İran'ın nükleer programına karşıyız!
Abone olIrak'ta devam eden nükleer tartışmalarıyla ilgili olarak İran'a sert cevap verdi.
Irak'ın başkenti Bağdat'ta 2 gündür devam eden İran'ın
nükleer programıyla ilgili görüşmeler sona erdi.
Görüşmelerden sonra basın toplantısı düzenleyen ''5 1'' ülkelerinden oluşan heyetin başkanı AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, ''5 1'' ülkeleri ve İran'ın nükleer programıyla ilgili müzakereler için 17 Haziran'da Moskova'ya gideceklerini belirterek, müzakerelere 18 Haziran'da başlanacağını söyledi.
Ashton, uluslararası kamuoyunun, nükleer faaliyetleriyle
ilgili endişeleri karşısında İran'dan ciddi ve somut adımlar
atmasını beklediğini ifade ederek, şöyle konuştu:
''Üzerinde anlaştığımız noktalar var ancak bazı konularda
anlaşmazlıklar devam ediyor. Karara varmak için ciddi adımlar
atacağız. Gelecekteki görüşmelerde ilerleme kaydedilmesi için
çalışacağız. Müzakereler uzun zaman alacak. Karşılıklı
güvenin tesisine ihtiyacımız var. Bazı noktalar taraflar arasında
ortak zemin teşkil edebilir. Müzakerelerin devam etmesi
konusunda anlaşmamız, doğru yönde ilerlediğimizin göstergesidir.
Yüzde 5 oranında uranyumun zenginleştirilmesi konusunda açık
görüşmeler var, detaya girmek istemiyoruz. Temel noktalar üzerinde
anlaşıldı.''
"NÜKLEER SİLAHLARA KARŞI ÇIKTIK"
Catherine Ashton'dan sonra İran'ın nükleer konulardaki
başmüzakerecisi Said Celili de ayrı bir basın toplantısı
düzenledi.
Celili, konuşmasında, görüşmelerin çok yoğun geçtiğini ve
tarafların görüşlerini ve önerilerini sunduğunu belirtti.
''Ortam iyiydi. Tarafların görüşlerini sunması için ortam
şeffaftı'' diyen Celili, şunları söyledi:
''İran, toplantıda önerilerini sundu. İstanbul'da yapılan
müzakerelerde iki eksen etrafında görüşme kararı almıştık. Birinci
eksen nükleer faaliyetler, ikincisi ise siyasi ve diğer
konulardaydı. Biz üç yıl önce sunduğumuz öneride ulusların
egemenliği ve hukuklarına saygı gösterilmesini istemiştik. İran
halkının sivil amaçla nükleer teknolojiye sahip olma hakkı
bulunduğuna inanıyoruz. Biz nükleer silahlara karşı çıktık ve
çıkacağız.''
Celili, İran'ın güvenine sahip olmanın da önemli olduğuna
dikkati çekerek, ''Her iki taraftan da uzmanlar Moskova'daki
görüşmeler için hazırlık yapacak. Değişik şekilde önerilerde
bulunduk. Bu da görüşmelerin ciddi olduğunu göstermektedir''
ifadelerini kullandı.
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu'nun (UAEK) ülkelerin nükleer
teknolojiye sahip olması konusunda yasal temelleri attığını
belirten Celili, ''Ülkelerin sivil amaçla nükleer teknolojiye sahip
olma hakkını öngören anlaşmayı sağlamlaştırmalıyız. Üye ülkelerin
haklarını güvence altına almalıyız. İstanbul müzakerelerinde birçok
eksende uzlaşma vardı. Bağdat'taki görüşmelerde de bunu teyit
ettik'' dedi.
Celili, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması
(NPT) çerçevesinde bu anlaşmaya imza atan ülkelerin uranyumu
zenginleştirme hakkı olduğunu anlatarak, ''Tahran Nükleer
Santrali'nin ürettiği aşı ve ilaçtan birçok İranlı faydalandı.
Müzakerelerde İran'ın bu hakkını dile getirdim'' diye
konuştu.
İran'ın nükleer programıyla ilgili uygulanan yaptırım ve
baskılarla ilgili bir soru üzerine Celili, ''Tahran'a baskı
uygulama döneminin bittiğini anlatarak, müzakerelerin başarılı
olması için diyalog yolunda ilerlenmesi gerektiğini ve baskıların
sonuç getirmeyeceğini'' kaydetti.
UAEK üyesi bazı ülkelere fazla yük yüklenmemesi gerektiğini de
dile getiren Celili, ''İran'a karşı düşmanlık güden herkes yok olma
yolunda'' ifadesini kullandı.