Irak'ta nükleer program yoktu
Abone olABD'de savaşa karşı destek azaldıkça, Bush karşıtı deliller de birbiri ardına geliyor. Bu kez de CIA'nın nükleer programın durduğuna ilişkin bilgileri göz ardı ettiğine iliş
ABD'de yayınlanan yeni bir kitap, Amerikan Merkezi Haberalma Örgütü'nün (CIA) Irak'ın nükleer programının durduğu yönündeki bilgileri göz ardı ettiği tartışmalarına yeni boyutlar ekledi. New York Times muhabiri James Risen, ''Savaş Durumu: CIA ve Bush Yönetiminin Gizli Tarihi'' adlı kitabında, CIA'in çok sayıda Irak kökenli Amerikalıyı, Irak'ın nükleer programı hakkında bilgi toplamak için ülkelerine gönderdiğini, ancak bunlardan gelen bilgileri göz ardı ettiğini ileri sürülüyor. Kitaba göre, CIA 2002'de kardeşi eski Irak rejiminde üst düzey görevlerde olan Clevelandlı anestezi uzmanı Dr. Sawsan El Haddad'ı saflarına kattı. Bayan Sawsan CIA adına Irak'a gittiğinde kardeşine Irak'ın nükleer programı hakkında sorular sordu. Ancak kardeşi, bu sorulara şaşırdı ''çünkü program 10 yıldır ölü durumda'' dedi. Eylül 2002'de ABD'ye dönen bayan Sawsan, CIA görevlilerine kardeşinden elde ettiği bilgileri verdi. Bir CIA görevlisi daha sonra Dr. Sawsan'ın kocasına, 'Sawsan'ın kardeşinin yalan söylediğine inandıklarını' söyledi. CIA benzer biçimde 30 kadar Iraklıyı akrabalarından Irak'ın nükleer programı konusunda bilgi almak üzere ülkelerine gönderdi. Irak'a gönderilenlerin hepsi de döndüklerinde Irak'ın nükleer programının devam etmediğini söyledi. Ancak CIA, Ekim 2002'de yayınladığı bir Ulusal İstihbarat Tahmini'nde Irak'ın nükleer programını yeniden kurmakta olduğunu ileri sürdü. TELEFON DİNLEME Risen kitabında, ABD'de son haftalarda tartışma konusu olan izinsiz telefon dinleme ve e-mailleri izleme programına da değiniyor. Risen'a göre ABD Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) izleme işine, 2002'de CIA'in yakaladığı üst düzey el Kaide militanlarının üzerlerinden, bilgisayarlarından veya telefon defterlerinden elde edilen telefon numaralarını ve e-mail adreslerini kendilerine vermesiyle başladı. Bu telefonlar ve e-mailler izlemeye alınırken, bunlarla temasa geçenler de izlendi. İzleme işi daha sonra genişledi. Kitaba göre NSA'nın, ABD'de belirli telefon hatlarını dinlemek için Beyaz Saray, Adalet Bakanlığı veya başka kimseden izin almasına gerek yok.