Irak'taki Kürtler fırsat kolluyor
Abone olWall Street Journal gazetesi Irak'daki Kürtler'in bağımsızlık talepleri üzerine çarpıcı bir analiz yayınladı.
IRAK'ın büyük kesimini etkisi altına
alan şiddet petrol zengini bölgeleri ellerinde tutan ülkedeki
Kürtlere çarpıcı bir fırsat da sunuyor. Iraklı Kürtler ayrılık için
referandum sözü verirken devlet olma yönünde hızla hareket ediyor
görünüyor.
Bu yorum Wall Street Journal
gazetesi yazarı Joe Parkinson'a ait. Parkinson'a göre Kuzey
Iraklı Kürtler bağımsızlık için fırsat kolluyor.
İşte analizden çarpıcı bölümler
Yine de uzun zamandır var olan bağımsız
Kürdistan hayalleri gerçekliğin acımasız şartları ile de karşı
karşıya. Hızlı bir ayrılığın önünde engel finansal, güvenlik ve
siyasi gerçeklikler mevcut. Her ne kadar Irak'ta bölünme işaretleri
artsa da durum bu.
Cuma günü Kürt peşmerge güçleri çatışmaların
yaşandığı Kerkük bölgesinde iki petrol sahasının kontrolünü ele
geçirip Arap çalışanları buralardan çıkardı. İki saatten daha kısa
bir süre sonra Bağdat'ta Başbakan Nuri El-Maliki Dışişleri Bakanı
Kürt Hoşyar Zebari yerine kendisine sadık Şii mezhebinden birini
getirdi.
Diğer yandan Kürt milletvekilleri, Kürt bölgesinin başkenti Erbil'in Sünni militanlara barınma sağladığı yönündeki hükümet iddialarını protesto etmek için ulusal parlamentoyu boykot etti.
Ancak anı yakalamak yerine yetkililer sabırlı olunması
çağrısında bulunuyor.
CİDDİ KRİZ
Petrol ihracatı konusunda Bağdat ile yaşanan anlaşmazlık nedeni
ile Ocak ayından bu yana bütçe ödemesi almayan bölge İslamcı
militanlar ile olan 1.125 km'lik sınırını korurken ciddi bir
ekonomik kriz içerisine de girdi.
Bağımsızlık açıklamaları uluslararası alanda sönük destek aldı ve Irak'ın bölünmesinden endişe duyan Washington ile İran'dan eleştiriler aldı. Her ne kadar bağımsız devlet olma yönündeki nihai hedef konusunda bir birlik olsa da bölgedeki 5 milyon Iraklı Kürt'ün çoğu bu amaca nasıl ulaşılacağı konusunda ayrılıklar yaşıyor. Bu konuda, aşırı hızlı hareket etmenin istikrara zarar verebileceği ve Arap öfkesini artırabileceği endişeleri bulunuyor.
Bu soruna karşı yetkililer, bölgenin doğru zamanı kolladığını,
gücünü sağlamlaştırdığını ve bu durumu Irak içerisinde daha büyük
bir otonomi elde etmek için görüşmelerde bir koz olarak
kullandıklarını ifade ediyor. Bunun içerisinde, ulusal yetkililerin
kontrolü dışında petrol ihracatına izin koparmak da olduğu
kaydediliyor.
BU OLMAYACAK
Referandum için gerekli lojistiği araştırmakla görevlendirilen parlamentodaki komisyonun üyesi Goran Azad Muhammed konuyla ilgili açıklamasında, "Bazı insanlar bağımsızlık konusunda referandumun eli kulağında olduğu yönünde bir izlenim almış görünüyor. Ancak bu olmayacak. Bunu, şimdilik Bağdat'a daha fazla baskı yapmak için kullanabiliriz. Devlet Başkanı'nın kendisi de bana önceliğin şu ana tartışmalı bölgeler ile ilgili bir referandum olduğunu ve bağımsızlığın sonra hayata geçirilmek üzere bekleyeceğini söyledi." dedi. Goran Azad, Devlet Başkanı derken Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin Başkanı Mesut Barzani'yi kastediyor.
Bağımsızlık tehdidi, ABD'nin 2013'te işgalinden bu yana ülkedeki siyaseti tanımlamakta kullanılan üçlü pazarlıklarda Kürtlere daha büyük faydalar sağlayabilir.
Kürtlerin Irak içerisinde bir oyuncu olarak kalması, ülkenin bölünmesini önlemek için Sünni ve Şiiler tarafından kabul görecek yeni bir hükümet kurulması için bastıran Washington'da da hoş karşılanacak.
Kürt milletvekilleri, şu anki önceliğin Sünni cihatçı İslam Devleti örgütü militanlarının ilerlemeleri sırasında Irak ordusunun terk etmesi ardından peşmergelerin kontrolünü el geçirdiği Kürt ağırlıklı bölgelerin kontrolünü güçlendirmek olduğunu ifade ediyor. Bu bölgelerin en önemlisi petrol zengini Kerkük. Etnik olarak karışık bir yapıya sahip olan bu bölge uzun zamandır Kürtlerin başkent olarak görmek istediği bir kent ve Kürtler bu kenti ekonomik bağımsızlıklarının garantörü olarak görülüyor.
Kürt yetkililer, Kerkük kentinin ve diğer tartışmalı bölgelerin
durumu ile ilgili yazın bitmesinden önce yapılması planlanan yerel
referandum hazırlıklarının hali hazırda oldukça ilerlediğini
belirtiyor.
PARLEMENTO
UZLAŞTI
Kürt parlamentosu geçen hafta oylamayı denetlemek için partiler üstü bir komisyon kurulması konusunda uzlaştı. Peşmerge komutanları da özel güvenlik planını sundular. Bölgesel hükümet Kerkük dışında yalnızca Kürtlerin çoğunlukta olduğu bölgelerde oylama yapacak.
Yönetimdeki Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) dış ilişkiler sözcüsü Hemen Hawrami yaptığı açıklamada, "Önceki Irak'a geri dönmenin yolu yok. Ancak güç piramidini değiştirebilirsek bu ülke içerisinde hala Kürdistan için bir alan olabilir" dedi.
Irak Başbakanı Kürtlerin bağımsızlık çağrılarına Salı günü yaptığı bir konuşmada yanıt verdi. Kürt Bölgesel Yönetimi'ni Sünni cihatçı liderlere barınma sağlamakla suçlayan Maliki, "Şu anki durumdan yararlanmak isteyen hiçbir harekete razı gelemeyiz." dedi.
Kerkük altında bulunduğu tahmin edilen 9 milyar varil petrol, sürdürülebilir bağımsız bir devlet kurmak için Kürtlere kritik bir ekonomik temel sağlayabilir. Ancak şehrin farklı etnik nüfusu bir barut fıçısı ve güvenliği tehdit eden bir unsur.
Washington merkezli düşünce kuruluşu New America Vakfı üyesi Douglas Ollivant konuyla ilgili yorumunda, "Yeni ele geçirilmiş Kürt bölgelerinin, temelinde petrolün olduğu gelecekteki 10 yıllık savaş alanına dönüşmekte olduğunu görmek zor değil." dedi.
Her ne kadar bölgede 45 milyar varil petrol olduğu tahmin edilse de tek taraflı olarak yapılan petrol ihracatı nedeniyle Bağdat'ın Kürtlerin federal bütçedeki yüzde 17'lik payını dondurması bölgeye ekonomik krizi de getirdi.
Ortaya çıkan boşluğu daha fazla petrol ihraç etmekle doldurma
çabası da başarısız oldu. Sadece bir tanker Kürt petrolü alıcı
buldu. Alıcının Bağdat'tan gelecek yasal adımdan korkulduğu için
ismi açıklanmadı. Sektör uzmanları, Erbil'in Bağdat'tan gelen para
kadar kazanabilmesi için yapması gereken petrol ihracatının birkaç
yılı bulabileceğini söylüyor.
CİDDİ SONUÇLAR
DOĞURUR
İran, Suriye ve Türkiye gibi bölgesel güçler kendi toprakları içerisindeki Kürt azınlıklar içerisinde ayrılıkçı hareketlere neden olabileceği endişesi ile uzun zamandır bir Kürt devletine karşı çıkıyor. İranlı liderler Erbil'i Irak'ın refahını çalmakla suçlarken Iraklı Kürtlerin ayrılıklarının ciddi sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunuyor.
Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah El-Sisi ise 6 Temmuz'da yaptığı açıklamada bir bağımsızlık referandumun Irak'ta yıkıcı sonuçlara neden olabileceğini ve cihatçı militanlara daha fazla güç vereceğini söyledi.
Kürt partilerinin bölünmüş olduğu bölge içerisindeki güç dengesi de diğer bir konu. KDP, Türkiye'ye yakın iken Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYP) İran'a yakınlığı ile biliniyor. Her iki partinin ayrı bölgeleri ve peşmerge birlikleri bulunuyor.
KYP'nin kalesi Süleymaniye'de bulunan yetkililer, "Bölgesel ilişkilerimizde akıllıca davranmalıyız, şu an kibirli davranıyoruz. İranlılar pozisyonlarını gayet net ortaya koydu. Barzani'ye gidip 'bağımsızlığa giderseniz bunun bedelini ödersiniz' dediler" dedi.
Birçok Kürt aşırıya kaçmadan oluşan bu fırsatı nasıl değerlendireceklerini tartışırken parti bölünmeleri kendisini sokaklarda da gösteriyor.
Erbil'deki en büyük alışveriş mağazası içerisindeki kafenin halkla ilişkiler yöneticisi Rabaz Fazıl, "Eğer şimdi bağımsızlığa gitmezsek ne zaman gideceğiz? Her zaman bağımsızlığa gitmemek için neden olacak, bu tarihi bir fırsat" diyor.
Batıdaki Duhok kentinde otomobil satışı yapan Barmarne Kocher ise, "Daha ışıklarımız açık tutamıyorken referanduma nasıl gidebiliriz. Büyük kazançlar elde ettik ancak bazı şeylerde çok hızlı gitmemeliyiz. Geri tepebilir." diyor.