İnternet saplantılı kullanıcılar
Abone olİnternete bağlanmadığı günler kendilerini mutsuz hissedenler hiç de az değil. İngiltere'de yapılan araştırma çok ilginç.
İnternete bağlı olunamadığı için ihtiyaç duyulan sorulara yanıt
bulamayanlar ''Discomgoogolation'' (dis-.com-Google-ation) olarak
adlandırılan sendromu yaşıyorlar.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, sendromun çok görüldüğü
İngiltere'de yapılan bir araştırma, İngilizlerin yüzde 70'inin
internete her gün bağlanmadığında mutsuz olduğunu gösterdi.
YouGov firmasının son araştırması, İngiliz kullanıcıların yüzde
44'ünün hayal kırıklığı hissederken, yüzde 27'sinin online
olamadığı zaman daha çok stresli olduğunu ortaya koydu.
İngilizlerin yüzde 26'sı interneti yaşamlarını organize etmek için
''son derece hayati'' olarak nitelerken, bilgisayar
kullanıcılarının yüzde 19'u ailesinden, yüzde 20'si ise sevgilisi
ya da eşine ayırdığından fazla zamanı internet başında
harcıyor.
SAPLANTILI İNTERNET KULLANIMI
İnternet ortamında ''Onlinekolizm'' olarak da nitelendirilen
''Discomgoogolation'' sendromu, yetişkinlerin yanı sıra çocuklar
arasında da hızla yayılıyor. Ebeveynler, çocukları için yeni eğitim
fırsatı sunduğunu düşündükleri için evlerinde internet bağlantısı
olmasına sıcak bakıyorlar. Ancak çocukların, interneti sadece ev
ödevleri veya araştırma için kullanmadığı, arkadaşlarıyla anlık
ileti kurdukları, çevrim içi oyunlar oynayarak veya sohbet
odalarında yabancılarla konuşarak saatler geçirdikleri tespit
edildi.
Microsoft uzmanları şirketin internet sitesinde, çocukların
''Discomgoogolation'' sendromundan korunması için şu önerilerde
bulunuyor:
''-İnternet bağımlılığın belirtilerini arayın. Çocuğunuzun internet
kullanımının okuldaki performansını, sağlığını, ailesiyle ve
arkadaşlarıyla ilişkilerini etkileyip etkilemediğini kendinize
sorun. Çocuklarınızın çevrim içi ortamda ne kadar zaman geçirdiğini
belirleyin.
-Çocuğunuz internet bağımlılığı belirtileri gösteriyorsa,
profesyonel bir danışmana başvurun. Saplantılı internet kullanımı,
depresyon, öfke ve öz güven eksikliği gibi başka sorunların
belirtisi olabilir.
-Kendi çevrim içi alışkanlıklarınızı inceleyin. Kendi internet
kullanımınız diğer etkinliklerinizle dengeli mi? Unutmayın,
çocuğunuzun örnek alacağı ilk kişi sizsiniz.
-İnternet kullanımını yasaklamayın. Çoğu çocuğun sosyal hayatının
önemli bir parçasıdır. Bunun yerine, çocuklarınızın çevrim içi
olarak ziyaret edebileceği sitelere ve neler yapabileceklerine
yönelik internet kullanımıyla ilgili aile kuralları belirleyin ve
bu kurallara uyulmasını sağlayın. Bu kurallar şunları içerebilir:
her gün belirli bir süre çevrim içi olma; ödevleri bitirinceye
kadar internette gezinememe veya anlık iletileri kullanamama;
sohbet odalarına veya çevrim içi yetişkin içerikli sitelere
girememe.
-Bilgisayarı açıkta tutun. Bilgisayarı çocuğunuzun odasına değil,
evin ortak kullanım alanlarından birine kurun.
-Bir denge kurun. Çocuğunuzun diğer etkinliklere katılmasını
destekleyin ve teşvik edin özellikle diğer çocuklarla zaman
geçirmesini sağlayın. Çocuğunuzun çevrim dışında sosyalleşmesine
yardımcı olun. Çocuğunuz yaşıtlarına karşı utangaç veya çekingense,
onu sosyal beceriler dersi almaya teşvik edin. Çocuğunuzu
bilgisayar dersleri veya hobi grupları gibi ortak ilgi alanları
olan diğer çocuklarla tanışabileceği etkinliklere özendirin.''