İntiharlarda asıl amaç ölüm değil!

İntihar girişiminde bulunanların, aslında ölmek istemedikleri, bu yola başvuran üç kişiden ikisinin gerçek amacının "başka birisini etkilemek" olduğu bildirildi. Çukurova Üniversitesi (Ç.Ü) Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Rasim Somer Diler, intiharlar ile ilgili çeşitli üniversitelerde yapılan araştırmalar ve polikliniklere gelen başvurular değerlendirildiğinde en ağır derecede depresyon yaşayan ve intihara yönelen kişilerin bile ölüm konusunda karmaşık düşünceleri olduğunu ve son ana dek yaşam ile ölüm arasında bocaladıklarının görüldüğünü kaydetti. Her yüz intihar girişiminden sadece birinin ölümle sonuçlandığını, ölen kişilerin de önemli bölümünün yaşamını sona erdirmeden hemen önce kurtarılmayı beklediğini ifade eden Diler, şunları söyledi: "Yapılan araştırma ve üniversite polikliniklerine yapılan başvurulardan derlenen bilgilere göre, intihar girişiminde bulunanların üçte ikisinin aslında ölmek istemediği, gerçek amaçlarının 'başka birisini etkilemek' olduğu belirlendi. Depresyon geçiren kişilerin (öldüğüm zaman sevinirsin) veya (başka bir çıkış yolu göremiyorum) gibi serzenişleri mutlaka önemsenmeli ve gereken ilgi gösterilmeli. İntihar edenlerin yüzde 80'i en az bir kişiye ipucu vermiş ya da niyetleri ile ilgili uyarıda bulunmuştur. Bu nedenle, intihar tehditlerini her zaman önemseyin." "Tedavi Kesilmemeli" Diler, uzun süre devam eden aile sorunlarının da intihar girişiminde önemli rol oynadığını, çocuğun ailesinden beklediği bir cezanın intihar davranışını tetiklediğini belirterek, şöyle devam etti: "Araştırmalar göstermiştir ki çoğu intihar eylemi intihar krizinin çözülmesinden 3 ay kadar sonra gerçekleşmektedir. Bu nedenle başlanacak olan tedavi kesilmemeli, yeni bir girişim açısından aile, öğretmen ve arkadaşlar çok dikkatli olmalıdır. Bir intihar girişimi olduktan sonra tekrarlama ihtimali yüzde yüz değildir, ancak risk artmaktadır. Bir başka yanlış kanı da intiharların sadece belirli sosyo-ekonomik gruplarda görüldüğüdür. Bu kesinlikle yanlıştır."