İşadamlarının seçim iptali korkusu

Abone ol

İptal kelimesini ağızlarına almak istemeyen işadamlarının görüşü, seçim iptalinin kaos oluşturma beklentisi

Yargıtay’ın DEHAP eski yöneticilerinin mahkumiyetinin onanması yönünde verdiği karar, borsayı düşürürken, döviz kurları ile faiz oranlarının yükselmesine sebep oldu. Yargıtay’ın kararı sonrasında hareketlenen dolar 1 milyon 411 bin liraya kadar yükseldi. Gün sonunda Borsa yüzde 3,6 oranında düşerek 13 bin 255 puana gerilerken, dolar kuru serbest piyasada günü 1 milyon 398 bin liradan tamamladı. Yüzde 33’lere gerileyen faiz ise yükselerek yüzde 36’ya yaklaştı. Uzmanlara göre piyasalar şu an için olaya temkinli yaklaşıyor. Asıl tepki ise Yüksek Seçim Kurulu’nun vereceği karar sonrası ortaya çıkacak. Seçim kararı ile karşı karşıya kalınacak en önemli risk olarak ise iç ve dış borçlarda yaşanacak reel faiz yükselişi ile dövizde bir devalüasyon ihtimali gösteriliyor. İşadamları, seçimlerin iptal edilmesi halinde ekonomide kaosun yaşanacağına dikkat çekiyor. Ekonomik göstergelerin iyiye gittiği bir dönemde gerçekleşecek olan bir seçimin siyasi istikrarı bozacağını belirten işadamları, seçimlerin iptal edilmemesinin ülke ekonomisi ve geleceği için iyi olacağı görüşünde birleşiyor. Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, seçimlerin iptal edilmesi halinde ekonomideki iyiye gidişin duracağını söyledi. Zorlu, tek partili bir hükümet ile siyasette sağlanan istikrarlı havanın seçimin iptal edilmesi halinde bozulacağını belirterek, “Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) seçimi iptal etmesi halinde ekonomide sıkıntı yaşanır. Bunun işaretleri alınıyor. Söyleyecek bir şey de bulamıyorum. Durup dururken, bir gerginlik, istikrarsızlık piyasayı bozar. Bu gerginlik de Türk ekonomisine zarar verir. Göstergeler iyi yerlere giderken bu ortamı karıştırmaktan başka bir şey değil.” diye konuştu. Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün de, seçimin iptal edilmemesi gerektiğini belirterek, “Ben seçim derdinde değil, geçim derdindeyim. Seçimin iptal edilmesi halinde iyiye giden ekonomik göstergeler kötüye döner. Siyasi istikrarsızlık olur. Bu da ekonomiyi çok olumsuz etkiler. Tam da göstergeler iyiye giderken böyle bir durum ekonomi için iyi değil.” şeklinde konuştu. İstabul Sanayi Odası Başkanı (İSO) Tanıl Küçük ise, “Yargının vereceği her türlü karara saygılıyız. İş dünyası ve uzun bir süredir Türkiye ekonomisi istikrarı arıyordu. Halk tek parti iktidarı ile bu imkanı verdi. Sanayiciler de tek parti iktidarı istiyordu. Seçimle bu ortam yakalandı. Sorunların çözümü için arzumuz ve isteğimiz siyasi istikrar ortamının kesinlikle devamıdır.” şeklinde konuştu. Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ali Bayramoğlu da, YSK’nın olağanüstü toplanarak alınan kararı sürüncemede bırakmadan neticeye bağlamasını istedi. Bayramoğlu, YSK kararının gecikmesi halinde spekülatörlerin fırsatçılık yapacağından endişe ettiklerini belirterek, “Seçim kararı ekonomideki iyi gidişi durdurur. Bir kaos ortamı oluşabilir. YSK’nın bir an önce toplanarak nihai kararı vermesi gerekir.” dedi. Tek parti hükümeti nedeniyle piyasalarda oluşan güven ortamına dikkat çeken Bayramoğlu, ekonomik mücadelede sonuca daha tam olarak ulaşmadan, var olan istikrar ortamını baltalayacak bir sürece girilmemesi gerektiğini, bu nedenle YSK ne karar verirse versin, bunu hemen vermesi gerektiğini söyledi. Akademisyenler de seçimin iptal edilmesi halinde ekonomide bir kaosun yaşanabileceğine dikkat çekiyor. İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sadi Uzunoğlu, YSK’nın seçim kararı alması durumunda piyasalarda kaos yaşanabileceği tehlikesine dikkat çekti. Uzunoğlu, YSK’nın seçim kararını düşük bir ihtimal olarak görürken, Prof. Dr. Esfender Korkmaz ise, seçim kararı durumunda iç ve dış borç krizi uyarısında bulundu. Korkmaz, YSK’nın kararı ile TBMM’nin tutumunun önemine vurgu yaptı. Alternatifbank ekonomisti Saruhan Doğan ise seçim olması durumunda ekonomik dengelerde kısa bir süreli belirsizlik veya kaos olabileceğini; ancak uzun vadede ekonomik dengelerin fazla olumsuz etkilenmeyeceği görüşünü dile getirdi. İç borç krizi çıkar, faiz ve döviz yükselir Prof. Dr. Esfender Korkmaz (İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi): Yargıtay’ın kararını Yüksek Seçim Kurulu’nun nasıl uygulayacağı önemli. Burada TBMM’nin de tutumu önemli. Eğer seçimlerin iptali yönünde YSK’nın bir kararı olursa, ekonomik dengeler ciddi anlamda sarsılır. Buna paralel; iç borç krizi çıkar, reel faizler yükselir ve Türkiye dış borç almakta da zorlanır. En önemli bir diğer konu da devalüasyon olur. Çünkü, cari açık 4,5 milyar doları buldu, bu rakam yıl sonunda 8,5 milyar doları bulacak. Aslında bu tür siyasi krizlerden piyasaların etkilenmemesi gerekiyor. Fakat, bizde piyasalar sürekli bıçak sırtında bulunduğundan bu tür siyasi durumlardan hemen etkileniyor. Doç. Dr. Sadi Uzunoğlu (İstanbul Ticaret Üniversitesi Ticari Bilimler Fakültesi): Önemli olan Yüksek Seçim Kurulu’nun kararıdır. Şu an için paniğe gerek yok. Eğer seçim söz konusu olursa ekonomide kaos olabilir. Çünkü Türkiye’nin riski artar. Tek parti iktidarı ile yakalanan siyasi istikrarın, seçim ile tekrar oluşup oluşmayacağı belli olmaz. Şahsen ben böyle bir duruma ihtimal vermiyorum. Amerika’nın bölgede istikrar aradığı bir dönemde, IMF’nin Türkiye’ye çok olumlu baktığı bir dönemde siyasi istikrarsızlık ortaya çıkmamalı. Saruhan Doğan (Alternatifbank ekonomisti): DEHAP kararından sonra yeni bir seçim kararı ihtimalini pek mümkün görmüyorum. Ancak, seçim olsa bile ekonomide kısa süreli bir belirsizlik, kaos olur. Ama, bu süreç kısa süreli olur. Enflasyon etkilenmez, dövizde küçük bir artış olur. Çünkü, muhtemel bir seçimden sonra tekrar bir AK Parti iktidarı ihtimali yüksek görülüyor. Belki, AKP, anayasayı değiştirecek bir çoğunluk elde edemez veya bu çoğunluğu daha yüksek bir rakamla elde eder. Piyasaların korkmasına gerek yok. Fakat bu durumları fırsat olarak kollayanlar var. Bunların oyununa da gelinmemeli. Kaynak : Zaman

Günün Önemli Haberleri