İrtemçelik ne yapmalıydı?

İrtemçelik için iki farklı yorum
Başbakan Tayyip Erdoğan, Berlin'de türbanlı bir kadının "Almanlar türbanlı fotoğrafımızı kimlik için kabul ediyor, konsolosluğumuz pasaport için geri çeviriyor, 'Saçınız görünsün' deniliyor" şikâyeti üzerine Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Mehmet Ali İrtemçelik'e sert tepki göstermişti. Salonu dolduran çoğu AKP yanlısı seyirciler de İrtemçelik'i yuhalamıştı.

DSP-MHP-ANAP koalisyonunda bakanlık da yapmış olan İrtemçelik, gerilime, Erdoğan'ın 'azarlayan' üslubuna rağmen sabırla bilgi verdi. Erdoğan'a temasları boyunca eşlik etti ve havaalanına da giderek Türkiye'ye uğurladı. İrtemçelik'in tavrı, bakanlığındaki büyükelçileri ikiye böldü.
Bazı büyükelçiler, "Büyükelçi Cumhurbaşkanı'nın temsilcisidir. Kendisini yuhalatarak Cumhurbaşkanı'nı, onun temsil ettiği Cumhuriyet'i yuhalattı. Yapılanlara katlanmayıp tepkisini göstermeliydi" yorumunu yapıyor.

İkinci grup ise İrtemçelik'in 'hariciye' kültürünün gereğini yaptığının altını çiziyor. Bu gruba göre, Başbakan ne kadar sertleşir, kırıcı olursa olsun, büyükelçi temsil ettiği devletin ciddiyeti içinde davranmak zorundaydı. Ayrıca salonu terk etmesi siyasi bir kriz yaratabilirdi.