şimdi bıraktı? Karşılığında Türkiye'den ne aldı?"
Milliyet gazetesi yazarı Nagehan Alçı, bu soruya kaynaklarından
yanıt aldığını belirterek şunları yazdı:
"IŞİD için bu rehineleri vermek tutmaktan daha avantajlı
hale geldi. Bu cümleyi açmak gerek. Açılımı şu: Yakında
bölgeye uluslararası bir operasyon geliyor. Böyle bir dönemde
rehineleri korumak IŞİD için çok zorlaşacak. Ve tek bir rehineye
zarar gelse Türkiye’nin karşılığını göze alamazdı örgüt."
Nagehan Alçı'nın 'MİT kanunu çıkmasaydı 49 rehine
kurtarılamazdı' başlıklı yazısı şöyle:
BU İŞTE CIA PARMAĞI VAR
İDDİASI
49 rehinenin tek birinin burnu dahi kanamadan aylar sonra IŞİD’in
elinden kurtarılması ABD’de yaşansa Hollywood bu hikâyeden en az
birkaç film çıkarırdı kuşkusuz. Dünkü görüntüler her anlamda müthiş
bir başarı hikâyesinin kareleriydi. Türkiye tamamen kendi
istihbarat teşkilatının yürüttüğü bir çalışmayla tek bir
vatandaşına zarar gelmeden dünyanın en tehlikeli örgütünün elinden
rehineleri vatanına döndürmeyi başardı. Hepimizin yürekleri soğudu.
Çok güzel bir sabaha uyandık dün...
Geldiğimiz noktada merak edilen birçok husus var. Bu hususları
devletin çekirdeğinden güvendiğim kaynaklara sordum. Öncelikle ‘bu
işte CIA’nın parmağı var’ iddiası.
CIA BİTTİKTEN SONRA
DUYDU
Bu iddianın aslı astarı yok. CIA, operasyonu bittikten sonra
öğrendi. Bu Öcalan operasyonu gibi Türkiye’nin eline paketlenip
verilen bir operasyon değil. Zaten hatırlatayım: MİT’in Dış
Operasyonlar Başkanlığı daha önce de Lübnan ve Afganistan gibi
coğrafyalarda çok başarılı rehine kurtarma operasyonları yaptı.
Peki, aylardır süren çabalar ne oldu da şimdi sonuç verdi? Arap
aşiretlerin yardımından bahsediliyor. Nedir bu işin aslı?
Bölgedeki geleneksel aşiretlerle işbirliği yapıldığı doğru. MİT her
zaman yerel unsurlarla iyi ilişkiler içinde olmaya özel önem verdi.
Daha önce 5-6 kez ‘evet işte oldu’ noktasına kadar aşiretlerin
yardımıyla gelindi ancak son anda aksilikler çıktı. Bu kez ise
aşiretler devreye girmeden rehineleri almayı başardık.
REHİNELERİ VERMEK DAHA AVANTAJLI HALE
GELDİ
Ne oldu da daha önce nihayete ermeyen operasyon şimdi erdi?
Kaynaklarım bu kilit noktayı şöyle açıklıyorlar: ‘IŞİD için bu
rehineleri vermek tutmaktan daha avantajlı hale geldi.’
Bu cümleyi açmak gerek. Açılımı şu:
Yakında bölgeye uluslararası bir operasyon geliyor. Böyle bir
dönemde rehineleri korumak IŞİD için çok zorlaşacak. Ve tek bir
rehineye zarar gelse Türkiye’nin karşılığını göze alamazdı
örgüt.
Kısacası: Aylar süren temaslar, bölgedeki toplumsal yapıya uygun
yürütülen müzakereler ve Batı’nın operasyon için düğmeye basması
birleşince sonuç gelmiş. Ancak... Burada başka bir detay daha var.
Bence en önemlisi...
MİT YASASI GEÇMESEYDİ
EĞER...
Kaynağım diyor ki: Meclis’ten geçen MİT yasası olmasa bu operasyon
yapılamazdı. Teşkilat yasanın verdiği bütün yetkileri kullandı.
Yasa ‘gerekli gördüğünde teşkilatın elemanları teröristlerle de
görüşebilir’ diyor. İşte bu teminat olmasa çok zorlanırdı
operasyonu gerçekleştirenler. Paralel bir savcının, bir hâkimin
daha sonra ne yapacağı belli olmaz. Bu yasa teşkilatı böyle bir
olasılıktan korudu. Arkada bu yasanın gücü olmasa 49 rehine
kurtarılamazdı!’
Şimdi rehine krizi aşıldı. Peki, bundan sonra ne olacak?
Türkiye’nin uluslararası askeri güce katılmamasına gerekçe olarak
rehineler gösteriliyordu. Rehinelerin kurtarılması o güce
Türkiye’nin dahil olacağı anlamına mı geliyor?