IŞİD dünyadan ne istiyor?
Galerinin tamamı için tıklayınızKaide’de ayrışma yaşanıp IŞİD ismi ortaya çıktığında Türkiye’nin bu örgüte ilişkin politikası çeşitlendi. Ankara, Irak’ta Türkiye destekli Sünni aşiret ve siyasetçilerin Şii Maliki yönetimini devirmeleri konusunda IŞİD’i bir katalizör olarak gördü. Sıra Suriye’ye geldiğinde IŞİD bir yerde desteklendi, başka bir yerde düşman olarak görüldü. IŞİD, Türkiye destekli gruplara yani eski ortaklarına savaş açtığında Ankara IŞİD’i elimine etmeye çalışanlara destek oldu. Kürtler Rojava’ya hakim olmaya başladığında da IŞİD’in sonradan içine aldığı cihatçıların onlarla savaşmak için Türkiye’den rahatça Suriye tarafına geçtiğini gördük. Bu şekilde Türkiye üzerinden geçen cihatçılar Rasulayn’da Kürtlerle çatıştı. Birçok kapı Türkiye üzerinden sevk edilen militanlarca ele geçirildi. IŞİD, dünyaya açıldığı, lojistik ve militan akışını sağladığı üç kapıya sahipti; üçü de Türkiye’ye açılıyordu. Bunlardan Tel Ebyad’ı YPG ve Arap ortaklarına kaptırdı. Elinde hala Cerablus ve El Rai kapıları duruyor. Bir kritik nokta da petrol ticaretidir. IŞİD’in çıkardığı petrol Türkiye sınırlarından satıldı. Rusya, Viyana görüşmelerinde IŞİD’in petrol satışlarına dikkat çekmişti. G-20 zirvesindeki göndermeler de önemli ölçüde Türkiye ve Suudi Arabistan ile ilgiliydi. (Fehim Taştekin / Radikal Yazarı )