Iraklı Kürtler'e yardım eden senatör!
Abone olAvusturalyalı bir senatör'ün Irak'taki Kürtler'e bir petrol şirketi yoluyla yaptığı kaçak para yardımı ve peşmergelele çektirdiği fotoğraflar, büyük yankı uyandırdı.
Avustralya'nın Güney Avustralya Eyaleti Liberal Parti üyesi
Senatör Ross Lightfoot'un yasal olmayan yollardan Iraklı Kürtler'e
para yardımı ulaştırdığı ve peşmergelerle birlikte elinde
Kalaşnikof silahla resim çektirdiği ortaya çıktı. Curtin
Üniversitesi'nde profesörlük yapan Kürt asıllı Robert Amin'in
Avustralyalı Senatör'e yardımcı olduğu ve profesörün 2003 yılında
başkent Canberra'ya gelerek resmi temaslarda bulunan Celal
Talabani'nin sağ kolu olduğu öğrenildi. Edinilen bilgiye göre,
geçtiğimiz Ocak ayı içerisinde Irak'a bir resmi ziyarette bulunan
Senatör Lightfoot, Avustralya'nın en büyük petrol şirketi Woodside
Petroleum'un yöneticilerinin Kürt yöneticilere ulaştırılmak üzere
ceketinin astarına 20 bin ABD dolarını (25 bin 300 Avustralya
Doları) paketleyerek dikti. Woodside Petroleum'dan yapılan
açıklamada ise, bağışın kendileri tarafından yapıldığı yönündeki
iddialar yalanlandı. 23 Ocak 2005 tarihinde saat 13.00'de Türkiye
sınırına Irak'a geçmek için gelen senatörün iddialarına göre, önce
pasaportu çalındı, ardından Türk gümrük memurlarının saygısızca
davranışlarına maruz kaldı. Buradan 140 dolar ödeyerek bir taksiyle
Erbil'e geçen senatörü 6 silahlı Kürt muhafız, 2 araçla gelerek
karşıladı. Bu arada, senatöre ellerindeki AK-47 model silahlardan
birini veren Kürt peşmergeler, senatörle hatıra fotoğrafı çektirdi
ve 38 kalibrelik silahla ateş etmesi istendi. Senatör Lightfoot
daha sonraki günlerde Süleymaniye'ye geçerek temaslarını sürdürdü.
Bu arada 28 Ocak günü Perth'teki Curtin Üniversitesi'nde görevli
profesör Robert Amin'den telefon alan senatör, Woodside
Petroleum'un bağışı olan parayı yerel Kürt Hükümeti Başbakanı Ömer
Fatah'a iletilmek üzere başsekretere verdi. Başsekreter de bu
parayı Halepçe Hastanesi'nin imarında kullanılacağını açıkladı. 31
Ocak 2005 tarihinde saat 19.40'da Türkiye sınırına gelen senatör
yine kendi iddialarına göre Türk memurların kaba davranmaları
sonucu rüşvet vererek Türkiye'ye giriş yapabildi. Avustralya'nın
Irak'ta faaliyet gösteren petrol şirketlerinden olan Woodside
Petroleum'un hisselerinden aldığını 23 Kasım 2004 tarihinde
parlamentoya beyan eden senatör Ross Lightfoot'un, şirket adına
Irak'a kaçak yollarla para götürmesi skandala yol açarken, şirketin
hisselerinin bu hafta 15 dolar 45 sentten, 24 dolar 45 sente
sıçrayarak tavan yaptığı bildirildi. Global Petroleum,
Pancontinental Oil, Sub-Sahara Resources ve Hardman Resources adlı
şirketlerle de ortaklığı olan Woodside Petroleum, geçen yılın
Ağustos ayında yapılan anlaşmayla Çin'e 25 milyar dolarlık doğal
gaz satmasıyla Avustralya'nın en büyük petrol şirketi oldu.
Avustralya'nın tarihindeki en büyük ihracat rakamı olan bu
anlaşmayı gerçekleştiren Woodside, Irak'ta 115 milyar varil rezervi
olan kuyuların da işleticisi konumunda. Woodside'ın bir önceki net
karı 526.68 milyon dolarken, bu rakam geçen yıl 1.08 milyar dolara
çıktı. Irak'a yasal olmayan yollardan para kaçırdığı ortaya çıkan
senatörün ne tür biz cezaya çarptırılacağı gündemde yer alırken,
hukuk uzmanları yurtdışına 10 bin doların üzerinde beyan edilmeden
nakit para götürmenin yasadışı olduğunu hatırlatarak bu suçu
işleyenlerin 2 yıl hapis ve 13 bin dolara kadar para cezası
alabileceğini söyledi. 69 yaşındaki Güney Avustralya Eyaleti
senatörü Ross Lightfoot, politikaya atılmadan önce bir dönem
polislik, madencilik ve bazı filmlerde figüranlık yaptı. Mülteci ve
Aborjiniler'e karşıtlığıyla tanınan senatör Lightfoot, bir dönem
polislik yaptıktan sonra satın aldığı maden ocağından zengin oldu.
1970 yılında çevrilen The Nickel Queen filminde figüranlık yapan
senatör 2001'deki seçimler öncesi parti lideri Başbakan John Howard
tarafından daha disiplinli olması konusunda uyarılmıştı.
Avustralya'nın yerli ırkı Aborijiniler için, "Dünyanın en ilkel
insanları" diye konuşmasıyla oldukça tepki gören senatör,
mültecilerin de "Avustralya'nın davetsiz misafirleri" olduğunu sık
sık telaffuz ediyor.